Büyük Torbalı

ANKARA YİNE KARA!

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
ANKARA YİNE KARA!
301 Görüntüleme
15 Mart 2016 - 8:29
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

Çok eski değil daha 10 Ekim’de Gar saldırısıyla sarsılan Ankara, 17 Şubat’ta da askeri servis araçlarına yönelik bir saldırı yaşamıştı. Ve bu acıların üzerinden bir ay bile geçmeden, önceki gün akşam saatlerinde yine bir kötü haberle irkildik. 18.45 sıralarında bir canlı bomba saldırısı gerçekleşti. Saldırı, insanların toplu taşıma için yoğun olarak kullandığı Güvenpark’ın karşısında oldu. Ayrıca saldırının gerçekleştiği alanın Milli Eğitim Bakanlığı, Başbakanlık, TBMM, Yargıtay, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’na yakınlığı da yalnızca birkaç yüz metre. Hepimizin söyleyecek çok fazla şeyi var. Korkuyoruz, iyi değiliz ve iyi olmayacağız… Yılmaz Erdoğan’ın çok sevdiğim bir şiirinde geçen bir ifade vardı “Ankara’ya usul usul karbon monoksit yağıyordu. Ve kapalı mekanlarda sevişmeyi öneriyordu haber bültenleri” diye. Bu kez usul usul can yağıyordu Ankara’ya. Ama bu kez hiçbir şey öneremiyordu haber bültenleri. Önerse yasağı delecekti.. Bir bombanın ardından yaşananlar, pek çoğumuz için ölü ve yaralı sayısından ibaret oluyor. Oysa o bombanın patlamasıyla başlayan ilk saniyeden itibaren çok daha fazlası yaşanıyor. Görülen zararlar konuşulmuyor, yalnızca yaralı denen insanların ne yarasına sahip olduğundan ise bahsedilmiyor. Yaralı ama ne zamana kadar yaralı? Ben söyleyeyim ömür boyu yaralı. Memlekette binlerce ömür boyu yaralı var…

OLAYDAN 15 DAKİKA ÖNCE ORADAYDIK…

Hafta sonları çeşitli şehirlerde tiyatro oyunları sergiliyoruz. Yine turne kapsamında bu kez Kastamonu’daydık. Dönüş yolunda Ankara’da yemek yiyelim dedik. Hem burada eski arkadaşlarımızla da görüşecektik. Patlamanın olduğu alandan 15 dakika kadar evvel biz geçmişiz. Patlamadan 45 dakika sonra da haberi aldık. 6 kişilik ekiptik. Güle eğlene, şarkılarla yaptığımız dönüş yolculuğumuzda bu kez çıt çıkaramadık. Hepimizin burnuna ölüm kokusu gelmişti. 15 dakika daha oyalansak mekanda bu saldırıdan etkilenmiş olacaktık. Yanlış anlamayın ölüm korkusu değildi bizimkisi. Ölen o canların hiçbirinden daha değerli değildi canımız. Hangi amaçla öldürüldüğümüz önemli olan. Sorduklarında, ne cevap verecekti annelerimiz? Ölümümüzü nasıl tarif edecekti? Facebook’un sorduğu “Güvende misin?” sorusuna bile yanıt vermedim. Değildim, değildik çünkü. Halâ ölüyoruz. En önemli sorum da şu: daha ne kadar öleceğiz? Ankara’da, Soma’da, Cizre’de, Karaman’da, Suruç’ta…

NEREDE HALAY ÇEKECEĞİZ

Atatürk Mahallesi iki yıldan bu yana alışkın olmadığı hizmetlerle karşı karşıya bunu inkar edemeyiz. O mahallede yaşayan biri olarak bunu çok rahatlıkla söyleyebiliyorum. Mahallede asfaltlanmadık sokak kalmadı. Her ne kadar yarım da kalsa doğalgaz için adımlar atıldı, çalışmalar başladı. Bir de yeni meydan yapıldı. 10 yıllık önceki belediyenin eşit hizmet politikasından yararlanamayan mahalleye çok güzel bir meydan yapıldı. Ancak meydana sevinen kadar kızan da oldu. Her yönüyle çağdaş olan meydan için bazı mahalleliler “İyi güzel de biz nerede düğün yapacağız?”, “Biz burada toplanıp işe gidiyorduk”, “Pazarı da uzağa taşıdılar” demeye başladı. Vallahi ben de duyduğumda garipsedim. Tebessüm ettim. Hakikaten biz nerede halay çekeceğiz?

 

 

 

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
KÖŞE YAZARLARI
Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-

Tüm Hakları Saklıdır. Torbalı Web