Büyük Torbalı

Çadırımın kazığını bile sökmem

 BÜTÜN peygamberler kendisine inananlara, bir baba şefkatinden çok daha öte bir şefkat ve merhametle davranmışlardır. Nuh A.S. de bu peygamberlerden biridir. Lakabı  (Allah’a çok şükreden anlamında) Şekur’dur. İnsanlığın ikinci babası veya ikinci Âdem diye de bilinir.

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
Çadırımın kazığını bile sökmem
Nevzat KARATAŞ( n.karatas@buyuktorbali.com )
2.496 Görüntüleme
28 Ekim 2016 - 9:24
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

Hz Nuh A.S. içinde yaşadığı kavmi İslam’a davet edince ilk olarak fakir halktan inananlar olmuş, zengin kesim imana yaklaşmamıştır. Bu hep böyle olmuştur.

Hz. Nuh’a inanmayan putperestler (Puta tapanlar),  İslam’a girenleri engellemekte çaresiz kalıp, başvurdukları bütün metotların, sonuçsuz kaldığını görünce, sinsi taktiklere başvurmayı denediler.

– Ey Nuh sen yanındaki fakirleri yanından kov ve uzaklaştır ki, bizler sana itaat edelim. Çünkü biz onlarla bir araya gelemeyiz. Yani klâsımız sarsılır, dediler
Hz. Nuh onları hoş görmedi. Her peygamberin vereceği şu Kur’ani cevabı verdi:
     VEFA DOLU CÜMLELER

Ben onları asla kovamam. Yüce Allah’a inanan herkes birbirinin kardeşidir. Şunu iyi biliniz ki, sizlerin hepinizi şu halinizle, onların bir tekine bile tercih etmem. Yoksa Yüce Allah’ın azabından beni kim kurtarır?

Evet, aynen böyle söyledi. Bir peygambere, bu vefa dolu cevap yakışırdı. Çünkü O’nun da Hz. Muhammed’in de ahlakını yüce rabbimiz tanzim etmişti. Allah resulünün de hayatı bu muazzam tablolarla doludur.

Nuh (A.S.) bin elli yıl yaşamıştır. Kendisine peygamberlik görevi kırk yaşında verilmiştir. Dokuz yüz elli yıl putçu milletini İslam’a çağırmış fakat çok az kimse kendisine iman etmiştir.

Ama bu kadar uzun bir zaman dilimi içerisinde, kendisine teklif edilen Dünya makam ve mevki teklifine karşılık bir tek ümmetini, dostunu feda etmemiştir.

Bir gün köyün birinden geçerken ağlayan bir bayan görmüştü. Ona neden ağladığını sordu. Kadın genç yaşta ki oğlunun vefat ettiğini söyledi. “Oğlun kaç yaşındaydı?” sorusuna kadın “İki yüz yetmiş yaşındaydı” diye cevap verdi.

Nuh (A.S.) kadını teselli etmek için “Ağlama! Ahir zamanda gelecek insanlar, atmış yetmiş yıl yaşayacaklar” dedi. Bu sözlere oldukça şaşıran kadın, “Peki bu kadar kısa bir ömür için çadır kuracaklar mı?”  (Çünkü o zaman insanlar genellikle çadırda yaşarlardı) diye sordu.

BİR EV YETMEYECEK

Nuh (A.S.) “Evet, bırak çadır kurmayı, ev yapacaklar, bir ev yetmez deyip ikincisini hatta üçüncüsünü yapacaklar.” Deyince kadın hayretler içerisinde kaldı. Ve şu ibret verici sözleri söyledi:

Ne yani, atmış yetmiş yıllık kısa bir ömür için evler mi yapacaklar? Şaşarım onların aklına. Doğrusu ben o kadar kısa bir ömür için çadırımın bir kazığını dahi sökmem, böyle bir şeye asla gerek görmem. Hiç yetmiş yıllık bir ömür için ev yapılır mı?

Evet, haklıydı. O günün yaşama süresine göre doğru bir düşünceydi. Çadırın bir kazığını sökmeye dahi değmezdi. Fakat ortada bir gerçek de vardı, ömür ne kadar uzun olursa olsun   bir gün son bulmaya mahkûmdu. Hz Âdem bin yıl, Nuh bin elli yıl yaşadı ama bu binler ömrün bitmesine engel olmadı, olamadı.

Bizler de onlarla aynı kaderi paylaşacak, bir gün bu fani Dünyadan göçüp gideceğiz. Rabbim dostluklarını küçük bir makam ve menfaat karşılığında değişmeyen, Hz Nuh gibi dostlar nasibetsin! Hiç şüphesiz dostumuz, yaratanımızdır. Ama insanız neticede, insandan dostlara da ihtiyaç duyuyor insan. Hayırlı cumalar.

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
KÖŞE YAZARLARI
Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-

Tüm Hakları Saklıdır. Torbalı Web