HAFTA SONU ülke genelinde CHP cephesinde yapılan ön seçim çok ses getirdi. Sonuçları hala tartışılıyor. Öyle görünüyor ki tartışılmaya da devam edecek. Torbalı’daki sonuçlar da oldukça ilginç. Torbalı kökenli olan ve Torbalı’yı daha önce TBMM’de temsil eden Sedat Uzunbay resmen hezimet yaşadı. İzmirli olan ve Torbalı ile bağı çok iyi olan vekil Musa Çam ise ilçede birinci oldu. Sayın Musa Çam’ı geçtiğimiz ay bir yazıma konu etmiştim. Kendisi halkla diyalogu çok iyi olan bir siyasetçi. Halkın içinden derler ya, aynen öyle. Bir bakıyorsunuz taziyede, bir bakıyorsunuz düğümüzde. Giyiyor montunu, giriyor kahvehaneye..

Kasıntılık yok, tepeden bakma yok… Güneş gözlüklerinin arkasına gizlenip, halkla arana dağlar koymakla olmaz bu iş..

Zaten halkın arasına girememe sorunu olan CHP’de Musa Çam aslında herkese güzel bir ders veriyor. Elitlerin partisi imajını yıkmak isteyen CHP’nin Musa Çam gibi siyasetçilere ihtiyacı var. Lüks mekânlarda yemek yiyip, lüks araçlarla gezip, halkın elini sıkmaktan gocunan siyasetçiler sadece Torbalı’da değil, her yerde her zaman kaybetmeye mahkûmdur. Bu, her parti ve her kişi için geçerlidir. İster numara yap, ister samimi ol, yeter ki halkın içinde ol. Vatandaş bunu istiyor.

Ben, Sayın Çam’ı tebrik ediyorum ve başarılarının devamını diliyorum. Yeni siyasete girmeye aday olan gençler bu durumu mercek altına alsın. İşin sırrı, formülü Çam’da gizli. Hiç boşuna kulis yapmakla, genel başkana yaranmakla olmaz bu işler. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu saatten sonra Musa Çam’ı aday göstermeme lüksü var mı? Yok.. Sevsin veya sevmesin mecbur aday gösterilecek. Çünkü onu halk onayladı, halk seviyor. Gerçekten ortada muazzam bir başarı ve ders alınacak bir çalışma performansı var…

EVİNİZ, DÜKKANINIZ HER AN DEĞER KAYBEDEBİLİR..

Evet, aynen öyle.. Hemen bri örnek vereyim ki ne demek istediğimi anlayın… 2 yıl öncesine kadar kim derdi ki Hastane yolu üzerindeki dükkânlar kiracı bile bulamayacak duruma gelecek. Ya da kim tahmin edebilirdi ki Hükümet konağı civarı mezbelelik hale gelecek. Ama oldu.. Hastane yolu üzerinde köprü altında kalan mekanlar bomboş.. Hükümet konağının oralar tek başına yürünemeyecek kadar tenhalaştı.. Bir proje, anında çevresindeki ev ve işyerlerini etkileyebilir.

Şimdi aynı durum Postane paralelinde ilerleyen sokakta yaşanıyor. Demiryoluna paralel ilerleyen sokak bir yıl öncesine kadar çok güzel bir yerdi. Yeni yeni inşaatlar yükseliyordu. Şimdi 3.hat inşası nedeniyle çamur deryasına dönmüş. Vatandaş isyan ediyor ama nafile..

Demek istediğim bir proje ile eviniz, dükkanınız anında değer kaybedebilir ya da kazanabilir..

LOKMAYI BOĞAZA DİZEN SURİYELİLER

Torbalı’da sayıları gün geçtikçe artan Suriyeli vatandaşlarla yaşamaya alıştık artık. Alışverişte, okulda, hastanede birlikteyiz artık. Zaman zaman asayiş noktasında şikayetler olsa da birlikte yaşamaya alışmamız gerektiğini düşünüyorum. Neticede vatansız kalmak bir topluluğun başına gelebilecek en acı olay. Şimdilerde Suriyeli çocukların aileleri tarafından çalıştırıldığını görüyorum. Ellerine 3-5 peçete alan çocuklar lüks mekânların vitrinine yapışıp içeride yemek yiyen vatandaşların dikkatini çekip satış yapmaya çalışıyor. Önündeki tabakta kebap yiyen adam mecburen o drama dayanamayıp peçete almak zorunda kalıyor. Ailelerin sömürüsü mü, yoksa gerçekten ihtiyaçları mı var bilmiyorum ama Suriyeli çocuklar yürek burkmaya devam ediyor.