BİZİM basın camiasının sert kalemidir Adem Aksakallı. İroni yazılar, duyulmamış kulisler, dolambaçlı imaları hep onun köşesinde okunur. Son dönemde yeniden başladı yazmaya. Facebook’ta başladığı kısa paylaşımlarının yerini uzun ve çarpıcı yazılar aldı. Her gün birini doluyor kalemine. Belediye çavuşlarının korkulu rüyası oldu. Yazı yazmakla yetinmedi, önceki gün Kent Konseyinde söz alıp Başkan Cafer Tosun’u topa tutmuş. “İZBAN yapılırken sen burada değildin” demiş.

Şimdi Adem abi kusura bakma da Cafer Tosun’dan ne istiyorsun. Torbalı’nın tüm ileri gelenleri kendisini başkan seçtiyse, bu Sayın Tosun’un günahı mıdır? Anladığım kadarı ile tribünlere oynuyorsun. Gazetemizde yazı yazman için san teklif geldiğinde Facebook’ta şöyle bir şey paylaşmıştın: Forvet oyuncusuna top oynatmak istiyorlar.

Tamam, işte bak yazıyorsun, devam et. Peki, kent konseyinde konuşma işi nereden çıktı. Devrik muhalefet lideri misin? Alkışlanmak, face’de beğeni almak nefsine hoş mu geliyor? Yoksa önümüzdeki dönem seni belediye meclis sıralarında mı göreceğiz? Bak ben yine kötü olacağım ama yazıyorum. Abi bırak bu işleri, ait olduğun camia dön. Siyasi kulvarını değiştirirsen seni sevenler, sana ne der. Bu Merkez işleri falan, seni bozar. Biraz bunu düşün. Gel kardeşini dinle, sen eski ülkücüsün. Ne demişti Başbuğ: Titre ve kendine dön.

Ben de yazmadan duramıyorum. Kubilay abiye yazdım, soluğu Ahmetli’de aldı, Allah’tan döndü de benim boynumdaki vebal kalktı. Şimdi Adem abiye yazınca benzer bir durum olursa ben ne yaparım. O zaman herhalde ben köşeyi bırakır, habere, reklama, ilana devam derim.

Cafer Tosun günah keçisi mi?

Gerçekten çok enerjik ve başarılı bir milli eğitim müdürümüz var. Aslında herkes de bu durumun farkında. Fakat Kent Konseyi Başkanı olduktan sonra önüne gelen kendisine sallamaya başladı. Bu noktada bir haksızlık olduğu düşüncesindeyim. Her şeyden önce kent konseyi başkanı olmak suç değil. İkincisi bu göreve kendi isteği ile değil, seçimle geldi. Ben de ilçeyi çok iyi tanımayan bir müdürün konsey başkanı olmasına taraftar değilim. Ama bu kadar çalışkan, başarılı ve iyi niyetli bir insana “vurun abalıya” mantığı ile hareket etmek hoş değil. Torbalı kendi sivil iradesinden bir yönetici çıkaramadığı için Cafer Tosun o görevde. Birlik beraberliği sağlayacak, herkesin saygı duyacağı bir liderimiz maalesef yok. Sayın Tosun’dan elinden geldiği kadar, hiçbir yetkisi olmayan ve herkesin kıyasıya eleştirdiği bir kurumu yönetmeye çalışıyor. Bence biraz insaflı olalım.

Muhtar istifa etti

Kent konseyi oldukça hararetli geçerken konsey üyesi ve Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Ata tekin Doğan, toplantıya katılmadı. Yaptığı yazılı basın açıklamasıyla konseye tepki olarak katılmadığını ve istifa edeceğini ifade eden Doğan, “Konseyin en fazla yüzde 30, en az ise yüzde 20 muhtarlar yer almalıdır” maddesi var. Muhtarları temsilen konseye girecek olan isimleri muhtarlar kendi arasında belirler. Ancak Torbalı Belediyesi kendilerine uygun muhtarları konseye almıştır. Bu yüzden istifa ediyorum” diyerek tepkisini dile getirdi.

Burada sadece şunu anlamadım. Peki, muhtar istifa ettiği konseyde yer almıyor muydu? Kendisi de AK Parti karşıtı değil mi. Zeynel Bavuk, Özgün Ünver, Sibel Tekin, Halil Gülcü, Naci Daşdan, Kemal Karakoyun ve Yasin Kayış AK Partili oldu da bizim mi haberimiz yok? Bence muhtarın istifa gerekçesi tam olarak ayağı yere basan bir neden olmamış. O da bizim Adem Abi gibi tribünlere oynamış.