Belediye meclisine girmek için yüzlerce başvuru var ama topu topu yüzü gülecek kişi sayısı 30. AK Parti ve CHP listelerini hazırladı. İyi Parti CHP listesinden girecek. Yazıyı yazdığım saatlerde MHP’nin nasıl bir yol izleyeceği henüz kesinleşmemişti. HDP’nin nasıl bir strateji belirleyeceği de aslında bugün belli oluyor. Elbette listeye girmeyenler üzerinden tartışma ve ayrışmalar olacaktır. Kırılanlar, küsenler, hatta istifalar bile olabilir. Ama genel anlamda şunu söyleyebiliriz. Torbalı iki kutuplu bir seçime gidiyor. Bir tarafta AK Parti ve MHP destekli Cumhur İttifakı’nın adayı Adnan Yaşar Görmez diğer taraftan CHP ve İyi Parti destekli Millet İttifakı’nın adayı İsmail Uygur. Bu süreçte HDP de büyük bir ihtimalle Cumhur İttifakının karışasında bir duruş sergileyecektir. Seçimin sonucu bu ittifakların performansına göre şekillenecektir.

İŞÇİLERİN PROBLEMİ İLETİŞİM

Hangi işçiler mi, tabiki meşhur yeni belediye binasındaki işçiler. Hani ücretlerini alamadıkları için iş bırakan, eylem yapan, çatılara çıkarak intihara yeltenen işçiler. Yaşadıkları sorunu tam olarak anlamak için kendileriyle konuşmaya gittim. Öfkeliler, hiddetliler, o kadar dolular ki bir konu bitmeden başka bir konuyu anlatmaya başlıyorlar. Bir ara yüklenici firma sahibi gibi muamele görmedim desem yalan olur ama psikolojilerini anlamak gerekiyor. Yüzlerce kilometre öteden ekmek parası için bir umutla çıkıp gelmişler, burada emeklerinin karşılığını alamamışlar. Ama bu olay böyle eylemle, çatıya çıkarak çözülmez. İletişimle çözülür. İşçiler karşılarında muhatap bulamamaktan yakınıyor. Belediye firmaya ödeme yaptık diyor ama işçiler çalışmazsa bina bitmez. Bina bitmedikçe sorunlar büyür. Burada ilçe kaymakamı Sayın Kadir Bey, mülki amirliği ve babacanlığını göstererek olaya acilen müdahale etmelidir. Çünkü gün geçtikçe işçiler toplumsal olaylarla hiç hoş olmayan tutum ve davranışlara imza atıyor.

SLOGANLARI PİŞTİ OLDU

31 Mart seçimleri için İzmir büyükşehir adayları arasında kıyasıya bir rekabet var. Bir yandan AK Parti’nin bakanlık, milletvekillik ve belediye başkanlığı yapmış adayı Nihat Zeybekçi, diğer yandan CHP’nin Seferihisar’da belediye başkanlığı yapıp çalışmalarıyla dikkat çekmeyi başarmış adayı Tunç Soyer. İki isim de başarılı bir özgeçmişe sahip. İki isim de İzmir’i istiyor. Siyasette seçmene hitap etmek, akılda kalıcı bir slogan üretmek çok önemlidir. Nitekim bu iki isim sosyal medya üzerinden yürüttükleri seçim propagandasında  halk deyimiyle pişti oldular. Zeybekci için, “Zeybekci Çözer İzmir’e değer” sloganı hazırlanırken Soyer için ise, “Tunç Soyer İzmir’e değer” sloganı belirlendi. Birbirlerine çok benzeyen ve hangisi hangisinindi karışıklığına yol açan bu sloganlar zaten kafası karışık olan seçmenin kafasını daha da karıştıracağa benziyor.

KURUMLARDA ‘TEKNOLOJİSİZLİK’ KUYRUĞU

Bankaların önünden geçiyorum içerisi tıklım tıklım, GEDİZ, İZSU desen aynı. Özellikle son günlerde GEDİZ’de işlemler gecikiyor, saatlerce sıra bekliyoruz diye çok sık şikayetler geliyor. Vatandaş elbette mağduriyetini dile getirecek ama günümüz artık teknoloji çağı. Bir çok işlemi internet üzerinden oturduğun yerde telefon ya da bilgisayarda yapabiliyorsun. Mesela ben elektrik, su faturalarına direk mobil bankacılıkla öderim. Hem böylelikle kağıt israfı da yaşanmamış oluyor. Bunun dışında E Devlet üzerinden de sicil kaydı, ikamet belgesi gibi sıkça lazım olan evrakları çok rahat çıkartabiliyoruz. Yine vergi dairesindeki ödemeler mobil  bankacılıkla çok daha rahat yapılabiliyor. Bu tür basit işlemler için kurumlarda kalabalık oluşturup sonra sıra gelmiyor, çalışmıyorlar diye şikayet eden vatandaşlar, teknoloji bizim için var. Lütfen kullanmayı deneyin.