Büyük Torbalı

NASİP MESELESİ

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
NASİP MESELESİ
Nevzat KARATAŞ( n.karatas@buyuktorbali.com )
426 Görüntüleme
27 Mart 2015 - 8:29
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

HAZRETİ İbrahim Allah’ın dostu olarak bilinir. Halilullah, Allah’ın dostu demektir. Hz İbrahim’in de lakabıdır. O, bu dostluğu gerçekten hak eden biriydi. Kendisine peygamberlik gelmeden önce Rabbini düşünerek bulmuş, onu her türlü noksan sıfatlardan uzak bilmiştir.

Yıllarca evlat hasretiyle yanmış, Rabbinden bir evlat istemiş, sonrada o ciğer paresini annesiyle birlikte çölün ortasında yapayalnız bırakmıştır. Bu da yetmemiş bir müddet sonra yavrusunu Rabbine kurban etmekte tereddüt etmemiştir.

Onun bu kararlılığı karşısında Rabbi, ona dostluğunu kazandığını haber vermiştir. Bundan sonra hz. İbrahim her hareketini, bir dosta yakışır şekilde devam ettirmiştir. O peygamberlerin de atası kabul edilir.

Her peygamber gibi o da insanlara Allah’ın emirlerini anlattı. Zaten başka bir şey anlatması da mümkün değildi. Anlattığı şeyler her şeyin en doğrusuydu. Zira Allah ona vahyediyor, o da insanlara aktarıyordu. Allah ise “aklını çalıştıran bir topluluk için sözün en doğrusunu, en güzelini söylerdi.”

ÖĞRETEN ALLAH ANLATAN PEYGAMBER AMA

Allah akıl verip, konuşmasını istediği kimseye konuşmanın da en güzelini öğretmişti. Ama olmadı.

Allah öğretiyor, peygamber söylüyor fakat karşısında ki dinlemiyor, direniyordu. Hz İbrahim’in babası put, heykel yapıyordu. Hz İbrahim “Baba bu yaptığın şeyler yanlış, Allah’a ortak koşma, bunlar kafasına konan kuşu kovamaz, dolayısıyla kendini kuştan koruyamayacak kadar aciz olan bu cansız varlıklardan ilah olmaz” diyordu. Babası ise: “Bak oğlum İbrahim! Benim putlarıma dil uzatmaktan vazgeç. Şayet vazgeçmez, bu davranışlarında devam edersen seni taşlattırırım.” Diyordu.

Hz İbrahim vazgeçmedi. Halkın şehirden ayrıldığı bir gün, put haneye girerek tüm putları kırıp baltayı en büyük putun boynuna astı. Halk döndüğünde hz İbrahim’e “Bunu sen mi yaptın” dediklerinde “Balta büyük putun boynunda, eğer konuşabilirse ona sorun” dedi.

Onlara, “Konuşmaktan aciz olan putlara mı tapıyorsunuz, kafanızı çalıştırsanıza” demek istiyor, böylece onları doğru yola getireceğini sanıyordu. Anlamalı, itaat etmeleri gerekiyordu, doğrusu da buydu. Fakat olmadı. Doğru söyleyen bu insanın mükâfatı, ateşe atılmak oldu.

Peygamberdi, Allah’tan emir alıyordu, en doğru olanı söylüyordu, ama hidayetten nasiplenmek istemeyeni zorla yola getirmek mümkün değildi.

DEDENİN MÜFTÜ OLMASI YETMİYOR

Kısacası sevgili dostlar! Söz, en doğru da olsa, en güzel şekilde de söylense, söyleyen kendi çocuğu da olsa olmadı mı, olmuyor işte. Bir zamanlar, yakinen tanıdığımız birisi “benim dedem müftüydü” diyordu. O müftülükten kendisine bir miras bulaşmamıştı. Hâlbuki kendisini oldukça akıllı diye tanıtıyordu halkına. Ne dedesi bir parmak bal sürmüştü ağzına, nede o, parmağını uzatmıştı bala.

Ebu Lehep’te Allah’ın sevgili kulu ve ahir zaman peygamberinin amcası, komşusu idi. Kur’an gibi mucize bir kitabın emirlerine muhataptı. Defalarca, kendisine yanlıştan dönmesini teklif eden ahir zaman nebisine evet demedi. Aksine en azılı düşman kesildi.

Onun yanında köle olanlar gerçeği duydu, anladı, hedefe ulaştı. Ama Ebu Lehep duymadı, duyamadı, duymak istemedi. 0lmadı mı, olmuyordu işte. Hz İbrahim ile hz Muhammed arasında kim bilir kaç asır geçti. Dede ve torun aynı zorluklarla mücadele etmek durumunda kaldılar. Uzun yıllar gerçeği değiştirmedi. Bu gün de değişen bir şey olduğunu sanmıyorum.

Bu satırları, bir dostumun “Falan kişi şu kadar tahsil yapmış, niçin Allah’ın emirlerini yaşamıyor, en çok onu bu emirlere uyması gerekmiyor mu”? Sorusu üzerine yazdım. Çünkü bu soruyla çok muhatap oldum. Anlatabildiğimi umuyorum. Hayırlı cumalar

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
KÖŞE YAZARLARI
Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-

Tüm Hakları Saklıdır. Torbalı Web