Torbalililar, Suriye’nin Türk jetini düsürmesiyle baslayan krizin savasa dönüsmesine sicak bakmiyor. Sokagin nabzini dinlerken “Suriye’ye haddini bildirelim” diyenlere de rastlamak mümkün.

AKDENIZ’DE tansiyonu yükselten uçak düsürme olayi, Türkiye’nin gündemine oturmus durumda. Biz de Torbali sokaklarinda “Türkiye, Suriye’ye savas açsin mi?” sorusunu sorduk. Suriye ile savasmanin dogru olmayacagini ifade eden vatandaslarin bir çogu Türkiyenin sag duyulu hareket etmesi gerektigini anlatti. Türkiye’nin güçlü bir ülke olduguna dikkat çeken Torbalilar, yetkililerin konuyu uluslararasi hukuk çerçevesinde çözmesini istedi. Su ana kadar izlenen sagduyulu politikanin olumlu olduguna dikkat çeken vatandaslar, savas olmadan Suriye’nin mutlaka yaptirima tabi tutulmasi gerektigini ifade etti. Her ne kadar genel hava “Savas karsiti” olsa da olayin sicakligindan etkilenip, “Suriye hatasinin bedelini mutlaka ödemeli” diyenler de yok degil.
Iste Torbali sokaklarindan “SuriyeTürkiye krizinin” yansimasi:

“SAVAS ÇÖZUM DEGIL”

Mehmet Çaliskan (Ayakkabi tamircisi): Suriye ile savasa girmemeliyiz. Bu durum savas ile çözülecek bir konu degil. Çünkü savasin götürüsü çok fazla. Ölenlere saygim sonsuz ama eger ki savas olursa birçok insan hayatini kaybedecek. Bizler savasa merakli bir toplum degiliz. Ben baristan yanayim ve barisçil yollarla bu konunun çözülmesi taraftariyim.

Mehmet Ali Karayel (Piyangocu): Bu konu ancak barisçil yollarla çözülebilir. Savas ile hiçbir yere varilamaz.  Ulkemizi oyuna getirmeye çalisiyorlar, biz bu oyuna gelmemeliyiz. Eger ki savasa girecek olursak 50 yil geriye gideriz. Sunu da belirtmekte fayda görüyorum, savasa girersek kazaniriz ancak bu durumda girmemek daha dogru bir karar gibi görünüyor.  Bunu da unutmamak gerekiyor ki, Türklerin Türkler’den baska dostu yoktur.

Orhan Aksoy (Soför): Bence savasa girmemeliyiz. Suriye bizim sinir komsumuzdur. Sinir komsumuzla savas yapmamaliyiz. Uçagi kimin düsürdügü belli degil, bize oynanmis bir oyun olabilir. Eger ki böyle bir sey varsa, sadece sorumlulari cezalandirilmali. Ben bu isin içinde Amerika Birlesik Devletleri’nin parmagi oldugunu düsünüyorum. Ulke ile savasa girilecek olursa, karsilikli çok büyük kayiplar verilecektir. Kazansak bile çok büyük zahiyat olacagi kesin.

Bilgin Uysal (Tir soförü): Suriye ile savasa girersek kazansak bile maddi anlamda kaybeden biz oluruz. Savas çözüm yolu degil, barisçil yollarla çözüm aranmali.

Rasim Sekeroglu (Matbaaci): Ben savasa karsiyim. Hele hele Suriye ile savasmaya kesinlikle karsiyim. Çünkü Suriye bizim din kardesimiz.  Bunun yani sira yillardir kültürel bagimiz ve iliskilerimiz var. Bu iliskiler, baglar bir anda kopartilacak kadar basit degil. Sorun barisçil yollarla çözülebilir. Özür ve tazminat ile ortam yumusatilabilir. Eger bu da olmazsa farkli yollar aranmalidir. Savas çözüm olamaz.

“SURIYE’YE HADDINI BILDIRELIM”

Mehmet Gök (Simitçi): Bu sorunu ancak savas ile çözüme ulastiririz. Türk milletine kafa tutan ve Türk uçagini düsürüp pilotuna zarar veren bir olayi ancak savas ile çözebiliriz. Incirlik, Diyarbakir ve Malatya üslerinden kaldiracagimiz uçaklarla hemen karsilik vermeliyiz. Suriye’nin gücü ne kadar ki bize kafa tutuyor? Esad’in babasi, zamaninda 40 bin insan öldürmüstü. Oglu da babasinin izinden gidiyor. Kendi halkini öldüren bir lidere karsi ve uçagimizi düsüren bir ülkeye karsi savas baslatmak en dogru karar olacaktir.

Davut Soykan (Servisçi): Suriye yaptigi hatanin bedelini ödemelidir. Biz Suriye’yi yenebilecek güçteyiz. Kendi halkina zulmeden bir devletten insanlik bekleyemezsin. Hem öcümüzü almak, hem de kendi halkina yapmis oldugu zulme son vermek için Suriye’ye savas açilmalidir.
Sokagin nabzi gösteriyor ki; tüm Türkiye’de oldugu gibi Torbali’da da konuyla ilgili farkli görüsler mevcut. Ama genel görüs, sorunun diplomatik yollarla çözülmesinin daha iyi olacagi, savasin çözüm olmadigi yönünde.