Torbalı Mahallesi’nin efsane muhtarı haline gelen, görevi muhtar babası merhum Durmuş Kuran’dan devralan Hüseyin Kuran yaptıkları ile adından sıkça söz ettiriyor. Muhtar dediğin mahallesini çok iyi bilir. Bölgesinde ne tür sorunlar var araştırı ve çözümü için çalışma yapar. Hüseyin Kuran bir bakıyorsunuz mahalleden geçen çayın zehirli olup olmadığını araştırıyor. Bir bakıyorsunuz mahallesinde bulunan Gazi İlkokulu ve Çetineller Ortaokulu’nun eksiklerini gidermek için elinden geleni yapıyor. Öğrencilerin arıtılmış su içmeleri, spor salonunda rahat oynamaları ve daha kaliteli bir okulda eğitim almaları için çaba sarf ediyor. Bir bakıyorsunuz mahallesinde maddi durumu yerinde olmayanları, tek başına yaşayanları, şehit ailelerini, gazileri koruyup gözetiyor. Yanına gelip yardım isteyeni asla geri çevirmiyor. Yapılması gereken her türlü yardımı yapıyor. Mahallenin gelişmesi için çalmadık kapı bırakmayan Muhtar, devlet dairelerinin mahalleye kazandırılması için de çok çalıştı. Devlet Hastanesi, Adliye gibi büyük kurumların mahalle sınırları içine yapılması ile mahallenin ihya olması sağlandı. Bunda Kuran’ın çok büyük katkısı oldu. Mahalleye Sosyal Hizmetler İlçe Müdürlüğü’nün hizmet binasının açılması için önerilerde bulundu ve öneri kabul edildi. Kısa süre sonra kurum burada hizmete devam edecek.

Bir çoğunuz hatırlarsınız Torbalı Mahallesi’nden PTT Şubesi taşınacak diye bir haber çıktığında elini taşın altına koyup PTT’nin Torbalı’dan gitmemesi için çok yoğun çaba sarf etmişti. Mahalledeki ikamet edenlerin fatura ödemeleri, PTT işlemlerini yapabilmeleri için PTT yetkilileri ile görüşüp sorunu çözüme kavuşturmuştu. Hüseyin Kuran bence Torbalı Mahallesi’nin en büyük şansı. Vatandaş da bunun farkında. Herkes muhtara dua ediyor. Kendisine bu özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum.

SADIK İLERİ CIVIL CIVIL

Ramazan ayının gelmesi ile birlikte çarşı merkezinde gündüz saatlerinde biraz durgunluk yaşanıyor.

Ancak iftar sonrası Sadık İleri Bulvarı’nda öyle bir kalabalık oluyor ki insanlar yoldan yürüyüp gidiyor.

Bunun nedeni ilçenin en hareketli caddesi olan Sadık İleri’de birçok kafe ve restoranın olması. Bir de Torbalı Belediyesi tarafından her yıl Abdülhamit Caddesi’ne kurulan Ramazan Sokağı. Ramazan Sokağı’nı gezmek isteyen vatandaşlar iftar sonrası buranın yolunu tutuyor. İlçedeki esnafa stant veren belediye burada vatandaşların Ramazan akşamlarını güzel bir şekilde geçirmesini sağlıyor. Işıl ışıl sokakta gezenler bir nebze de olsa eski Ramazanların tadını alıyor. Burada çocuklara dondurma ve pamuk şeker ikram ediliyor. Çeşitli hediyelik eşyaların satıldığı sokakta gözleme yemek isteyenler ve çay içmek isteyenler için de alanlar bulunuyor. Sokakta sadece alışveriş yapılmıyor. Kızılay buraya kurduğu stant ile kan bağışı yapmak isteyenlerden kan alıyor.

ORUÇ TUTANA BİRAZ SAYGI

Ramazan ayları, son yıllarda yaz sıcakları ve günün en uzun mevsimine rastlıyor. Gerçi az kaldı. Her yıl 10 gün önce başladığımız Ramazan ayı, herhalde birkaç yıl sonra havaların biraz daha serin olduğu aylara gelecek. Sıcak havaya rağmen milletimiz, çoğunlukla sıcağa ve günün uzun oluşuna aldırış etmeden, oruç ibadetlerini yerine getirmeye gayret ediyor. Ancak bazı duyarsız vatandaşlar cadde, sokak, çarşı, pazar demeden alenen yiyip içiyor ve oruç tutanlara saygı göstermiyor. Aynı şehir ve aynı mahallede yaşayan, oruç tutan ve tutmayan kardeşlerin, birbirlerinin inanç ve ibadetlerine saygı duyması her şeyden önce bir insanlık görevidir. Oruç bir ibadettir ve isteyen tutar, isteyen tutmaz. Ancak büyük çoğunluğun oruç tuttuğu 11 ayın sultanı Ramazan ayında oruç tutanlara bir saygı gösterilebilir. İnsani değerleri benimseyenler, başkalarına karşı saygılıdır. İnanç hürriyeti, inananı ve inanmayanı da bağladığından, bu hürriyet, başkasının inancını alaya alma ve ona saygısızlığa izin vermez. Birçok vatandaş bu konuda zaten oldukça dikkat ediyor. Ramazan ayının kazasız belasız bir şekilde geçmesini temenni ediyorum.

Ramazan ayında zaman zaman istenmeyen durumlar da yaşanıyor. Her yıl mutlaka ‘Oruç tutmadığı için dayak yedi’ haberleri ile karşılaşıyoruz. Bu yıl Ramazan ayının ilk günlerinde böyle bir haber ile karşılaştık. Konya’da ‘Oruç tutmadığı için bir vatandaşa saldıranın oruç tutmadığı öğrenilince linç edilmek istendi’ diye bir haber gördüm. Bazen bu tür haberler gerçeği yansıtmıyor. Dikkat çekmek veya algı oluşturmak için bu tür haberler sosyal medyada paylaşılıyor. Eğer haber gerçekse durup bir düşünmek gerekiyor. Nasıl bir ruh halindeyiz. Oruç tutmuyorsun ve yine oruç tutmayan birine saldırıyorsun. Bu durumda dinime söven Müslüman olsun sözü cuk oturuyor.