Yalan: Ad. Doğru olmayan, gerçeğe uymayan söz, kıtır.

Arapça: Doğru olmayan söz, hakikat ve gerçeğin aksi, haksız söz ve bir kimseden söylemediği halde söz nakletmek.

Sıfat olarak: Uydurma anlamına gelir, geçmişte ve gelecekte, doğruluğun (sıdk) karşıtıdır. Eskiden kalma kötü bir alışkanlıktır. Hata ve yanlış, sözden ayrı, kandırma içeren bir eylemdir. Karşıdakini kandırmak amaçlı söylenmiş yanlış ifadedir. Bir konuda kasıtlı veya kasıtsız olarak gerçeğe aykırı haber veya bilgi vermek anlamlarında da kullanılmıştır

Yalanın aslı sözdedir. Doğru olmadığı bilindiği halde, niyetle söylenmiş yanlış sözdür ama her yanlış söz, yalan değildir.

İnsanın en büyük ve en kötü sıfatlarından biri yalan, söylemenin doğruluğu herkesçe kabul edilir de her insan, yalan söyler. Hayatımda hiç yalan söylemedim diyenler, o dakikada bir katmerli yalanı söylemiş olur. Yalan söyleyene “YALANCI” denir

Yalan, herhangi bir kişi, topluluk veya kuruma, yanıltmak amacı güdülerek yapılan rol veya doğru olmayan herhangi bir ifadedir de.

Geçici bir çözüm sunmasını yanında yalan ruhi bir hastalıktır. Sınırlarının çizilmesi ve tanımlanması oldukça zordur. Aldatmak ve kandırmak ile yakın anlamdadır. Yalan diye kast edilen kimi anlamlar kötü niyet, büyük yalan, blöf, saçmalık,  ekonomik yalan,  bağlamsal yalan, abartı, fabrikasyon, yarım gerçek, dürüst yalan, yanıltma, patolojik yalan, yalan yemin, kibar yalan, beyaz yalan bu anlamda sayılabilir.

Zarar görme, ceza, reddedilme, kayıp korkusu ve başkalarını düşünme amaçlı yalanlar da vardır. Öncelikli neden korku ve başka bir çaremizin olmadığını düşünmemizdir. Bir anlamda çaresizlik sonucudur. Yalan söyleyen yakalanmadığı sürece yalanını uzun süre sürdürebilir. Ancak bu kendisi için artı bir yük oluşturur.

Yalan sadece insanlara özgü olmayıp doğanın her yerinde vardır. Hayvanlar sürekli yalan söyler. Hayvanlar yaşamda kalmak için kendini olduğundan farklı göstermek, başka birine veya ortama benzeme örnekleri yaygındır Kısası vahşi yaşam birbirini kandırmak üzerine kuruludur.

İnsan yavrusu daha altı aylıkken kandırma yolu ile karşısındakini kazanmaya çalışır. Sahte ağlama ve gülme bebeklerin önemli silahlarındandır. Çocukluktan büyüklüğe doğru düşünme ve işbirliği yeteneği arttıkça yalanda azalma görülürse de en fazla yalan gençlik dönemlerinde söylenir.

Patolojik yalan bozukluğu daha ileri yaşların işidir. Psikolojide“psödologia fantastika” veya “mitomani” olarak bilinir.

1. Haşim: Yalanı en güzel kullanmış olanlar eski şarklılardır, diyerek sevimlileştirmiştir.

Mevlâna: Ayran içinde yağ nasıl gizliyse, doğruluk cevherinde de yalan gizli olduğu, gibi bir düşüncesi vardır.

Kenya Özdeyiş: Bir yalan ne kadar hızlı olursa olsun, hakikat onu yetişip geçer, der.

Lord Braugham:En çirkin yalan, çocuğa ve halka söylenen yalandır. Çünkü her ikisi de kolay kanar.

R.Halid Karay: İnsan başkalarından ziyade kendisini aldatmaya uğraşan bir mahlûktur. Önce kendi nefsine karşı yalan söylemekle vaktini geçirir.

Ambroce Bierce: İnsanın kendi vatanı için yalan söylemesi, bir vatanseverlik sanatıdır. Buna diplomasi derken Benzer konuda W. CHURCHILL: Politika gerçekleri yadsıyıp, yalan söyleme değil, gerçeklerin istediğiniz yanını göstermektedir, der.

Nikita Khrushchev: Politikacılar dünyanın her yerinde aynıdır, nehir olmayan bir yere köprü yapacaklarına söz verirler.

Özdemir Asaf: Yalanı,“İyi söylenmemiş bir doğru, yalan, korkunun tortusudur.

Friedrich Nietzsche: Kendi kendine inanmayan her zaman yalan söyler.

Pablo Picasso: Sanat, gerçekleri tanımamıza yardımcı olan bir yalandır.

Yunus Emre: Çok mal haramsız, çok söz yalansız olmaz.

DOSTOYEVSKI: Ne garip. Sevdiğimiz insanın her yalanında bir doğru, Sevmediğimiz insanın her doğrusunda bir yalan ararız.

DIDERO: Hoşumuza giden yalanları avuç dolusu yutarız da, acı gerçekleri yudum yudum içeriz.

BENJAMIN DISRAELI: Üç türlü yalan vardır: Basit yalan, kuyruklu yalan ve istatistik.

Leo Tolstoy: Yalan zekâ işidir, dürüstlük cesaret, Eğer zekân yetmiyorsa yalan söyleme, Cesaretini kullanıp dürüst olmayı dene.

Francis Bacon: Eşyanın ve hadiselerin kendileriyle uğraşınız, çünkü onlar yalan söylemesini bilmezler.

Finley Peter Dunne: Belli bir amaçla söylenen yalan, en ahlaksız yalan biçimidir. Ama en çok da o işe yarar.

SIGMUND FREUD: Birinin yalan söylemesine kızmam da yalan söylerken yakalanacak kadar salak bir insanın beni kandırmaya çalışmasına kızarım.

Doğru, ayakkabılarını giymeden, yalan dünyayı üç kez dolaştığı, abartmanın bile dürüst insanların yalanı olarak kabul edilip, yalancının mumunun yatsıya kadar yandığı bilinirken yine de söylenmekten kaçınılmaz.

Asıl olan yalanın azı çoğu, renklisi beyazı olmayışıdır. Az söyleyen çoğu söyler. Beyazsa en kolay kirlenen renkte beyazdır. Yalandan ırak bir yaşantı dileğimle…