Türk Dis Hekimleri Birligi Izmir Dis Hekimleri Odasi Torbali Temsilcisi Filiz Taslioglu, diste daha az madde kaybina neden olan ART sisteminin dis hekimi korkusu olanlarda,
çocuklarda, handikaplilarda ve eve bagimli yaslilarda rahatlikla kullanilabilecegini söyledi.

DIS çürügünün önlenmesi ve tedavisiyle ilgili yillardir çesitli çalismalar yapiliyor. Dis çürügü-nü önlerken dis hekimlerinin saglikli yapiyi koruyarak tedavi etmesi hedefleniyor. Bu amaçla yeni gelistirilen ART (Atravmatik Restoratif Tedavi) Sistemi ile ar-tik lokal anesteziye ihtiyaç duy-madan agrisiz bir sekilde çürük tedavisi yapilabilecek. Bu yil uy-gulanmaya baslanacak olan bu sistemde airatör cihazinin daha az kullanilmasi hedeflenerek heki-min agirlikli olarak el aletleriyle çalismasi saglaniyor. Türk Dis Hekimleri Birligi Izmir Dis He-kimleri Odasi Torbali Temsilcisi Filiz Taslioglu, diste daha az madde kaybina neden olan bu sistemin dis hekimi korkusu olan-larda, çocuklarda, handikaplilarda ve eve bagimli yaslilarda rahat-likla kullanilabilecegini söyledi.

ÇURUGU ÖNLEMEK IÇIN NASIL OLUSTUGUNU BILMEK GEREKIR
DIS çürügünü önlemenin en etkili yolunun tüm faktörleri anlamak ve onlari olumlu hale getirmek. Çürük olusumuna neden olan faktörleri anlamak için çürügün nasil olustugunu bilmek çok önemli. Seker, nisasta gibi kar-bonhidratlarin yediginde bakteri-lerin hizla metabolize olmaya basladigini ve asit ürettigini belirterek çürügün olusmasinda da asitin etken oldugunu söyleyen Taslioglu “Sabahlari uyandigi-mizda dilimizle dislerimizi yok-ladigimizda çok ince bir film zari gibi tabakayla karsilasiriz. Bunu plak olarak adlandiriyoruz. Bu plagin içinde de bakteriler bulu-nuyor. 1 mg plagin içinde 250-500 milyon arasi bakteri yer ali-yor. Aslinda bakteriler tarafindan üretilmesi nedeniyle de bu plaga bakteri plagi adi veriliyor. Dis üzerinde bulunan bakteriler dil, tükürük ve yiyecekler ile zaman zaman midemize kadar giderler. Bu bakteriler dise tutunmak ama-ciyla özel bir madde salgilarlar. Bu bakteri yapistiricisi olarak bilinen dextran’dir. Bu madde su-ya karsi dirençli olmasi nedeniyle suyla çalkalayarak agizdan uzak-lastirmak mümkün degildir. Bu yüzden mutlaka firçalamak gerekir. Dextranlar agzimizdaki besin parçalarini yakalayarak bakterilere gida hazirlar. Plakta bulunan bakterilerin salgiladigi dextran ve gida atiklarinin olusumuyla mikroorganizmalar üremeye baslar. Bakteriler ag-zimizdaki gida atiklarini parçalar ve sindirilemeyen ürün olarak organik aitleri salgilarlar. Organik asidin disle temasinin uzun sürmesi sonucunda diste mineral kaybi olusmaya baslar. Bu duru-mun ilerlemesine izin verdigimiz taktirde tabakanin altinda çürük olusmaya baslar” dedi.

DAHA AZ MADDE KAYBI
12’INCI EBDA Uluslararasi Bilimsel Kongre ve Sergisi’ndeki canli sunumlardan bir tanesinin de ART sistemi oldugunu belirten Taslioglu “Bu yil itibariyle uygu-lanmaya baslanacak olan bu yöntemle hekiminin kullanacagi el aletleriyle agirlikli çalisma yapiliyor. ART yöntemi ile airatör cihazinin daha az kullanilmasi hedefleniyor. ART sistemi dis hekimi korkusu olanlarda, çocuk-larda, handikaplilarda ve eve bagimli yaslilarda uygulanabili-yor. Sistemin agrisiz islem yapil-masi, lokal anesteziye ihtiyaç du-yulmamasi, minimal doku hasari ve dis hekimi korkusunu tetikle-memesi gibi avantajlari bulunu-yor. ART sisteminin temel pren-sibi çürügün el aletleriyle temiz-lenmesi ve azedif restorasyon yapilmasidir. Bu sistem ile teda-vide daha az madde kaybi görülü-yor. Bu yöntemin hangi çürüge uygulanacagina da hekim tarafin-dan dentin incelenerek karar veriliyor. Sistem etkilenmis dentine uygulanirken çok fazla enfekte dentine uygulanamiyor. Bu yüzden çürügün hemen baslangiç safhasinda dis hekimine gidilmesi gerekiyor.

ART SISTEMI GELISTIRILDI
GEÇTIGIMIZ yüzyildaki dis çürü-günün mekanizmasinin anlasil-masi için çürügün önlenmesi ve tedavisiyle ilgili çalismalar yapil-digini belirterek yapilan çalisma-lar sonucunda ART (Atravmatik Restoratif Tedavi) sisteminin gelistirildigini söyleyen Taslioglu “Dis çürügünün dinamik olaylar dizini oldugu kabul edilmistir. Bu nedenle de dis çürügünün dur-durulabilir ve iyilestirilebilir oldu-gu düsüncesi çürüge minimal müdahale kavramini dogurmus-tur. Adezif restoratif dolgu malze-melerinin gelistirilmesi ve dis çürügü hakkinda daha fazla bil-giye sahip olunmasi dis hekim-lerini saglikli dokuyu koruyarak tedavi yapmaya yönlendirmistir. Muayene pratiginde dis hekimi-nin amaci çürügü ve yikima ugramis alani uzaklastirmak degil dis dokularina fazla zarar ver-meden tedavi etmektir. Bu amaç-la yapilan çalismalar sonucunda ART (Atravmatik Restoratif Tedavi) sistemi gelistirilmistir” seklinde konustu.