TORBALI’NIN en doğusunda bulunan Bülbüldere Köyü terk edilmiş bir yer görünümü sergiliyor. 182 kişinin meskun bulunduğu Bülbüldere küçük tepeler tarafından çevrilen bir vadide kurulmuş. 150 yıl kadar önce civarda yaşayan yörüklerin bu vadiyi mesken tutmasıyla kurulmaya başlayan Bülbüllere, zamanla kalabalıklaşmış. Küçük Menderes Irmağı’nın kenarında kurulan köy bereketli topraklar tarafından çevrelenmiş durumda. Dikkat çekici bir diğer husus da köyün etrafında pek çok büyükbaş hayvan çiftliğinin bulunması. Bir zamanların pamuk cenneti olan köye pamuğun değer kaybetmesiyle bu ürünün yerini mısır ve domates almış. Ancak dışarıya göç vererek epey kan kaybeden Bülbüldere eski ihtişamlı günlerinden oldukça uzak.

SULTAN ABDÜLHAMİT’İN İZLERİ

Zamanımızda sadece 190 kişinin yaşadığı Bülbüldere’de de tıpkı yakın komşusu Göllüce’de olduğu gibi Osmanlı Sultanı 2.Abdülhamit Han’ın izlerini görmek mümkün. Padişahın “ÇiftlikatıHümayun” arazisi olan Bülbüldere o dönemden esintiler taşıyor. Köyde Sultan Abdülhamit tarafından 1895 yılında yaptırılan bir cami ve bir okul bulunuyor. Oldukça şirin bir mimariye sahip olan cami ibadete açıkken, okul binası  Torbalı Belediyesi tarafından restore edildi.

TAPU SORUNU ÇÖZÜLMELİ

Bülbüldere’de tapulu ev sayısı yok denecek kadar az. Hemen herkes hazine arazisi üzerinde yapılmış evlerde oturuyor. Köy sakinleri tapuların verilmesi halinde Bülbüldere’nin tekrardan canlılık kazanacağını düşünüyor. Ancak tapu bedelini ödeyip ödeyemeyecekleri konusunda karamsarlar. Köye dışarıdan gelip yerleşmek isteyenlerin tapusuzluk nedeniyle buradan arazi satın alamadıklarına değinen Bülbüldere Muhtarı Mustafa Güleç, “Tapu sorunumuzun çözülmesini ümit ediyoruz. Aksi takdirde on yıl sonra Bülbüldere’de kimse kalmayacak. Köyümüzün güzelliğine vurulan kimi insanlar buradan ev ya da arazi almak istiyorlar. Tapu sorunu nedeniyle bu gerçekleşmiyor. Bu sorun çözülürse belki bir umut var” dedi.

HAYVANCILIK BİTİYOR

Bülbüldere’de bir zamanlar binlerce küçükbaş hayvanın otlatıldığı meralarda şu günlerde sadece birkaç sürü bulunuyor. Bülbüldere köylüsünün temel geçim kaynaklarından olan hayvancılık tükenme noktasında. Köylüler hayvancılık sektörüne giriş yapan büyük şirketlerle rekabet edememekten şikayetçi. Bülbüldere’nin civarında konuşlanmış bulunan devasa çiftlik alanları dikkatlerden kaçmıyor. Zamanımızda eski usül hayvancılığın para kazandırmadığını belirten köy Muhtarı Mustafa Güleç, “Son yıllarda farklı sektörlerle uğraşan iş adamları hayvancılık sektörüne girdiler. Başka alanlardan kazandıkları parayı hayvancılığa yatırıp büyük çaplı çiftlikler kuruyorlar. Büyük çiftliklerle rekabet etme gücümüz yok. Onların mali ve teknik alt yapıları bu iş için daha uygun. Bu nedenle Bülbüldere’de hayvancılık neredeyse yok olmuş durumda” dedi.