BUGUN sali, yarin arife, öbür gün Kurban Bayrami…
Bayrama gülümseyerek girelim…
Hiciv, yergi, taslama; bunlar insana kahkaha attirmaz ama yüzlerde anlamli bir tebessüm yaratir.
Mesela Ali Erdogan’dan “Nem” taslamasi:
“Kimi makam kapar
Kimi avanta kapar
Kimi arazi kapar
Kimi san
Kimi söhret kapar
Bizim ki durdugu yerde
Buluttan nem kapar”
Celal Vardar’in bir yergisi
“Suya dokunmazmis
Sabuna dokunmazmis
Pise bak”
Adi da “Marifet”…
Hiciv sairlerinden Namdar Rahmi Karatay’dan dizeler:
“Pehpehlerle pohpohlarla çok itleri at yaptik
Uçurduk da göklere alkistan kanat yaptik
Hiç yoktan basimiza koca saltanat yaptik
Ustüne çul vursaniz it onu kanat sanir
Esege gem vurmayin, kendisini at sanir”
Antalya defterdari merhum Abdullah Çaglayan bu hicvi 1941’de yazmis, hakkinda sorusturma açilmis ama savcilik “Bu dizeler ve digerleri suç degil, gerçek” gerekçesiyle dava açilmasina gerek görmemis:
“Bir sogan soyulurken yasariyor da gözler
Hazine soyulurken aldirmiyor öküzler
Hayadan eser yoktur, beyhude bütün sözler
Nafile inat etme hemen salla basini
Uslu otur, hos geçin, zikkimlan maasini”
Adam ölmek üzere. Imam efendiyi çagirmislar, ruhunu teslim etmeden önce Kur’an okusun diye. Imam efendi okumus, adamin kulagina egilmis, “Ölmeden önce seytani ve onun kötülüklerini lanetle!” diye ögütlemis.
Ancak, adamdan ses çikmamis.
Imam efendi bir kez daha ögütlemis, ama nafile.
Sonunda imam kizgin bir ifadeyle “Neden seytani ve kötülüklerini lanetlemiyorsun, bre gafil?” diye üsteleyince, adam bitkin bir ifadeyle karsilik vermis
“Nereye gidecegim belli olmadan kimse hakkinda kötü konusmak istemem…”
Bektasi kafayi çekmis. Ayaklari birbirine dolana dolana, saga sola yalpalayarak giden Bektasi’yi gören komsusu dayanamayip laf atmis, “Hey baba erenler, bu halle sirat köprüsünü nasil geçersin?”
Bektasi istifini bozmadan komsusuna cevap vermis:
“Sanki o tarafta mor sümbüllü baglarim var da!”
Adam, Kayserili arkadasinin kauçuk ürünler yapan fabrikasini geziyormus…
Bir ara otomatik makinenin basina gelmisler:
Pissssst…… PAT!………. pissssst…….PAT!…………pisssssst…..PAT diye ses geliyormus makineden.
Merak edip bu makinenin ne yaptigini sormus.
“Bu makine biberon emzigi yapiyor dostum… Pisssst sesi kaliba gelen lateksin sisirilip emzik formu aldigini, PAT sesi de ucuna açilan deligin sesini belirtir…
Geziye devam edip baska bir makinenin basina gelmisler.
Bu makineden biraz farkli ses geliyordu… Pissssst……Pisssst….Pisssst….PAT!
Adam gene meraklanip sormus:
Peki bu ne makinesi?
Bu bir prezervatif makinesidir.
Ama neden 4 Pissssst’ten sonra 1 PAT sesi geliyor?
Her 4 prezervatiften sonra 1 tanesinin ucunu deliyoruz da ondan.
Adam saskinlikla ve biraz da kizarak sormus:
Ama neden? Bu yaptiginiz hiç hos degil…
Öyle ama…. Emzikleri kime satacaaz?…
Hepinizin Mübarek Kurban Bayrami’ni kutlar, saglikli günler dilerim. Tekrar bulusmak umuduyla, esen kalin.