BEN her zaman suna inanmisimdir. Bir devlet çalisanina ve emeklisine hak ettigi degeri verirse o devlet gelismis bir devlettir. Devlet kimdir? Devlet millettir. Millet olmazsa devlet olmaz. Su anda gerçekten memur ve emekli kan agliyor. Tabiî ki mutlu azinlik hariç. Dalkavuklar, yagcilar bu tip adamlar bukalemun gibidir. Çikarlari neyi icap ettiriyorsa, sisedeki su gibi onun seklini alirlar. Ben bunlara insan gözüyle bakmiyorum. Bu tip insanlar kendi çikarlarini ve menfaatlerini devlet ve milletin menfaatleri üzerinde tutarlar. Gerekirse devleti satarlar. Çiftçinin durumu da ayni. Pazar günü Balçova’daki büyük bir markete gittim. 5 kg’lik zeytinyagi 27 TL. Günah kardesim! Pamuk 1,30 lira. Simdi memleketin temelini olusturan çiftçi, memur ve emeklinin durumu bu. Sanki Afrika ülkesinde yasiyoruz. Insanca yasama seviyemiz dibe vurdu. Bu kesimler bankalarin kulu kölesi oldu. Daha da ileriye giderek tefecilerin kucagina düstüler. Issizlik had safhada. Ben sahsim olarak 1 yildan beri is ariyorum, is bulamiyorum. Hani devlet halkinin yanindaydi?
Geçenlerde devlet bakani açikladi. “Enflasyon 2 basamakli rakamlara yükseldi” dedi. Pekala niçin o zaman memura, emekliye %3 zam yapiyorsun? Hani memurunu, emeklini enflasyona ezdirmeyecektin? Hükümet görevlisi söyle diyor “Size zam yaparsam Yunanistan gibi oluruz.” Pekala mecliste 1 gecede maaslarinizi 2’ye katladiniz, o zaman niye akliniza Yunanistan gelmedi?

***

2 milyon 600 bin memur, 1 milyon 800 bin emekli açiklanan zamlari duyunca soke oldular. Sahsen üzüldüm. Kahvede otururken üniversite ögrencisi oldugunu konusmalarindan anladigim bir genç yanima yaklasti, kulagima sunlari fisildadi. “Abi konusmalariniza kulak misafiri oldum, çok üzüldüm. Ve sizin hayal pesinde kostugunuzu saniyorum.” Alayli bir sekilde yüzümüze güldü. Gencin akilli oldugu gözlerinden belliydi. Kahveciye “Bir çay getirir misin” diye söyledim. “Delikanli, ne demek istiyorsun biraz açiklar misin?”. “Bak abi, memur ve emekli sendika baskanlarinin altinda 4×4 jeepler, deniz kiyilarinda yazliklari ve maaslari da 2025 bin lira. Abi, tok adam aç adamin halinden anlar mi? Aranizda daglar kadar yasam farki var. Bunlar sizi devlete satar. Siz haklarinizi caddelerde niçin ariyorsunuz ki? Polislerden cop yiyorsunuz, biber gazi yiyorsunuz; üstelik istediklerinizi de alamiyorsunuz. Siz nasil olsa %50 oy vermissiniz. Onlar da bizden memnun diye veriyorlar zammi. Abi sizin en büyük silahiniz 4 yilda bir önünüze konulan seçim sandiklari. Sizleri temsil edecek insanlari oylarinizla seçin ve insan gibi yasayin” dedi ve gitti. Arkadaslarla otururken gencin ne kadar dogru sey söyledigini anladik. Gençler piril piril fakat firsat verilmiyor. Size zamlardan bahsetmeme gerek var mi? 2002’de tüp 15 liraydi; simdi 65 lira. Ekmek 0,25’ti simdi 0,75. Simit 0,25’ti simdi 0,60 lira. Allah razi olsun Refah Yolu Hükümetinden. Biraz zam yaptilar da simdi ayaktayiz. Aksi halde yerlerde sürünecektik.

***

Aksam kahvede oturuyorduk. Bir arkadasim su olayi anlatti: “Faruk Bey, Erol Tas’in filmlerini izler misin?” “Evet” dedim. “Erol Tas devamli filmlerde köy agasini oynar, irgatlarina kredi verirdi. Hasat zamaninda borcunu ödeyebilecek irgatlarin ekinlerini yakardi. Niye? Çünkü borcunu ödeyemesin, kendisine bagimli yasasinlar. Çünkü aç insani yönetmek daha kolaydir. Böylece köylüler yari aç yari tok köle gibi kendi yaninda çalistirirdi. Su anda emeklilerin ve memurlarin durumu da böyle. Çogu emekli ve memur banklardan kredi çekti, devletten gelecek zamlarla 2 yilda kapatirim dedi, memleketi idare edenler zam yapmadilar, memur ve emekliyi köle durumuna düsürdüler. Tabiki bunu hükümete kim söylüyor bilemiyorum.” Ben arkadasa sordum “Kim acaba hükümete zam yapma diyor?”. Arkadas “Amerika” dedi. Memuruna, emekline zam yaparsan karinlari doyar, insan gibi düsünürler. Hükümet olarak seni zor duruma sokarlar. Ama zam vermezsen, onlari doyurmazsan aç olarak yasarlar, saglikli düsünemezler. Sen de politikani yürütürsün.”Arkadasi dinledim. Konusmalarinda gerçeklik payi var mi? Bu soruyu okuyucularima soruyorum. Düsüncelerinizi email adresime yazabilirsiniz. Içtenlikle söylüyorum ki okuyucularimin sesi oluyorum. Bu fikirler hep okuyucularimin. Sayin okuyucularim siz karar verin. Eskiden bir memur emekli oldu mu bir ev, bir araba bir de kiyida parasi oluyordu. 2012 de emekli olan bir vatandas emekli parasiyla 2.el bir araba anca alabiliyor. Yasam standardimiz nereden nereye düsmüs. Simdiki siyasetçiler geçmisteki siyasetçileri yerden yere vuruyorlar. Onlar olmasaydi simdikiler yerlerde sürünecekti. Onlari elestireceklerine yasayanlarin ellerini öpsünler daha iyi. Çünkü onlar halkina deger vermislerdi. Ulkemizde bosanmalar %60 artti. Intiharlar çogaldi. Medya halkin sorunlarini tartisip çözecegine müzik programlari, spor programlari sunmaya basladilar. Bir emekli olarak son sözüm su: Ey çalisanlar, çiftçiler, geçinemiyorum diye bagiranlar, emekliler caddelere çikip dayak yiyecegine her 4 yilda bir önüne konulan seçim sandigina agirligini koy. Koy ki memleketimiz aglayanlarin, sizlayanlarin memleketi degil, mutlu insanlarin memleketi olsun. Saygilarimla.