Büyük Torbalı

ALLAH’IN BENİM NAMAZIMA İHTİYACI YOK

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
ALLAH’IN BENİM NAMAZIMA İHTİYACI YOK
Nevzat KARATAŞ( n.karatas@buyuktorbali.com )
344 Görüntüleme
20 Kasım 2015 - 8:29
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

 

“Derdini söylemeyen derman bulamaz” derler, elhak doğrudur. Bir dostumuz bana dert yandı. Sürekli beraber olduğu arkadaşından şikâyet etti. “Çok iyi bir arkadaş, dürüst, fedakâr, çalışkan; fakat bir takıntısı var. Bu takıntı da beni rahatsız ediyor. O kadar ki, eskiden konuşmadığımız gün olmazdı, son zamanlarda bu takıntısı yüzünden görüşmez olduk” dedi.

“Seni bu kadar rahatsız edecek ne takıntısı var” dedim. “Buluştuğumuz zaman, hal hatır soruyoruz. Çay kahve içiyoruz. Lafı dolaştırıp benim namaz kılmadığıma getiriyor. Ben Allah’a inanan bir insanım. Allah her şeye sahip, benim namazıma ne ihtiyacı var? diyorum. Bıktırıncaya kadar konuşuyor. Bir de lafın arasında ben senin dostunum onun için konuşuyorum diye ekliyor” dedi.

Konuşma tarzından kendisinin haklı olduğuna inandığını hissettim. Dostundan vazgeçmek istemiyordu. Ama kendisine konuşulmasını da istemiyordu.

 

GERÇEK DOSTLAR DOĞRU SÖYLER

Sevgili dostlar! Hepimizin buna benzer, ortak dostlarımız vardır. Bu rolü bazen, annemiz, bazen babamız, bazen oğlumuz, bazen de yakın bir dostumuz üstlenir. Hakikaten bir konu üzerinde o kadar çok konuşulur ki, artık yüz de yüz doğru olan bir fikri bile dinlemek bizi sıkmaya başlar. Bu defa bırakın o söyleneni yapmayı, söyleyenin dahi yakınından geçmeyiz.

Böyle konuşmakta ısrar etmemek lazım. Bir şeyi yaptırmak için “Bunu yap veya yapma” şeklinde ısrarcı olmak bizi hedefimize götürmez. Bu tür konuşmalarımızda mutlaka çok haklı olabiliriz. Karşımızdakinin iyiliğini arzu ederiz, kötü bir niyetimiz yoktur. Ancak muhatabımızı sıkmamak gerekir.

Bu tür konuşmalara muhatap olan kimselerinde biraz sabırlı olmaları gerekir. Hele hele konuşan bir dostumuzsa biraz daha sabırlı olmalıdır. Belki gerçekten çok yanlış bir tutum içindeyizdir. Hatamızda ısrarcı oluşumuz bizi hiç beklemedik neticelere götürecektir. Dostumuz bu kötü neticeyi görmekte veya hissetmektedir.

DOKTORA NE FAYDASI VAR?

Mesela, bu dostumuzun şikâyetinde haklılık payı yok değil. Ama kendisi de düşüncelerinde haklı sayılmaz. “Allah’ın benim namazıma ihtiyacı mı var?” diye düşünmesi oldukça hatalı bir düşünme şeklidir. Her şeyden önce bizim dünyada var oluş sebebimiz “Test edilmekte” olduğumuzdur. Rabbimiz bizi imtihan ediyor, deniyor. Bizi yaratma sebebi “Onu tanıyıp ona ibadet etmektir”

Mesela doktorun vermiş olduğu ilaçları kullanmayıp çöpe atsak sonrada “Doktorun benim bu ilaçları içmeme ne ihtiyacı var” desek ne kadar mantıklı bir yorum olur. Veya ilaçları günde iki tane yerine, beşer tane kullanıp “Parasını ben verdim, doktora ne zararı var, bol bol içeyim” şeklindeki bir düşünce doğru mudur?

Yaptığımız her ibadette biz fayda görürüz, işlediğimiz haramda da bizler zarar görürüz. Allah’ın bunda ne zararı nede karı olur. Allah için bu ifadeyi, düşünmek bile hatadır. Çünkü kâinatta olan her şey Allah’ındır. Dolayısıyla kıldığımız namazın faydası kendimizedir, Allah’a değil.

Yaptığımız yanlışları, hataları şayet bir dostumuz, annemiz, babamız, öğretmenimiz ısrarla hatırlatmazsa, bizleri kim yanlış gittiğimiz yoldan döndürecektir. “Aklımız doğruyu bulmakta hataya düşebilir, nefsimizin esiri olabilir. Çok akıllı da olsak bunu kabullenmeliyiz” diye düşünüyorum.

Bizlere aklı veren rabbimizdir. Her şeyi aklımızla kavrayabilecek olsaydık ne Kur’an iner ne de peygamber gelirdi.

Dostumuz şikâyetinde haklıdır ama “Gerçek dostun acı söylediğini” unutmamak gerekir. Hayırlı Cumalar.

 

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
KÖŞE YAZARLARI
Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-

Tüm Hakları Saklıdır. Torbalı Web