Iki hafta önce, cemaat ve tarikatlara deginecegimi söyledikten sonra, aslinda önce cehalet ve fukaralik üzerine konusmak gerektigini belirtmistim ve öyle yaptim. Bu arada bazi okurlarim bana ne zaman yazacagimi sordular. Anlasilan bu konu ilgi çekiciydi. Ben burada Devrim Kanunlari’ndan, tekke ve zaviyelerden bahsetmeyecegim. Bunlari herkes biliyor. Öncelikle sunu belirtmeliyim ki, ben Sayin Basbakan’in aksine, vatandaslarin degisik görüsteki gazeteleri de okumalarini ve televizyon kanallarini izlemelerini öneriyorum. Yine Basbakan’in aksine, vatandasa, “en az 3 çocuk” degil, bakabilecegi ve gelecek verebilecegi kadar çocuk sahibi olmalarini öneriyorum. Hangimizin hakli olduguna siz karar verin. Cemaat ve tarikat konusuna gelince.. Degerli okurlarim, bireysel olarak siz, herhangi bir dinî cemaate ya da tarikata bagli olma ihtiyaci hissediyor musunuz? Ben hissetmiyorum. Demokratik, laik Cumhuriyet içerisinde yasamak bana yetiyor. Baska yollara sapip, -kendilerince uyanik-bir takim kisilrin benim üzerimden nemalanmalarini onlara “kul” olmaktan farkli görmüyorum. Oysa dinimizde bizler ancak ve ancak Allah’in kullariyiz. Yaptiklarimizin hesabini ancak yüce Allah’a veririz. Camide adam öldürmek cemaat yasasi midir? Dinde “kula kul olmak” var midir? Aslinda bu konuyu fazla uzatmaya gerek yok. Cemaat ve tarikat konusundan önce, cehalet ve fukaralik konusuna deginmemin bir anlami vardi. Önceki yazimda, halkimizin genel ögrenme, okuma-anlama ve bilgi düzeyinin bir arastirmaya göre “ilkokul 4.siniftan terk” çiktigini belirtmistim. Simdi baska bir boyuttan bakalim konuya. Bence esas sorun; özellikle kendisini malûm bir cemaatin sempatizani ya da bir bireyi olarak gören ve tertemiz dinî duygulari olan Müslüman vatandasin, yakinlik duydugu cemaatin Müslüman liderinin neden Hiristiyan topraklarinda ikamet ettigini sorgulayamayacak durumda olmasidir. Öyle ya… Müslüman ülke mi kalmadi yeryüzünde?

ÇARSI HER SEYE KARSI

Bu basligi degerli Besiktas taraftarlarindan çaldim. Bakiyorum da AKP her seye karsi.Ya da her sey  AKP’ye karsi. Hiçbir yüksek yargi, AKP’nin Anayasa degisikligi önerisini onaylamiyor. Bunu gören AKP, onlari CHP ve MHP ile ayni kefeye koyuyor.“Iyot gibi açiga çikmak” la suçluyor. Simdi soruyorum. O makamlar bu adamlarin tapulu mali midir? Yargitay Cumhuriyet Bassavcisi bir yil sonra emekli olacak. “Bana ne” diyemez mi? Diyemiyorsa gelecekle ilgili kuskulari var demektir. Danistay, Yargitay, HSYK ve Yarsav Baskanlarinin demeçleri Sayin Basbakan’i rahatsiz ediyor. Onlari, cübbelerini çikarip siyaset yapmaya davet ediyor.  Oysa bir hukukçunun Anayasa degisikligi hakkinda konusmasindan daha dogal ne olabilir? Egitimle ilgili sorunlar hakkinda ögretmen, tarim konusunda ziraat mühendisi, enflasyon konusunda ekonomistler, güvenlik konusunda asker ve polis konusmayacaksa kim konusacak? Yoksa birileri “herkes sussun, ben konusayim” mi diyor?

GAZETEYE KUSMEK

Bu çocuksu davranisa çok üzüldüm. “Aynaya baktim, saç beyaz olmus” baslikli yazimi, gazetemizin bir degerli köse yazarinin sorusu üzerine, bir okuyucu olarak kaleme almistim. Sonradan ögrendim ki bu dostumuz, o günden sonra baska bir gazetede yazmaya baslamis. Yani gazeteyi terk etmis. Hayirli olsun. Ne diyelim? Oysa ben isterdim ki, bana yazisiyla cevap vesin. O, bunu yapmak yerine, baska bir gazetede yazmayi tercih etmis. Acaba yanlis bir sey yazip, sevgili dostumuzu rahatsiz mi ettim? Bilmek isterim. Sanirim “Büyük Torbali” gazetesinin, degisik görüste kalemlere yer vermesi “demokrasi ayibi” olmasa gerek…

“NECAT BABA’NIN ÇIFTLIGI”

Torbali’da bir ilk gerçeklesiyor. Kâzimpasa Ilkögretim Okulu Müdürü Necat Çetin, okulun oldukça uygun olan bahçesinde ve tel örgü içinde ördek yetistiriyor. Vay efendim, burasi “hayvanat bahçesi” mi? Necat Çetin okul bahçesinde orangutan ya da pitbul mu besliyor? Hayir. Özellikle çocuklarin çok sevdigi ördek ve kazlarin yavrulariyla yasamasini sagliyor. Kedilerin yaslilarda tansiyonu bile düzenledigini, hayvan sevmeyenin insani sevemeyecegini bilmeyenler utansin. Bunu yazanlarin, yillarca köy okullarinda ögrencilerin kümeslerde tavuklarla birlikte ögrenim gördüklerinden haberleri yok galiba. Çocuklarimiza hayvan sevgisi asilamanin neresi kötü, söyler misiniz? Uygulamali tarim dersinde çocuklarimizin toprakla ve dogayla bulusmasi nedendir? Okul müdürü ceza olarak ögrencilere okul duvarini boyatmis. Eger kötü niyetli degilseniz bunu egitimin bir parçasi olarak da görebilirsiniz. Maksadiniz üzüm yemek degil de bagciyi dövmekse, su kadarini söyleyeyim: Bu yaptiginiz “gazetecilik” degil. Mansetten haber yapmaya deger baska konular bulmalisiniz. Saygilarimla.