Eski geleneklerden kopmayan, binek hayvanlarini kullanmaktan vazgeçmeyen köylüler mevcut. Bu vatandaslar köyün içinde atla geziyor, tarlasina esegi ile gidiyor ve esyasini bu hayvanlarin sirtina yüklüyor.

AT ve esekler yüzyillardir insanlarin yüklerini tasiyorlar. Bu iki hayvani evcillestiren insanoglu, hayvanlari hem binek olarak kullaniyor hem de yüklerini bu hayvanlara tasitiyor. Teknoloji gelisti. Artik en ücra köylerde bile traktör motosiklet gibi araçlar insanlarin hayatini kolaylastiriyor. Ancak eski geleneklerden kopmayan, binek hayvanlarini kullanmaktan vazgeçmeyen köylüler de mevcut. Bu vatandaslarimiz köyün içinde atla geziyor, tarlasina esegi ile gidiyor ve esyasini bu hayvanlarin sirtina yüklüyor.

HEP BERI ESEK SIRTINDA

TORBALI’NIN dag köylerinden olan Helvaci’da bazi köylüler esek keyfinden bir türlü vazgeçemedi. Helvaci köylülerinden Ahmet Demir, çocuklugundan beri esek sirtinda. Köyde esegiyle gezen, tarlasina, çevre köylere esegiyle giden Demir, esek sirtinda dolasmanin ayri bir keyif oldugunu, bu hayvanlarin uysal olduklari için her türlü ise kosulabildigini söyledi. Demir: “Çocuklugumdan beri esek üstündeyim. Benim için vazgeçilmez bir hal aldi esekle dolasmak. Bu güzel hayvana hem biniyorum, hem yükümü tasitiyorum” dedi.

ESEGIM SAYESINDE ISINIYORUM
HELVACI Köyü’nün en eskilerinden olan Serife Karabacak, kis öncesi hazirliklarini esegi sayesinde tamamladi. Ormana odun kesmeye giden Karabacak’in ihtiyaci olan seyler bir esek ve bir tahra. Tahrasiyla kestigi odunlari eseginin sirtina yükleyen Serife Karabacak, eseginin kendisi için büyük önem tasidigini söyledi. Karabacak: “Odunlari kesebiliyorum ama yasim dolayisiyla tek basima tasimam mümkün degil. Esegim olmasa kisin bu kadar rahat isinamazdim” dedi.