Sirf dogdugu topraklardan dolayi dönemin iktidarlari tarafindan sürgünün reva görüldügü emekli ögretmen Cemal Yilmaz, egitim yillarina iliskin anilarini gazetemizle paylasti.

ÇOCUK, her yasta dogasi geregi ögrenme çabasi ile büyür. Ailede baslayan egitim süreci okul çagina geldiginde ögretmenler ile devam eder. Ögretmenler çocuklarin aileden uzak olarak bulundugu okul zamanlarinda onlarin en büyük yardimcisi durumundadir. Bir ülkenin gelecegi olan ve yarinlarin umut isigi olan insanlarin yetismesini saglayan ögretmenler, bugün kendilerine ayrilan o özel günü kutlayacak. Sirf dogdugu topraklardan dolayi dönemin iktidarlari tarafindan sürgünün reva görüldügü emekli ögretmen Cemal Yilmaz, egitim yillarina iliskin anilarini gazetemizle paylasti.

“SURGUN AILENIN ÖGRETMEN OGLU”

“ASLINDA kimi insanin kaderi dogdugu topraklara göre sekilleniyor.” diyor 1938 yilinda Dersimden sürgün edilen bir ailenin yetistirdigi ögretmen Cemal Yilmaz. Hayatini soyadina göre sekillendiriyor. “Hiçbir zaman yilmak yok” diyerek yokluklar içerisinde okuyor. 68 yasindaki Yilmaz, babasi Aziz Bey’in Dersim’den sürgün edilmesi nedeniyle ailesiyle önce Manisa’ya, ardindan Bilecik’e gitmisler ve 9 yil süren sürgün hayatindan sonra tekrar ata topraklarina geri dönmüsler. Tahsilini Tunceli ve Elazig’da tamamlayan Yilmaz; 1965 yilinda Erzincan’da ve Mus’ta, 1969 yilinda da Tunceli’de ögretmenlik meslegini icra etti. 1980 askeri cuntasiyla sorusturma geçiren Yilmaz, sirasiyla SiirtSirvan ve BatmanKurtalan’a gönderildi. “Halktan hiçbir zaman kopmadim” diyen Yilmaz, görev yerlerinde hem ögrencilerini hem de halki egitti. Verdigi gönüllü tayin dilekçelerinin hiç biri kabul edilmedi. “Dogdugum topraklar benim hayatimi sekillendirdi. Otorite, hep dogdugumuz topraklara göre hakkimizda karar verdi” diyen Yilmaz, 1984 yilinda Izmir’e tayin oldu.

HAYATI SURGUNLE GEÇTI

TORBALI’DA Pamukyazi’ya gelen Cemal Yilmaz, 8 yil burada görev yapti ve son olarak Fatih Ilkögretim Okulu’na tayin oldu. Basarili ögretmen, buradan emekli oldu. 28 yillik meslek hayati boyunca her gittigi yerde halki aydinlatmak için mücadele verdigini söyleyen Yilmaz, “Bu meslegi para kazanmak için degil, insanlari aydinlatmak için yaptim. Meslegime büyük bir askla bagliyim. Dünyaya bir daha gelsem yine ögretmen olurum. Ama meslek hayatim boyunca sürgünler ve baskilar hiçbir zaman pesimi birakmadi. Ama bunlardan yilmadim, çünkü ögretmenlik insanlari aydinlatma, egitme meslegidir. Hep ögrencilerimi yetistirdim. Kimi ögrencilerim su anda Amerika, Almanya ve birçok ülkede  doktor, hukuk, mühendislik gibi birçok alanda hayatlarini sürdürüyor.” dedi.

“ÖGRETMENLER GUNU’NU KABUL ETMIYORUM”

ÖGRETMENLER Günü’nü kabul etmedigini de sözlerine ekleyen Cemal Yilmaz, “ Ögretmenler Günü 1980 askeri cuntasinin dayattigi bir gündür ve ben bu günü kabul etmiyorum. 300 bin ögretmenin atama bekledigi, serbestçe kendilerini ifade edemedikleri, 30 yil önce üniversite sinavinda sifir çekmeyen ögrenci bulunmazken, geçtigimiz yil 60 bin ögrencinin üniversite sinavinda sifir çektigi bir ülkede Ögretmenler Günü kutlanmasi bana göre anlamsiz” dedi.