Tarim kenti Torbali’da binlerce vatandas tarlalarda tarim isi görüyor. Binlerce insana ekmek kapisi olan tarlalarda çalisan vatandaslar, sigortasiz çalistirildiklari için sikâyetçi.

BASTA Atatürk Mahallesi olmak üzere, ilçede büyük bir kesim ekmegini topraktan çikartiyor. Domates, misir, kereviz, pirasa, pamuk, üzüm gibi ürünlerin yetistigi verimli topraklardan binlerce vatandas ekmek yiyor. Yalnizca Atatürk Mahallesi’nde her gün 3 binden fazla isçi tarlalarda çalismaya gidiyor. Merkez disindaki mahalleleri ve köyleri de içine katinca en az 10 bin kisinin geçimini tarimla sagladigini söylemek mümkün. Yaz döneminde mevsimlik isçilerin de devreye girmesiyle bu sayi katlanarak büyüyor. Yevmiye ile çalisan isçilere, üreticilerin hiçbir sosyal güvence saglamamasi, tarim isçilerinin en büyük sikintisi. Ömürlerinden çalan topraga verdikleri emegin karsiligini alamadiklarini belirten isçiler, en azindan sigortalarinin yapilmasini istiyorlar. Ilçede bu sekilde çalisan binlerce isçi bulunuyor.

YEVMIYELERI BÖLUNUYOR

TARIM isinde çalisan vatandaslarin büyük bölümü Dogu ve Güneydogu illerinden göçüp ilçeye yerlesmis kisilerden olusuyor. Memleketlerinde geçimlerini saglayacak isi bulamadiklari için evlerini, barklarini birakip Torbali’ya gelen vatandaslar, burada da aradiklarini bulamadi. Mecburiyetten tarim isine kostuklarini ifade eden isçiler, üreticilerin bu zorunlulugu bildigini ve zorunluluklarindan faydalanarak kendilerini sigortasiz çalistirdiklarini savunuyor. Ayda en fazla 15 gün çalisabilme firsati bulan isçiler günlük 3035 lira civarinda yevmiye aldiklarini ancak bunun büyük bölümünün dayibaslari ve çavuslara gittiginden yakiniyor.

GENÇLIGIMIZ KARA TOPRAKTA ÇURUDU

MEMLEKETINDE is bulamadigi için Torbali’ya göçenlerden biri de Mahmut Alkan. 27 yasindaki Alkan 2 yil önce gelmis Torbali’ya. Kirada oturan ve biri üniversitede olmak üzere 6 kardesine baktigini belirten Alkan, tarim isçilerinin sesini bir türlü duyuramadigini söylüyor. Alkan’in mesai arkadaslari da ayni dertten muzdarip. 19 yasindaki Sinan Göl ve Nurullah Gül, tarlada gençliklerinin çürüdügünü söylüyor. Aksam bel agrisindan uyuyamadiklarini belirten Sinan Göl: “Gençligimiz kara toprakta çürüdü gitti” dedi.