Tarla işçilerinin traktör kasasında taşınması Orhan Toparlak’ın hayatının kararmasına neden oldu. Toparlak yaşadığı kaza sonrası bir daha hiç ayağa kalkamadı

ÜLKE genelinde yaşanan iş kazaları birçok kişinin hayatında zorluklara neden oluyor. Alınan tüm önlemlere rağmen şartların iyileştirilmemesi, tarım işçisi olan 53 yaşında ki Orhan Toparlak’ın yatağa mahkûm olmasına neden oldu. Tarlalarda gündelik işçi olarak geçimini sağlayan Toparlak, yaklaşık olarak 2 yıl önce çalışacağı tarlaya gitmek için işçi servisi olarak tahsis edilen traktörün römorkuna bindi. Römorkun en uç kısmında oturuyordu. Engebeli tarım arazisinde traktörün ön tekerlerinin havaya kalkmasıyla, traktör kasasında oturan Orhan Toparlak kasadan aşağıya düşerek yaralandı. Düşmenin etkisiyle yaralanan talihsiz adamın beli ve ayağı kırıldı. Aylarca tedavi görmesine rağmen iyileşemeyen talihsiz adam, yatağa mahkûm kaldı. Toparlak’ın şu sıralar en büyük sıkıntılarından biri de karne alan torunlarıyla sadece yatakta vakit geçirebilmesi.

BAKIMA MUHTAÇ

Yaklaşık olarak 2 yıl önce traktör kasasında çalışmaya götürülürken sakatlanan Orhan Toparlak, büyük mağduriyet yaşadığını söyledi. Talihsiz adam, “2 yıl önce işe giderken kaza geçirdim. Patronlar bana ‘İş kazası olduğunu söyleme biz sana bakarız’ dediler. Onlara inandım şikâyet etmedim. Ancak sözlerini tutmadılar. İlk başlarda destek oldular sonra unuttular akıllarına bile gelmedim. Belim kırıldı iyileşmedi, ayağım kırıldı iyileşmedi. Daha önceden sigortam vardı, malulen emekli olmak için kalan günlerin parasını ödemen lazım dediler ama yemek yiyecek param bile yok. Eşimin bakımına muhtacım. Torunlarımla gezemiyorum bile” diye belirtti.

HİÇBİR GELİRİ YOK

İş kazası sonrasında sakatlanmasına rağmen tutunanlara iş kazası olarak geçmemesi nedeniyle hiçbir hak iddia edemeyen Orhan Toparlak, geçim sıkıntısı içinde olduklarını ifade etti. Toparlak, “Hem belimden hem de ayağımdan sakatlandım. İyileşemediğim için çalışamıyorum. Ayakta bile duramıyorum. Kaza olana kadar bir gün bile boş kalmamıştım. Şimdi çalışamamak çok zor geliyor. Zor durumdayız, devletin verdiği kömürü yaktık. Komşuların verdiği yemeği yiyoruz. Elimize hiç nakit para geçmiyor. Karnımızı doyurduğumuza şükrediyoruz. Ancak bu duruma çok üzülüyorum” dedi.