Büyük Torbalı

VATANDAŞ

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
VATANDAŞ
317 Görüntüleme
03 Ekim 2015 - 8:29
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

GAZETEDE, “KAN KAYBI” başlıklı yazımı okuyan bir meslektaşım beni aradı. Yazdıklarımın doğru şeyler olduğunu söyledi ve ekledi: Evet ama, yetmez”. “Yetmez ama, evet” deseydi siyasi bir hinlik arayacaktım ama, devrik cümle vaziyeti düzeltti. O yazımda, gerçek kan kaybının ülkedeki eğitim sisteminde yaşandığını ve bu kan kaybının toplumun geleceğini doğrudan ve temelden etkilediğini kalemim döndüğünce yazmaya çalışmıştım. Bu kadarla yetinmemekte haklıydı arkadaşım. Lakin ben de gazetenin tüm sayfalarını “nasıl adam oluruz” anlatımıyla dolduramazdım. Sırası geldikçe yazılıp çizilenler, günlük yaşamımızda karşılaştıklarımız bize yeterince ayna tutuyor ama bakmakla görmek ne yazık ki aynı şeyler değil. Bakmakla görmek aynı şeyler olsaydı, sözlüklerin ayrı sayfalarında yer almazlardı. Bayram sonrası ilk gün, bankaya henüz ödeme talimatı veremediğim bir faturayı ödemek üzere İZSU şubesine gittim. Kuyruğa girdim ama kuyruk ilerlemiyor. Kadını var, yaşlısı var, hastası var. Homurdanmalara içerden cevap geliyor. “Bilgisayarlar çalışmıyor”. Arkamdaki amca sesleniyor: “Yahu başka bir makine bağlasınlar”. Önümdeki genç cevap veriyor: “Sistem yavaşlamış emmi, sistem”. Arkamdaki yaşlı adam “la havle” çekiyor. Bildiğiniz kuyruk halleri yani. Derken yarım saat sonra sıra bana geldi. Kredi kartıyla ödemek istedim. “Post cihazı çalışmıyor beyefendi”. Buyur buradan yak. Bir “la havle” de benden. Koştum bankaya. İki bankamatik var. Birinde kuyruk var, diğeri boş. Her zamanki gibi konu mankeni olan bankamatikte görüntü var, ses yok. “Geçici bir süre için hizmet dışıdır” Bu geçici süre bir türlü bitmez. Bildiğiniz kuyruk halleri yani. Yine söylenen söylenene. “Vakit nakittir” deriz ama kayıp zamanın kıymetini hiç bilmeyiz. Bilseydik bu hallerde mi olurduk, diyorsunuz değil mi? Nihayet sıra bana gelince çektim paramı, koştum İZSU veznesine. Aman Allah’ım! Kuyruk iki misli! Doğrudan daldım içeriye. Kuyruktakiler az önceki mağduriyetimi görmüş olacaklar ki, niye sıraya girmiyorsun diyen olmadı. Borcumu ödeyip çıktım. Vatandaş bunları hep yaşıyor. Sistem bunları hep yapıyor. Dolmuşa biniyor vatandaş, konserve kutusundaki sardalya gibi. Ayaktaki fazla yolcular her frende üstünüze doğru yaylanıyor. Yaz günü buram buram ter kokuları burnunuzun direğine direğine masaj yapıyor. Vatandaş bunları hep yaşıyor. Sistem bunları hep yapıyor. Şimdi de ben, bunları yaşamak vatandaşın “fıtratında” var desem, biliyorum, hepiniz öfkenizi benden alacaksınız. Anladınız siz onu, sözümü geri alıyorum. Bodoslama gidişe bakarsanız, sanırsınız ki vatandaş halinden memnun. “Fıtratımda varsa çekerim abi”. Bir nevi duvar yazısı gibi. “Alışmışım bir kere” şarkı sözü ama, “gülmek sana yakışıyor” da var. Çekmek sana yakışıyor mu vatandaş? Dünya küçüldü bir hayli. Başka ülkelere gidip turistik seyahat yapanlarımız çoğaldı haliyle. Eminim seyahat olanağı bulan vatandaşlarımız, ülkeler arasındaki yaşamsal farklılıkları çarpıcı bir biçimde görebiliyorlardır. Çünkü bakmak yetmez, görmek lazım. Onların fıtratı neden böyle diye düşünmek lazım. Her bayram arifesinde yüreğimiz pır pır etmiyor mu? Yine kazalar olacak, yine ocaklar sönecek diye tasalanmıyor muyuz? Yine kazalar olmuyor mu? Yine canlar yok olmuyor mu? Buna “kader” demek o kadar kolay mı?

 

YANLIŞ NEREDE

“Ben nerede yanlış yaptım” bir şarkı sözü. “Biz nerede yanlış yapıyoruz” diye soruyor muyuz kendimize? Düşünüyorum da; bayramlar sadece bizde mi var? Avrupalı’nın bayramı yok mu? Hiç duyuyor muyuz Noel tatili boyunca trafik kazalarında şu kadar insan öldü, diye. Yoksa bizden mi saklıyorlar, ne dersiniz? Aramızda ne fark var diye bakıyorum. Farkı eğitim sistemlerinde görüyorum. Farkı, onlarla bizim siyasi aktörlerimizin yapı taşlarında buluyorum. Kendimiz için “daha çok mutluluk, daha az kayıp” diliyorum.

KOLA-MOLA

Milli Eğitim Bakanlığı okul kantinlerinde öğrencilere gazlı içecek ve cips satışlarını yasaklamış. Geç kalınmış ama alkışlanacak bir uygulama olarak değerlendiriyorum. Zararlılardan kurtulmayı sadece yasaklarla değil, eğitim yoluyla da becerebileceğimiz günleri bekliyorum. Bunun yanında; peynirin sadece kapalı ambalajda satılması ile ilgili genelgenin düzeltilmesiyle, peyniri pazarda tadarak almaya alışmış halkımızın ve pazarcı esnafının mağduriyetinin engelleneceğini düşünüyorum. Saygılarımla.

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
KÖŞE YAZARLARI
Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-

Tüm Hakları Saklıdır. Torbalı Web