Darbe girişimini lanetleyen birçok kurum amiri eline bayrağı alıp meydana koşarken, bu girişimde kilit rol oynayan imamların en yetkili ismi olan müftü bey ancak 9.gün okutulan mevlit nedeniyle meydana gelebildi. Aslında böylesi bir durumda kendisine çok ihtiyacımız olacaktı. Gerçi müftü beyi bir yılı aşkın süredir Cuma hutbesi verirken de görmüyoruz, buna şaşırmamak gerek. Kendisini odasına, odasını da basın çalışanlarına kapatarak sanırım ilçe halkına hizmet veriyor. Elbet vardır bir bildiği. Gazetemiz her yıl yaz aylarında Kur’an kurslarından cıvıl cıvıl fotoğraflar çekerek bu fotoğrafları sizlerle ön sayfada buluştururdu hatırlarsınız. Bu yıl da aynı şekilde başladık ancak geçtiğimiz haftaya kadar. İlçe müftümüz Semih Keskin, ilçe halkına verdiği kasis fetvasından sonra imamlara da bir emir vererek “Gazetecilerin fotoğraf çekmesine izin vermeyin” demiş. Geçtiğimiz yıl yaşanılan olaylar ve bu olayları haber yaptığımız için bizimle küsen müftü bey, söz konusu kendi personeli olsa bile bizim yüzümüze bakmıyor. Bir müftü düşünün, kendi imamı ve müezzini sala okuduğu için darp ediliyor, karakolluk oluyor, mahkemelere düşüyor ancak müftüden tek bir kelime çıkmıyor. Personeline sahip çıkmak, onların yalnız olmadığını müftü bey söylemeyince, bu defa sendikalar “Hocalarımız yalnız değildir” diyor. Benim bu sendikalara da naçizane tavsiyem var. Ağır cezada yargılanan müftümüzün son zamanlarda yalnız kaldığı hakkında duyumlar alıyorum. Bence müftümüzü de yalnız bırakmayın. Müftüye sahip çıkalım.

KURUNUN YANINDA YAŞ YANMASIN

Ülkede olduğu gibi Torbalı’da da gündem darbe. Her gün yüzlerce kişi meydanda bayrak sallıyor. Belediye başkanımız Adnan Yaşar Görmez, Almanya’da olduğu için ilk 5-6 gün meydan da bulunamasa da sonrasında meydanı terk etmedi. Kaymakam Aydın Memük, AK Parti İlçe Başkanı Hasan Akbıyık, Belediye Başkanvekili Özgür Erman Çağlar, Ticaret Odası Başkanı Abdulvahap Olgun, Ziraat Odası Başkanı Yılmaz Girgin, Milli Eğitim Müdürü Cafer Tosun da sürekli meydandaki isimlerden. Geceleri demokrasi meydanı renklenirken bir yandan da yaşanılan bu darbe girişimi sonrasında ilçede operasyonlar sürüyor. FETÖ ile ilgisi olduğu iddia edilen Özel Olgun Koleji, Fidan Eğitim Kurumu kapatılırken, birçok iş adamı gözaltına alındı. Hala yargılandığım bir davanın hakimliğini yapan Atilla Rahman tutuklandı. Bir savcımız, bir komiser ve iki polisimiz, 56 öğretmenimiz açığa alındı. Dileğim, günahsızların bu süreçte zarar görmemesi. Çünkü bu kişiler henüz suçluluğu kesinleşen isimler değil. Ancak çoğu toplum karşısında ifşa oldu. Yarın öbür gün açığa alınan isimlerden biri ya da birkaçı ya da hapse giren, gözaltına alınanlardan birileri, masumluğunu kanıtlayıp aramıza döndüğünde yüzlerine bakabilelim.

Bu çok önemli. Özellikle öğretmenler konusunda hassasım. Onların soruşturmaları görevlerini sürdürürken yapılabilseydi keşke. Bazı öğretmenler suçsuz olduklarını ispatlayıp, görevlerine dönecektir. Bu süreçte onların ifşa olması sıkıntıya neden olabilir.

BÖYLE AMİR HER KURUMA LAZIM

Aslında yukarıda her ne kadar eleştirsem de ilçe kurum amirlerini, eleştirmek de takdir etmek de benim haddime değil. Bunun farkındayım. Yemem gereken çok fırın ekmeğin olduğunu düşünüyorum ki kilolarım nedeniyle de 2 aydır ekmeği bıraktığım için bu baya zor görünüyor. Ancak atlamam ya da yazmam gereken bir isim var elbet. O da sadece işi başında gördüğümüz İtfaiye Amiri Ergün Kaya. Kendisini basında görmezsiniz. Çünkü biz kendisine gitmedikçe, kendisi çalışmalarını reklam yapmaz. Aslında bazen biz gitmesek de bizlerle bir şeyler paylaşmalı. Neyse konumuz o değil. Yeni bir itfaiye merkezi için çabalayan, belediyeyle sık sık temas halinde olan Kaya, birçok olaya da kendisi gidiyor. İtfaiye memurlarıyla beraber koşuşturan Kaya’nın tecrübesi itfaiye ekipleri için de oldukça önemli.Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen kaza da yaralının sıkıştığı yerden çıkarılmada amirin özverisini, çabasını unutamıyorum. Allah herkese görev aşkıyla yaşamayı nasip etsin.