Üretilen, yapılan, inşa edilen her ne olursa olsun çok kolay eleştirebiliyoruz. Uzun yıllardır projelendiren bir şeyi, “Hiç güzel düşünmemişler, ben olsam başka yere yaparım” deyip harcayabiliyoruz. Yıllarca emek verilmiş, milyarlar harcanmış,  bir proje sunulurken, “Ay konuşmayı hiç beğenmedim, ben olsam şunlardan söz ederdim. Cık cık çok ayıp” deyip basite indirebiliyoruz. Hiç kimsenin yaptığını tam onaylamıyoruz, bir türlü içimizden tam beğenmek gelmiyor. Sanki onaylarsak bizden bir şeyler eksilecek…

Bu ilçe hepimizin.. Yanlışa yanlış, doğruya doğru diyebilelim. Sürekli eleştirince insanlar doğruluğunu kaybediyor. İnsan bir noktadan sonra “Arkadaş hiç mi güzel bir şey yok” diye isyan ediyor.

Partisi, kurumu, kişisi, niteliği fark etmez. Bir şeyi değerlendirmeden önce ilçeye olan katkısını göz önünde bulunduralım. Hoşlanmadığımız biri yaptı diye veya  siyasi görüşü bize uymuyor diye emekleri hiçe saymayalım.

Yapmak zor, yıkmak kolay… Kolay olanı tercih etmeyelim lütfen…

Çocuğunuzu takip edin!

Son dönemde ilçede okul önlerinde, okul bahçelerinde zarar madde kullanımı ile ilgili haberler geliyor kulağıma. Buradan velilere çağrıda bulunuyorum. Çocuğunuzun hayatında neler olduğu ile ilgili onun davranışlarını gözlemleyin. Arkadaşlarının kimler olduğunu bilin. Çocuğunuzun okul problemlerinden haberdar olun. Çocuğunuzu olumsuz etkilediğini düşündüğünüz aile meseleleriyle ilgilenin. Çocuklar kendi imajlarını değiştirebilmek için bağımlılık yapıcı madde kullanabilirler. Daha “tehlikeli” ya da “sinirli” görünmek için okulda, sosyal çevrelerinde imajlarını değiştirmek için madde kullanabilirler. O yüzden sürekli gözünüz üzerinde olsun. Telefon görüşmeleri, arkadaşları, eve geldiği saatler sürekli denetiminiz altında olsun.

Unutmayalım, bir anlık hata çocuğun hayatına mal olabilir. O yüzden büyüklere büyük sorumluluk düşüyor.

Geçitler kâbusumuz oldu

Bütün üst geçitlerden alt geçitlerden şikâyet var. Zaten yapımı hiç de ilçe halkının gönlüne göre olmayan geçitlerdeki sorunlar bitmek bilmiyor. Ya asansörler çalışmıyor, ya mazgallar tıkalı, ya yollar dar vs vs… Velhasıl Torbalı halkı için karşıdan karşıya geçmek büyük eziyet… Zaten ilçeyi ortadan ikiye böldünüz bari geçmeyi kolaylaştırın. Herkes 30 yaşında ve sağlıklı değil. Yaşlılar var, hamileler var, hastalar var. Lütfen arızalar zamanında giderilsin.

1 hafta sonra gelen vicdan

Yazar Emrah Serbes 22 Eylül’de İzmir Aydın karayolunda Torbalı yakınında meydana gelen ölümlü kazanın sorumlusu olduğunu belirterek polise teslim oldu. Twitter hesabından kaza anını anlatan Serbes, “Bir rampanın ardından aniden karşımıza çıkan arabaya çarpmamak için elimden gelen her şeyi yaptım. Ama çarpışmanın önüne geçemedim.“dedi.  Emrah Serbes, yanında bulunan yakın arkadaşı Kenan Doğru’nun kazayı üstlenerek kendisi için cezaevine girdiğini anımsatarak, “Hayatı boyunca haktan, hukuktan, adaletten bahsetmiş biri olarak bu vicdani sorumluluğu kaldıramayacağımı anladım. Teslim oluyorum.“ifadesini kullandı.

Dün Türkiye genelinde gündem oldu bu olay… İlginç, dikkat çekici..

Demek ki insanlık ölmemiş. Kazaya karışması, sonradan üstünü örtmesi kötü bir davranış ama bir hafta sonra da olsa vicdanının harekete geçmesi güzel bir şey..