Atatürk’ün başkomutanlığında yapıldığı için Başkomutanlık Meydan Muharebesi olarak da bilinen Büyük Taarruz’un başarıyla sonuçlanmasından sonra Yunan orduları İzmir’e kadar kovalanmış, 9 Eylül 1922’de İzmir’in kurtarılmasıyla topraklarımız Yunan işgalinden kurtulmuş. İşgal birliklerinin ülke sınırlarını terk etmesi daha sonra gerçekleşse de, 30 Ağustos sembolik olarak ülke topraklarının geri alındığı günü temsil ediyor. İlk kez 1924 yılında Afyon’da Başkumandan Zaferi adıyla kutlanan 30 Ağustos günü, Türkiye’de 1926’dan beri Zafer Bayramı olarak kutlanıyor. Kütahya’nın Dumlupınar ilçesinde gerçekleşen savaş nedeniyle 30 Ağustoslar Kütahya’da çok coşkulu bir şekilde kutlanıyor. Dumlupınar’da düzenlenen törenlerde o anlar yaşatılmak için çeşitli aktiviteler yapılıyor. Kutlamalar gün içinde Kütahya’da geniş kapsamlı kutlanıyor. Akşamında ise düzenlenen havai fişek gösterisi ise görülmeye değer. Torbalı’da da zafer bayramı kaymakamlık ve belediyenin önderliğinde yapılan etkinliklerde bayram kutlanıyor. Her zamankinden daha çok birlikteliğe ihtiyacımızın olduğu şu günlerde Türk halkı olarak kenetlenmeliyiz. Bu bayramları daha coşkulu bir şekilde kutlamalıyız.

BİNA PAYLAŞILAMIYOR

FETÖ operasyonları sonrası birçok eğitim kurumuna devlet tarafından el konuldu. Bu binalar arasında Ayrancılar’da bulunan AYESDER’de bulunuyor. Ayrancılar’ın en merkezi yerinde, Barış Manço Sokağı’nın girişinde bulunan bina bir türlü paylaşılamıyor. Vatandaşların bir bölümü bu binanın okul olması gerektiğini ve bunun için uygun olduğunu söylerken, bazıları da uzun süreden beri gelmesini bekledikleri emniyet müdürlüğü için bu binanın biçilmiş kaftan olarak değerlendiriyor. Herkes binayı istediği kuruma vermek istiyor ama bakalım İzmir Valiliği bu bina için ne karar verecek. Ayrancılar’da yaşanan asayiş problemleri nedeniyle bu binaya Emniyet Müdürlüğü’nün gelmesini isteyenlerin sayısı küçümsenecek gibi değil. Tabi bölge halkı emniyet derken bina jandarmaya da verilebilir. Tabi personel sayısının artırılması gerekiyor. Bölge oldukça yoğun bir nüfusa sahip. Jandarma sayısı biraz yetersiz geliyor. Yetkililer yaptıkları görüşmelerin ardından daha önce er ve erbaşlardan oluşan jandarma uzman çavuş, astsubay ve subaylardan oluşan bir kadroya dönüştürüldü. Pancar, Yazıbaşı ve Ayrancılar’a hakim olan jandarmanın kadrosunun daha da arttırılması gerekiyor. Bu bina jandarma veya polise verilmesi verilecek en güzel karar olur. Tabi devlet büyüklerinin vereceği bir karar bu. Ne kadar verilirse bize de saygı duymak düşer. Mahalle halkının isteklerini yetkililere ulaştırmaları gerekir. Aksi takdirde ‘Biz farklı bir şey istiyorduk ama olmadı’ diyemezsiniz. Yetkililere ne istediğinizi yapacağınız başvuru ile göstermelisiniz. Toplanacak bir heyet gerekli mercileri ziyaret edip taleplerini iletmeli. Atalarımız ne güzel söylemiş ‘Ağlamayan çocuğa emzik verilmez’ siz ağlayın ki yetkililer verecekleri kararları ona göre belirlesin. Kahve köşelerinde yapılacak sohbetler ile bu sorunlar çözülmez.

İKİ TAKIMIMIZDA ZEHİR GİBİ

Bu sezon Süper Amatör Ligde mücadele edecek olan Torbalıspor ve Çaybaşıspor sezon hazırlıklarını sürdürüyor. İdman programları ve hazırlık maçları ile yeni sezona bomba gibi girmek isteyen iki takım hafta sonu 7 Eylül Stadyumu’nda maçta karşı karşıya geldi. Oldukça çekişmeli geçen maçta iki takımın futbolu beğenildi. Alt yapıdan futbolcuların bir takım ile sahaya çıkan iki takım güzel bir futbol sergiledi. İkinci yarıda Çaybaşıspor as futbolcularını sahaya sürünce maçın sonucu Çaybaşı 3-Torbalıspor 0 olarak belirlendi. Taraftar iki takımdan da memnun kaldı. Özellikle 16-17 yaşındaki alt yapıdan yetişen gençler kendilerini gösterme imkanı buldu. Amatör liglerde dışarıdan pek fazla oyuncu gelmediği için takımlar daha başarılı oluyor. Çünkü futbolcu doğup büyüdüğü şehrin takımına sahip çıkıyor. Ama dışarıdan futbolcu getirdiğiniz zaman aldığı paraya bakan futbolcular oluyor. Alt yapı bu nedenle çok önemli. Torbalıspor’un en başarılı olduğu dönemlere bakıldığında hep Torbalılı gençlerin çoğunlukta olduğu yıllar göz önüne çıkıyor. Tabi bu söylediklerim yanlış anlaşılmasın. Dışarından transfer ile gelen futbolcu hiç iş yapmak demiyorum. Dişini tırnağına takıp mücadele eden takımı sırtlayan futbolcular da var. Daha önceki yıllarda Torbalılılar böyle futbolcuları çok gördü. Çaybaşıspor oynadığı futbol ile göz doldururken alt yapıdan yetişen futbolcular da umut verdi. Ancak yapılan hazırlık maçını izlemeye gelmeyen yöneticiler vardı. Takımı görmeye gelmeyen yöneticiler olduğu sürece ne bu gençler de heves kalır ne de takımda başarı. Yeni sezonda güzel bir futbol izleyeceğimizi umut ediyorum. İlçemizi temsil edecek olan iki takımımıza da başarılar diliyorum.

ŞEFİK HOCA’YA GEÇMİŞ OLSUN

Önceki gün akşam saatlerinde üzücü bir haber aldım. Uzun yıllar Torbalı’da Eğitim İş Sendikası’nın başkanlığını yapan Şefik Saral hocam trafik kazası yapmış. Kazada ağır bir şekilde yaralanmış. 112 tarafından olay yerinden hastaneye kaldırılan Saral başarılı bir ameliyat geçirmiş. Aldığım bilgilere göre kendisine gelmiş ve durumu daha da iyiye gidiyormuş. Allah korumuş ve sevdiklerine bağışlamış. Şefik Saral’ı uzun süreden beri tanıyorum ve eğitimin kalitesinin arttırılması için çok önemli çalışmaları oldu. Sendikal faaliyetlerde de eğitimcilerin haklarının alınması yönünde çalışmalara imza attı. Herkes tarafından sevilen bir isim. Geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İnşallah kısa sürede iyileşerek yeniden aramıza döner.