HABER “Mahalleli Belediye’yi protesto etti” basligiyla bizim gazetenin iç sayfasinda yer bulmus kendisine.
Gazetenin editörü ben olsaydim bu haberi mansete çeker ve “Mahalleli Belediye’yi basti” basligiyla verirdim.
Neden?
Çünkü Karsiyaka Mahallesi sakinlerinin geçtigimiz gün Torbali Belediye Binasi önünde yaptiklari sey bir protestodan çok öte bir baskindir.
Yapilan sey basit bir basin açiklamasindan ziyade biçagin kemige dayandigi noktanin ifsa edilmesidir.
Bu da aslinda görebilene ve yorumlayabilene sunulmus bir Torbali fotografidir.
Torbali’da belediyeciligin gelmis oldugu ya da gelememis oldugu konumu ifade etmesi açisindan manidar bir fotograf karesidir.
Hiç kimse kusura bakmasin ama Belediyenin hizmet konusundaki agir aksakligi sadece Karsiyaka Mahallesi ile sinirli degildir.
Torbali’nin birçok yerinde ayni sorunlar benzer sekillerde yasanmaktadir ve isin en aci tarafi Torbali Belediyesi’nin hizmet anlayisi muhtelif caddelere kilit tasi dösemekten ileriye gidememektedir.
Bir de birbiri ardina açilan Alman Parki, Kutlu Dogum Parki gibi çok da gerekli olmayan yesil alan düzenlemeleridir.
Torbali Belediyesi, ilçe merkezinde tam bir göz boyama faaliyeti, çevresindeyse kamuflaj uyguluyor.
Fakat bu kamuflaj zaman zaman saklandigi yerden disari ugrayip Belediye’nin kapisina kadar dayanabiliyor.
CHP’li Belediye Meclis Uyesi Sefer Ipekli belediye binasi önünde yasanan hadiseyle ilgili olarak Karsiyaka Mahalle Muhtari Aydin Ayaydin’i suçluyor.
Aydin Ayaydin’i muhabirlik yaptigim zamandan beri tanirim.
Yaklasik 6 yildir çesitli platformlarda mahallesinin sorunlarini dile getiriyor.
Dile getirmekle de kalmiyor resmi mercilerle irtibata geçerek bu sorunlarin halledilmesi için çaba gösteriyor.
Dolayisiyla Aydin Ayaydin’in hizmet isyani yeni degil.
Sadece benim bildigim 6 yillik bir mazisi var. Adam bakmis ki yerinden seslenmekle kimseye sesini duyuramiyor sonunda gitmis Torbali Belediyesi’nin kapisina dayanmis.
Bence son derece demokratik ve bir o kadar da hakli bir tepki. Keske Torbalinin her mahalle muhtari Apaydin gibi davransa.
O zaman belki birilerinin kipirdamayan kili kipirdar.
Ben Belediye Baskani olsam ve belediyenin önünde bu tarz bir protesto yasansa hiç olmazsa bes dakikami ilçe sinirlarinda yasayan bu insanlara ayirirdim.
Onlarla oturur meselelerini dinler hiçbir sey yapamayacak olsam bile bunu onlara izah ederdim.
Sorumlu yöneticilik, halka dönük belediyecilik bunu gerektirir.
Halka tepeden bakan ve sadece seçim zamani muhtelif mahallelere gidip birkaç nutuk atan yönetici profilinden siyrilmaliyiz.
Yetkililerin “Halk gelmis neyime” diye düsünen Belediyecilik anlayisindan siyrilabilmeleri dilegiyle.