Günün sözü “ Rutin hayat, ölümün tatbikatıdır.”Kubilay

ON sene öncesine dönüyorum. Askerlikte geçen günler… Ankara’da üniversite okumuşum ve askerliğimi Ankara haricinde her hangi bir yerde yapmaya can atıyorum. Derken yeniden Ankara çıkıyor bahtımıza. El mahkûm; başkentin kahrını bir müddet daha çekeceğiz. Neyse ki kısa dönem askerlik yapacağım. Önce Etimesgut Kışlası’nda bir aylı acemi er eğitimi. Üniversite mezunlarından müteşekkil olan bizim bölük rengârenk. Bu yüzden Etimesgut’taki o bir ay çabucak geçiveriyor. Sonrasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı günleri başladı. Etimesgut’taki bölüğün bir kısmını benimle birlikte oraya naklettiler. Oradan da bizi farklı bölüklere dağıttılar. Beni ve benim gibi üç üniversite mezununu Muhafız Bölüğü’ne aldılar. Uzun dönem askerlerin ekserisi “okumuş” tayfasından olduğumuz, yaşımız ve rütbemiz de onlardan büyük için bize saygılılar. Ama kısa dönem askerlere “poşet” denilmesinden o kadar hoşnut olduğumuz söylenemez. Poşet aşağı, poşet yukarı… Zamanla buna da alışıyoruz. Bölüğe ilk gittiğimden beri herkes ağız birliği etmişçesine “Seni kesin saygı mangasına alacaklar” diyor. Saygı mangasının ne olduğunu nereden bileyim? Askerler, akşamları bölüğe dönen uzun boylu 14-15 askeri gösterip, “İşte saygıcılar geldi!”diyor. Bir gün adaşım olan Bölük Komutanı beni odasına çağırdı. Adet olduğu üzere tekmil verip, kısa künyeyi patlattık. Komutan beni tepeden tırnağa süzdükten sonra “Boyun kaç senin?”dedi. Yalan söyleyecek halimiz yok. Adamın karşısında sırık gibi dikiliyoruz. Ertesi gün de saygı mangasına dahil olduk. Mangadaki en uzun asker İki metre yedi santim boyunda, en kısası da bir seksen beş civarında. 12 dev adam gibi bir şeyiz. Elimizde çapraz vaziyette tutuğumuz kalaşnikofla Orgeneral’in kapısında saygı nöbeti tutuyoruz. Nöbet bu şekilde bir saat sürüyor. Günde de bazen üç defa bu şekilde kapıda dikiliyoruz. Kımıldamak yasak, tüfeğin pozisyonunu bozmak yasak. Zaten tepemizdeki kameralar da sürekli bizi izlemekte. Velhasıl kolay bir iş değil saygı mangası askeri olmak. Söylediklerine bakılırsa ben, bu manganın tarihindeki tek kısa dönem askermişim. Mangada Yunus isminde Batmanlı bir asker de var. Okuma yazma bilmiyor; ama cahil değil Yunus. Hatta benim tanıdığım pek çok okumuş yazmıştan daha bilge. Saf Anadolu insanının timsali gibi. Yalan dolan, açgözlülük,saygısızlık yok. Dikbaşlılığı da cabası. Yalnız bu dik başlılık laf olsun diye değil; haklı sebepleri olmadıkça diklenmiyor Yunus. Bana da “hocam” diyor. Kısa sürede arkadaş oluyoruz. Anlatıyor Yunus: Ağabeyleriyle birlikte gurbete çıkmışlar; Türkiye’nin çeşitli yerlerinde inşaat işçiliği yapmış. Bir kızı seviyor; ama kız da fettan bir şey olmalı ki, canına okuyor Yunus’un. Ara sıra telefon kulübesine girdikten sonra bir köşeye oturup yanık bir türkü mırıldanmasının sebebi de o kızdır zaten. Bölüğe geldiğinin ilk zamanları dik başlılığı yüzünden başına çok işler açılmış. Bazen “diskotek” dedikleri hapishanede kaldığı olmuş, kimi zaman da emirlerine boyun eğmediği üst devrelerle kapışmış. Sonunda zorla da olsa yola getirmişler bizim Yunus’u… Ceza almaktan bezmiş. Anlatırken bu hadiseleri “Ben doğu adamıyım, kuralları kırarım!”deyişi hala aklımdadır. Zaten Yunus’un mangadaki lakabı da “doğu adamı”dır. Saf Anadolu insanının timsaliydi o… Yalanı dolanı, haysiyetsizliği öteleyen. Kurallara bir anlam veremeyip onları kırmaya yeltenen. Bu yüzden de başı hep derde giren.. Askerlik tez geçti. Çoğu şeyi hatırlamıyorum bile. Ancak bizim doğu adamı şimdi nerelerdedir, ne yapıyordur? Hala kuralları kırmakta mıdır? Doğrusu bunu merak ediyorum.

Biraz da yerel mizah…

Haftaya biraz tebessümle başlayalım. Zira şu aralar tebessüme her zamankinden fazla ihtiyacımız bulunuyor.

-İlçe teşkilatında “ince bir bahar temizliği” yapacağını söyleyen MHP İlçe Başkanı Yurdadoğ Mutlu, bir süpermarketten temizlik malzemesi alırken görüntülendi. Malzemeleri ev için aldığını söyleyen Mutlu’nun bu demeci pek inandırıcı bulunmadı.

–Trabzonsporluların, Torbalı’da bir taraftar derneği kurmak için girişimlere başladıkları öğrenildi. Trabzonsporluların bu taraftar derneğini öğleden önce kurmaya çalıştıkları için her seferinde başarısız oldukları bilgisine ulaşıldı.

-Torbalı’da aracını park etmek isteyen bir vatandaşın boş ve uygun bir park yeri ararken Ödemiş’e kadar yol aldığı konuşuluyor.

– Torbalı Perşembe pazarında çocukların sürekli olarak kaybolması yetkilileri harekete geçirdi. Çocukların kısa sürede bulunabilmesi amacıyla Perşembe pazarının çeşitli yerlerinde “acil toplanma noktaları” oluşturuldu. Uygulamanın ilk haftasında bu toplanma noktalarında çocukların yerine yetişkinlerin toplandığı görüldü.

-Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte balık avı sezonu da sona erdi. İlçedeki balık avı müdavimleri balık avı sezonunu kapatınca ham petrolün varil fiyatında büyük bir düşüş yaşandı. Şimdi, petrol üreticileri, Torbalı’daki balıkçıların sahillere akacakları Sonbahar mevsiminin bir an önce gelmesini temenni ediyorlar.