SON birkaç gündür yerel basin sayfalarina yansiyan kaza haberleri “Geliyorum” diyen bir facianin ayak sesleri gibiydi..
Torbali caddeleri toz duman…
Bir bakiyorsunuz orada iki araç birbirine girmis,bir bakiyorsunuz diger tarafta üç araç kafa kafaya bulusmus..
Ve yasanan son korkunç hadise bütün bunlarin üstüne tuz biber oldu..
Kazim Dirik Caddesi’nde çarsamba gecesi yasanan ve maalesef bir vatandasimizin ölümüyle sonuçlanan o trajik kaza…
Güvenlik kameralarina takilan kaza anini, internetten defalarca izledim..
Yigit Yilmaz’in kullandigi araç yol kenarinda duran ve niyetleri karsiya geçmek oldugu anlasilan iki kisinin üzerine öylesi bir süratle gidiyor ki insanin böyle bir manzara karsisinda donup kalmasindan daha tabi birsey olamaz..
Netice olarak Yilmaz’in kullandigi ya da kullanamadigi araç insanlara ve araçlara çarpa çarpa cadde üzerindeki bir dükkana adeta kamikaze dalisi yapiyor..
Netice sönen bir hayat ve yiginla maddi zarar..

TORBALI ARABALAR KENTI OLDU

BU kaza üzerinde söylenecek çok sey var ama ben dikkatleri çogu insanin odaklanmadigi bir noktaya çekme taraftariyim.
Torbali caddeleri maalesef araç kalabaligindan geçilmiyor.
Gündüz vakti Kazim Dirik Caddesi’ni turlayan bir kisi herbiri farkli markada yüzlerce araç sayabilir.
Arabalarin sayisi neredeyse insanlarin sayisina es ve bu durum o insanlar tarafindan çok dogalmis gibi karsilaniyor.
Sehir içi trafigi tam bir kesmekes… Yaya akisi tam bir çile.
Arabalar insanlara karsi.
Transformers filmi gibi..Ve o arabalar son zamanlarda öylesine arttilar ki yollar ve caddeler öylesine onlarla doldu ki kazalar da birbiri ardina gelmeye basladi..
Bundan 5 ay önce bir günde 3 trafik kazasi yasanmasinin ardindan bu köseden bu meselenin ileride çok can yakacagini ilan etmistik.
Iste bir insanimiz topragin altinda birisi de muhtemelen demir parmakliklarin ardinda yillar geçirecek…

BEN BISIKLET KULLANIYORUM

SEHIR içinde kullanabilecegimiz en elverisli ulasim aracinin bisiklet oldugunu söylememe gerek yok sanirim.
Avrupa’da ve Uzakdogu’da sehirlerde binlerce bisikletliyi görmek mümkünken bizim ülkemizde bu güzel aliskanlik bir türlü yayilamadi.
Bu hem bizim tembelligimizden kaynaklaniyor hem de araba kullanmayi prestij sayan yanlis toplumsal algilamamizdan.
O yüzden cebi biraz para gören her Türk vatandasinin ilk yaptigi sey bir araba satin almak oluyor.
Insanlarin adam yerine konulmak için araba sahibi olmak zorunda birakildiklari bu toplumsal mantalite geriye böyle savas alanlarina dönen caddeler,stresli insanlar ve kocaman göbekler birakiyor.
Oysa sehir içinde bisiklet kullanmak hem sizi zinde tutar hem de caddelere nefes aldirir. Ne park sorunu yasarsiniz ne de çevreyi kirletirsiniz. .Ne de bir kimsenin canini yakarsiniz..