BU kösede geçtigimiz sali günü yayinlanan makalede Torbali’daki okur kitlesinin ciddi yazilara karsi olan lakaytligindan bahsetmis bu nedenle de bundan sonraki yazilarimda hakara makara yapacagimi ilan etmistim.
Bunu söylemekle artik havadan sudan konulari yazacagimi, Torbali, Türkiye ve dünyadaki meselelerle hiç ugrasmayacagimi ve onlarin üzerine gitmeyecegimi kast etmemistim.
Sadece bundan sonraki yazilarimda bir üslup degisikligine giderek meseleleri ironik (ince alayli)bir tarzda ele alacagimi anlatmak istemistim.
Bizim yazi kültürümüzde çok sik kullanilmasa da ironi meseleleri görmeyen gözlere sokmanin bambaska ve oldukça etkili yollarindan birisidir.
Ironi’nin Divan edebiyatindaki karsiligi hiciv, halk edebiyatindaki karsiligi da taslamadir.
Çagdas Türk Edebiyatinda da Aziz Nesin igneli alaysamali anlatim ve hikâyeleriyle iyi bir hicviyeci sayilir.
Günümüzde ironiyi en iyi sekilde yansitanlarsa televizyon programlarinda izledigimiz gibi Levent Kirca, Cem Yilmaz gibi isimlerdir.
Bu gibi sanatçilar günlük meseleleri halka aktarirken gülmece ögesinden yararlanirlar ve bizleri aglanacak halimize güldürerek o meseleleri bize mal ederler.

GELELIM HUSEYIN GUNAYDIN’A

GAZETEMIZIN yazarlarindan Hü-seyin Günaydin’in, benim bu kösede yayimlanan “bundan sonra hakara makara yapacagim” baslikli yazima tepkisini okudugumda anlasilamama-nin derin üzüntüsünü yasadim.
Hüseyin Günaydin beni elestirdigi yazisinda diyor ki: “Bu kelimeler ne anlama geliyor bilmiyorum(hakara makara kelimesini kast ediyor) ama Kubilay’a yakismadi.
Yahu bu ilçede bu ülkede yazilacak onlarca sorun var onlari yazsana.
Yok mu senin fikrin?
Yok mu bu ilçede seni rahatsiz eden bir mesele, yok mu sana derdini anlatan? Lütfen kakarayi kikiriyi birak”

MUEZZIN RECEP KONUSUNDA RAHATSIZIM

HUSEYIN Günaydin bu ilçede beni rahatsiz eden bir mesele olup olma-digini sormus.
Ben de kendisine buradan yanit vere-yim de sorusu karsiliksiz kalmasin.
Günaydin bana dokundurdugu köse yazisinin bir yerinde de Ertugrul Camii Müezzini Recep Kumrulu’yu tabir yerindeyse haslamis.
Recep Kumrulu, bir yerel gazeteye referandum konusunda görüs belirtip tarafsiz kalacagini açiklayinca Hüse-yin Günaydin’in gazabina ugramis.
Siki bir “evetçi” olan Hüseyin Gün-aydin Recep Kumlu’nun referandumda tarafsiz kalmasina oldukça bozulmus olacak ki adamcagiza demedigini bi-rakmamis.
Yazinin sonunda da Recep Kumlu’ya “üzerine vazife olmayan islere karisma” diyerek çikismis.
Iste ben bu tür yazilardan rahatsizim Hüseyin Günaydin..
Bir din adaminin referandum oyla-masinda tarafsiz olmasini açiklama-sina neden köpürüyorsun anlamadim. Demokrasilerde herkes istedigi gibi düsünmekte serbesttir, bu düsüncesini de serbestçe açiklayabilir ama sen kal-kip da adami düsüncelerinden dolayi yargilarsan üstüne üstlük “üzerine va-zife olmayan islere kalkisma” diye azarlarsan karsinda beni bulursun.
Sana tavsiyem yazarlarin üslûbuyla ve müezzinlerin siyasi düsünceleriyle ug-rasmayi birak. Bu itici üslubunu da gözden geçir.