INSAN nedir? Insan, sosyal (Toplu Ya-sam)bir varliktir. Kültürü ve bilimi tek basina degil, milyonlarin emegine daya-nan, insan toplumu yaratmistir. Basit bir çay kasiginda, binlerce yil birikmis ortak insan emegi vardir. Biyolojik (ya-sam bilim)olarak insan, yeryüzündeki canlilarin gelisiminde en yüksek asama olarak görülür. Insan ile hayvan arasin-daki fark ise; insanin zekâya sahip ol-masi, konusabilmesi, alet kullanabilme-si, doga ve toplum üzerinde etki yapa-rak degistirebilmesidir. Insanin, canlilar arasinda, iki ayagi üzerinde durabilme-si, emegi sayesinde olabilmistir. Hak ise emekle iç içedir. Emegin içinde hak yo-gunlasmistir. “Ögretmen hakki öden-mez” dedigimizde, hak ile emek bütün anlasilir. “Hak verilmez alinir, direne direne kazanilir,” söyleminde de ayni-dir. Emegin mayasi haktir. Haklarin en kutsali, insanin ana rahmine düsmesiyle baslayan yasama hakkidir. Diger bütün haklarin kullanimi ve varligi yasama hakkina baglidir.
Cumartesi anneleri, kaybolan ve yasa-mindan haber alinamayan çocuklarinin yasama hakki ve adalet için 296 hafta-dir Galatasaray Meydaninda çocuklarini ariyor. Arjantinli sendikaci Manuel ve esi, “Arjantin’de 30bin kayip annesi, sizin gibi yillardir çocuklarini ariyor. Ben de buraya sizleri desteklemeye geldim. Insan haklari için dünyanin her tarafinda, halklar örgütlenmelidir” dedi.
Simdi gelelim Insan Haklari Evrensel Bildirgesine, (IHEB) 10 Aralik 1948’de Birlesmis Milletler(BM) Genel Kuru-lunda 30 maddelik IHEB’si kabul edildi. Ulkemizde, 6 Nisan 1949 yilinda altina imza atildi. Okullarda okutulmasi yo-rumlanmasi istendi.
Ama gerçek hayata bakildiginda, insan haklari konusunda Cumhuriyetten bu yana istenilen düzeye hiçbir dönem yaklasilamadi. Darbelerle ve 30 yildir devam eden kirli savasta binlerce insa-nin yasam hakki elinden alinmadi mi? Açiga alinan üç general için gündem yaratanlar, 370.000 diplomali ögretme-nin açikta oldugunu göremediler. Ögretmenin ögretmenlik yapmasi insan hakki degil mi?
Insan haklarini, güzel güzel kâgida yaz-mak kolay. Dilin kemigi mi var, nutuk atmak da kolay, meydanlarda.
Madde: 1- “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakimindan esit dogarlar.” Bu maddeye söyleyecek sözümüz yok.
Madde: 2- “Herkes, irk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ve baska bir görüs haklarinda ayrim gözetilemez..” BM Gida ve Tarim Örgütü(FAO), dünyada, bir milyardan fazla aç insan oldugunu bildirdi.
1948’den bu yana neden uygulanmadi, demeye hakkimiz yok mu?
Madde: 3- “Yasamak, özgürlük ve kisi güvenligi  herkesin hakkidir.”
Irak’ta ABD Emperyalizminin 1,5 milyon Irakliyi öldürtmesine ne demeli? Ulkemizde de binlerce ocak söndü. Ka-gida yazmasi kolay. Durdurun savaslari, gerçeklestirin  halklarin kardesligini. Kemal Türkler’in davasi zaman asi-mina ugradi. Katiller, aramizda elini kolunu sallayarak geziyor. Bu ne biçim adalet?
Madde: 4- “Kölelik ve köle ticareti, her türlü biçimde yasaktir.” Yoksa,Yeni Spartaküs’ler mi yaratmaliyiz..?
Madde: 5- “Kimseye iskence yapila-maz.” Türkiye insan Haklari Vakfina göre, 2010 yilinin ilk 5 ayinda 54 va-kada 143 kisi iskenceye ve kötü mua-meleye maruz kalmis, 3 kisi de göz altinda yasamini  yitirmis. Hani isken-ceye sifir toleransti?
Madde(……)
Madde:9- “Hiç kimse keyfi olarak ya-kalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edi-lemez”. Tam 5 kez sürüldüm. Ulkemizdeki 1.500 den fazla faili meç-hul cinayetler keyfi degil mi?
Madde: 17- “Herkesin mülkiyet hakki vardir.” Ama, ABD’de bir avukatin yil-lik geliri, Afrika’da  bir ülkenin geli-rine esit. Bu nasil bir mülkiyet?
Madde: 26- “Herkes egitim hakkina sahiptir.” Milli Egitim Bakanliginin verilerine göre
100.000 Egitim-Sen’e göre 220.000 ço-cuk zorunlu egitim çaginda olmasina ragmen okula gidemiyor. Basbakanlik Insan Haklari Baskanliginin, 2010yili raporuna göre, Insan Haklari ihlali bas-vurulari 2009’da  1941 iken,2010’un 9 aylik kisminda 4.081’e çikti. IHEB’nin 30 maddesi dogru dürüst yasama uygu-lanmamis, uygulanacagi da yok. Artik çagimiz bireysel olarak hak arama çagi degil. Herkes bir partide, bir dernekte veya baska bir kurulusta görev almali, üye olmali ve haklarini aramalidir.