Anadolu mutfağının vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alan bamya üreticisini de alıcısını da memnun etmiyor. Üreticinin tarlasından 8 liraya çıkan bamya pazarda alıcıya ulaşana kadar 25 lirayı buluyor. Bu durum hem üreticiyi mutsuz ediyor hem de tüketicinin cebini yakıyor. Yüksek besin değerine sahip olan vitamin, magnezyum ve mineral deposu bamyanın Torbalı’daki üreticileri kazanabilmeleri için kendilerinden 15 liranın altında bamya alınmaması gerektiğini ifade ediyor.

“EN ZOR İŞÇİLİK”

Çapak Mahallesi’nde çiftçilik yapan Erdem Cin, “Bamya gerek ekim gerek yetiştirme gerekse toplanması süreci oldukça zahmetli bir ürün. Bamya üretimi emek ister. Bamya üreten bir çiftçi, başka bir işle uğraşamaz. Her gün ilgi ister. En zor işçiliktir. İlaçlaması, sulaması, gübrelemesi ayrı ayrı. Bamya çiçek açıyor. Bunun için sabah ezanında kalkarsın karanlıkta açmış bamyaları toplarsın. Yetiştirilmesindeki emeği bilmeyenler, pahalılığını anlayamaz.” şeklinde konuştu.

FİYATLARDAKİ DENGESİZLİK CAN SIKIYOR

Ürünün toptancılar tarafından kendilerinden 8 liraya alınmasına tepki gösteren Cin, “Biz işin en zor kısmını üstlenen üreticiler olarak emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Zor işçilik demiştim bamya için. İşin bu zor kısmını üstlenen üretici hiçbir şey kazanamazken ürünümüz tüketiciye de bizden alındığı fiyata uygun makul bir fiyatla da buluşmuyor. Bu dengesizlik durumu ister istemez bizim canımızı sıkıyor.” açıklamasında bulundu.

Öte yandan pazarda bamya tezgahlarının yanına yaklaşamayan yurttaşlar da durumdan şikayetçi. Konuya ilişkin konuşan Hakan Uygun, “Bamya her açıdan faydalı ve lezzetli bir besin ama şu fiyatlara satıldığı sürece bu besini tüketmek herkesin harcı değil. Şu ana kadar tezgâhta 20 liranın altında bamya görmedim. Bamya önceki yıllarda da diğer ürünlere göre pahalı bir sebzeydi ama bu sene iyice uçuşa geçmiş.” dedi.

“TARIM BAKANI OLMAK İÇİN ÜNİVERSİTE OKUMAK YETMEZ”

Sıkıntı yaşayan tek tarım üreticisinin bamya üreticisi olmadığını da ifade eden Cin, “Son yıllarda hükümetin tarıma dönük politika üretemediğini dolayısıyla üreticiyi koruyamadığını düşünüyorum. Zira domates üreticisinin halini gördük, gazetelerden okuduk, televizyonlardan izledik. İncir üreticisine bir dokunsan bin ah işitirsin. Çiftçi topyekûn sıkıntı içerisinde. Türkiye gibi bir ülke için tarımın önemini tartışmak gereksiz. Bu nedenle de bu ülkede tarım bakanı olabilmek için üniversite okumuş olmak bana göre yeterli değil. Tarım bakanı dediğin insan şu traktörü sürmeyi de tarladan ürün toplamayı da bilmesi gerekiyor.” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.         Sinan TEKDEMİR