Iki CHP Milletvekili; “ Söyle bir ugradim” diyeniyle, bir yurttasimizin telefonunun izini sürerek ilçemize, güzel Torbalimiza ‘merhaba’ demek için gelmisler…

Ticari sir degil, hele hele söhret kapilarini açan sihirli bir degnek olmadigindan isimcagizlarini burada bir kere daha anons etmekte, eskilerin deyimiyle ‘beis’, yenilerin anlayacagi dille ‘sakinca’ yok sanirim.

CHP Izmir Milletvekili Mustafa Moroglu.

CHP Izmir Milletvekili Musa Çam.

Gelsinler, hos gelsinler, daha sik gelsinler…

De…

Bizi hayal kirikligina ugratan demeçler ve söyle tren penceresinden Torbaliya bakar gibi duran resimler vererek ayrilmasinlar.

Adi üzerlerinde, Milletin vekilleri, Izmir’in vekilleri, Sosyal demokrasinin, sol vicdanin, halktan, haktan hukuktan ve hizmetten yoksun birakilmis kesimlerin vekilleri…

Ya da biz öyle biliyoruz…

Yanlis biliyorsak bir sonraki yazimizda düzeltmek kosuluyla…

Meramimizi anlatalim…

Sayin Moroglu, Torbali size takdim edildigi kadarlik bir yer degil. Hele hele geçmisiyle dar gelirli insanlarin yasam mücadelelerinde onlarin yaninda yer almis, onlara paralel kürek sallamis bir insanin…

Koskoca torbalinin birkaç park, bir iki kafe (cafe) den ibaret olmadigini bilmez mi?..

Torbali sadece gösterilen yerlere bakilarak;  gelismis, öyle hayran kalinacak bir ilçe degil…

Sayin Moroglu; nezaketinize, geçerken ugrayip, gösterdiginiz ilgiye de tesekkür ederiz.

Ama bir mega köyden farksiz Torbalinin kenar mahallelerini, bozulan çevresini, sanayiye feda edilen topraklarini, büyük abiye kurban verilen Taskesik’i bilmeden gitmissiniz…

Buyurun gelin…

Basimizin üzerinde yeriniz var. Ancak bir sosyal demokrat partinin milletvekili öncelikle su yukarida saymaya çalistigim yerler gider…

Satafatli cafelere degil…

*

Sayin Musa Çam…

Vatandasin derdini dinlemek için kalkip ta payi tahttan buralara kadar gelmissiniz…

Dert bu, sinir tanimiyor ki…

Vatandasin isi hal oldu mu olmadi mi bilmiyorum da…

Ben sahsen ‘telefonla dert yanma’ özürlüsüyüm. Beceremiyorum bir türlü. Yazi yazarak bir gidim mesafe alamadigimiza göre, birilerinden ders alip, ‘telefonla vekile ulasma’ pratiklerine baslamaliyim.

Belediyesine ulasilamayan CHP’nin vekiline ulasmak ne kadar gerçekçi olur…

Valla onu da bilmiyorum…

Sizden Türkiye’nin karsi karsiya kaldigi tüm sorunlarin üstesinden gelmenizi bekleyen yok. Partinin yeni bir anlayisla milletvekillerinin halkla kucaklasmasini, el verdikçe insanlarla diyalog içerisinde olunmasini da dogru bulanlardanim…

Varilacaksa, ancak konusa konusa bir yerlere varabiliriz…

Gelin görün ki; Torbali ve Anakent Belediyelerinin, açik ifadesiyle partinize mensup yerel yönetimlerinin Yazibasi ve eski belde magdurlarina reva gördügü hizmetsizligi konusmaya hiç ama hiç niyetiniz yok…

Bir vatandasin özel istegine gösterdiginiz ilgi ve alakanin; her dönem, ama her seçimde CHP bayragini gönderin üst kademelerinde tutabilmis Yazibasina da göstermenizi de beklerdik.

Geldiniz hos geldiniz…

Fakat Yazibasililarin sizi artik eskisi gibi karsilayacaklarini sanmiyorum. Yeni kazanimlar, yeni destinasyonlar pesinde olan bir parti, Yazibasiyi galiba kafesteki kus olarak görüyor…

Yanildiginizi göreceksiniz…

Simdiye kadar tüm yazdiklarimiz, tüm söylediklerimiz havada kaldi. Sizden de, mensubu oldugunuz partiden de umudumuzu kestik…

Gelirsiniz, partililerinizin çaylarini içersiniz, dereden tepeden konusur, biraz nostalji yaparsiniz.

Ancak…

Partisiyle, ideolojisiyle, kökleriyle çelisen yerel yönetim ayiplariyla bas basa birakilmis CHP’lilerle, yani baslari önde seçmenlerinizle görüsmüs olursunuz…

Size ne anlam ifade eder onu da bilmiyorum…

Eger bir anlami var ise…