Üzüm yemek isteyen yok sanki herkes bağcıyı dövüyor. Öyle böyle de değil, bağcının talaşını çıkarmak istiyorlar. İlçemizde hiçbir yatırım yok ki tüm siyasetçiler tarafından takdir edilsin. Bir yatırım siyasetçiler tarafından takdir edilmiyor ise vatandaşın zaten diline dolanıyor ve şehir efsanesi oluyor. Şöyle bir yatırımları ve icraatları bir göz önüne alalım. Beldeler kapatıldı bugün bir sıkıntı var mı? Metropol ilçe olduk gelirlerimiz artı ve yeraltı şebekeleri ile birlikte su şebekesi de değişiyor. Beldeler kapatılmasaydı Subaşı Belediyesi nasıl değiştirecekti su şebekesini. Torbalı Belediyesi Fen İşleri nasıl yetiştirecekti bunca su patlağını. Nasıl yapardı Torbalı Belediyesi bunca asfaltı, nasıl vatandaşın hizmetine sunardı bu kadar Bulvarı? Nasıl belirlerdik imar planını, nasıl gelirdi ESHOT araçları? İZBAN hizmete sunulduğunda 2 TL’ye Torbalı’dan Aliağa’ya gideceğiz bu hizmet gelmeseydi ne yapardık. Metropol ilçe olduk da başımız göğe mi erdi? Elbette hayır ama alışmalıyız Metropol hayatına, zamanla hiç alışık olmadığımız salon adamı da olacağız inşallah. Konu, gelen yatırımı kabullenmek değil eleştirmek olunca üstgeçit asansörü en güzel örnek. Kaç zamandır çalışıyor ama kimsenin haberi yok. Ertesi gün, engelli vatandaş bu asansöre nasıl binecek haberi okunmayacak gibi değildi. Üzüm yemesini değil de bağcıyı dövmesini çok iyi biliyoruz. Siyasetçilerin güdümüne girerek stres olmanın bir faydası yok, çevresel gelişmelere olumlu yaklaşalım ki yarın hastalık hastası olmayalım.

KÖY VE MAHALLELERİ ÇOK İHMAL ETTİM

Sanmayın hevesim kırıldı, merkezden ayrılmak zor geliyor. Malum yıl sonu takvim ve promosyon işleri ile uğraşırken geceleri rüyamda ajanda, kalem, anahtarlık görmeye başladım. Bu aralar birçok şeyi ihmal ediyorum kaçırdığım diziler, hafta sonu balık avı etkinlikleri ve Torbalıspor’un Çiğli maçını bile ihmal ettim. Torbalıspor maçına gitmesem de iyi olacak aslında sanırım takıma şanslı gelmiyorum. Ama, sevdiğim ve beni seven insanların tümünü bir arada görmekten oldukça mutlu oluyorum. Uzun zaman oldu Naime Mahallesindeki bakkaldan havadisleri almayalı. Sağlık Mahallesi’ndeki yaşanan sıkıntıları yerinde göremedim. Kaplancık, Demirci ve Dağtekke de neler olup bitiyor, son durum ne hiç bilmiyorum. Oysa ben gezip, gördüğüm ve duyduklarımla beslenen bir köşe yazarıyım. Ayrancılar’da siyaset nasıl seyrediyor, dağ köylerinde muhtarların ortak sıkıntısı ne Atatürk Mahallesi’ne yapılan onca yatırım neticesinde hizmetleri beğenmeyen bir vatandaş daha var mı? Sanayi sitesinde vatandaş elinde olta ile poz verip sosyal medyada paylaşıyor mu? Üniversite yolunun kullanılmaz halde olduğunu farklı kurumların çalışmaları neticesinde yolun mezbelelik olduğunu duydum ama henüz göremedim. Siyasi yazılara biraz ara verip olan biten gelişmelerin MR’ını çekip gelişmeleri süzgeçten geçireceğim. Siyasetçiler şu kış günlerinde biraz rahat bir nefes alsın, siyasetçi de biraz dinlensin soluklansın. Biraz taşrada gezelim, sonra Allah büyük. İhmal ettiğim bizden medet uman kişilere yardımcı olmak gerek. Dağtekke ve Helvacı’ya gitmeyeli uzun zaman oldu ancak bir eleştiren yok.

ÇOK GÜZEL ŞEYLER OLUYOR

Türkiye’nin gündeminde her ne konu olursa olsun Torbalı’da etkisi hat safhada yaşanıyor. Haliyle ülkenin gündeminde olan bir konu bizleri ilgilendirir. Ama biz sorunu ve konuyu o kadar kabulleniyoruz ki, mesele Türkiye’nin meselesi değil Torbalı’nın meselesiymiş gibi algılıyoruz. Kısaca özetlemek gerekirse mesele memleket meselesi değil Torbalı meselesi diyoruz. Sadece zıt kutuplaşmaları vitrine koymak saygısızlık olur, siyaset sert geçebilir ama futbol takımlarındaki holiganlığın ilçemizde uzaktan yakından bir alakası yok. Bakınız geçtiğimiz günlerde faaliyete geçen 1905 Galatasaray’ı Sevenler Derneği’nin ezeli rakibi olan Fenerbahçe Derneği’ne önemli bir UEFA maçında desteğe gitmesi hiç hafife alınacak bir davranış değil. Ona keza Beşiktaş Derneği ziyareti ile birçok kişinin takdirini aldılar. Takdire şayan bu hareketler neden siyasette olmuyor. AK Parti, CHP ve MHP’nin siyasi çekişmesi sonucunda aklımıza gelecek güzel bir anı fotoğrafı var mı? Siyasetçiler keşke biraz spor derneklerini örnek alarak çalışmalar yapsa. Beşiktaş Derneği kaç çocuğa ayakkabı ve mont dağıttı, Fenerbahçe Derneği ise sağlık sorunu yaşayan kaç çocuğun derdine derman olmaya çalıştı. Galatasaray Derneği’nin hamlesi ise saatlerce ayakta alkışlanacak bir konu iken nedir bu sert çekişme. Açılışlarda sahte selamlaşma, arkadan iş çevirme vs. Biraz biz olalım ve birbirimize saygımız olsun ki Torbalı’nın çıkarlarını menfaat gözetmeksizin savunalım ve sahiplenelim.