Bundan 15 gün önce esnaf odasını ilgilendiren bir yazıyı kaleme almıştım. Yazının başlığını hatırlarsınız “Şubat çok soğuk geçecek” derken iki seneden beridir kamuoyunu oyalayan devir teslim kulisinin içeriğini yazmış, dedikodulara bir netlik getirmek istemiştim. Esnaf odası üyelerinden çok telefon aldım. Üye beni ararken kanunu derinlemesine araştırmış ve böyle bir ihtimalin olmayacağıyla ilgili bilgilendirirken, inceden azarlamayı da ihmal etmedi. Gelen telefon ve tepkilerin neticesinde anlamış oldum ki esnafın yönetimle sorunu yok. Esnaf tepki gösterirken oda yöneticilerinin hiç birinden tepki almamam esnafın başkanına ne kadar sahip çıktığını göstermiş oldu. Yazımın üzerinden üç beş gün geçtikten sonra esnaf Halil Gülcü’yü de sıkıştırmış olmalı ki gazetelere “görevimin başındayım” diyerek gerekli açıklamayı yapmak zorunda kaldı. Çok eskiden böyle bir uygulama vardı. Ancak kanunda değişiklikler oldu. Bugün Başkan Gülcü istifa ederse oda seçime gider. Açıklama yapma gereği duyan sadece Halil Gülcü değildi. Esnaf Odası Başkanvekili İsmail Yıldız ise kahvaltılı bir basın açıklaması yapacağını gazetemiz aracılığı ile bildirdi. Vesselam baltayı kötü bir şekilde taşa vurduk, ben ne siyasetçileri eleştirdim ancak bu kadar tepki almadım. Tabi bu konuyu kendi kafamdan uydurmadım. İki seneden beri konuşulan adeta şafak sayılan bir konuydu. Yazdım ve gerekli açıklamalar yapıldı ve sanırım konu kapandı. Açıklamaların yapılması çok iyi oldu, arayıp sitemde bulunan esnaf kalmadı.

ÇEVRE İLÇELERDEN GELEN VİDANJÖRLER

Geçmiş yıllarda tarım kenti olan, aşırı yoğunlaşan ve cazibesi ile yatırımcının iştahını kabartan Torbalı adeta sanayi kenti oldu. 1980’lerin sonuna doğru artış gösteren sanayi Kemalpaşa yolu üzerinde yoğunlaşırken şimdilerde Yazıbaşı, Ayrancılar ve Pancar’da aşırı yoğunluk göstermekte. Yazıbaşı da konut alanından çok sanayi imarlı yerler var. Yetmedi ilçemizde iki adet organize sanayi bulunuyor ve bu rakam ilerleyen yıllarda mutlaka artış gösterecektir. Sanayi kenti olduk ama tarım bitmedi. Tarıma dayalı dünya devi fabrikalar var. Tarım ve sanayinin yanı sıra ilçemizde işlendikçe parlayacak Metropolis ile turizm kenti olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Dönemin Belediye Başkanı Ertan Ünver ile Philsa’ya ne kadar teşekkür etsek azdır. Büyüyen ve gelişen sanayiden yana hiçbir şikâyetimiz yok ancak çevre ilçelerden gelip kanalizasyon atıklarını tarım alanına dökerek ilçeye büyük eziyet ediyorlar. Gerçi, hiçbir fabrika sahibi vidanjör işi yapan kişilere al şu katı atığı tarım alanına dök demez. Çevre ilçelerden gelen vidanjörler denetlenmeli. İlçemiz gün geçtikçe gelişen bir cazibe merkezi haline geldi. Her yer imara açılırsa tarım alanı kalmayacak, bu konu da biraz endişe edilmeli. İlçemizin doğusu ve batısında bulunan çaylardan temiz su akmayalı yıllar oldu. Çaylardan su çekip tarlasını sulayan insanlara rastlamak artık mümkün değil. Hele bir de vidanjör işi yapan bazı kişiler fabrikaların kanalizasyon atıklarını Torbalı ve Kuşçuburun ovasına dökmesine içerleyen çiftçilerin şikâyetleri son günlerde artış gösterdi.

ŞÜKRAN ABLA BELEDİYE MECLİSİNE HAZIRLANIYOR

İlçemiz her yönüyle zenginliklere sahip, bereketli toprakları, başarılı iş adamı ve siyasetçiler yetiştirdiğini herkes çok iyi biliyor. Günümüzde kadınların siyasetten çok uzak kaldıkları gerçeğini unutturacak kadın siyasetçiler gördük, bir Asuman Altınay 10 siyasetçiye bedel. Geçen dönem Belediye Meclis Üyesi olan Yasemin Yılmaz mecliste her iki parti ile gurup toplantılarına katılmış birisi. Bu dönem meclisin sakin ve düzen içerisinde geçmesine sebep olan 4 bayan, ayrıca Belediye Meclisi’ne kalitede getiriyor. Mecliste 4 bayan olunca bayanların siyasete iştahı bir nebze kabarmaya başladı. Ayrancılar İnönü Mahallesi’nde muhtar adayı olan Şükran Arıç 175 oy alarak seçimleri kaybetti. Aslında Pancar doğumlu olan Şükran hanım neden Ayrancılar’dan aday olmuş biliyor musunuz? Bilmiyorsunuz tabi çok ince bir strateji anlatayım sizde bilgi sahibi olun. Şükran hanımın 5 senedir aklındaymış Belediye Meclis Üyeliği ancak tanınırlığını artırmak için ilk önce muhtar adayı olmuş. Neden Pancar’da olmamış hayret edeceksiniz. Pancar da olursa birçok kişinin tepkisini alırmış ve beş yıl sonra mecliste kendisine oy vermezlermiş. Var mı böyle uzun vade ve ince hesap yapabilen yerel bir siyasetçi. Şükran hanımı biz yıllarca soy ismi “Arınç” diye biliyorduk Bülent Arınç siyaseti bırakınca gerçek soy ismi Arıç’ı kullanmaya başlamış. E siyaset bu düşmeye gör. Arınç olarak bilen sadece bizler değiliz İzmir Valisi Mustafa Toprak bile kendisini Arınç olarak bilir ve dilekçelerine cevap verir. Şimdi bu soy ismi ile kim kaile alır bilmiyorum.

Not: Daha kaç kere yazmamız gerekiyor bilmiyorum ama İtfaiye kavşağındaki Suriyeli çocukların durumu pek iç açıcı bir durum değil. Akşama kadar burada duran çocuklar günde 10 TL toplayamıyor. İnatçı bir tavırları var, azimle kavşağı düzene sokma çabası gösteriyorlar ve sanırım başarılı olacaklar. İşin esprisi şöyle bir kenarda dursun yazın su sektörü adı altında faaliyet gösterecekleri kesin. Kavşağa yaklaşan araç sürücüleri camlarını kapatıp kapıları ise içeriden kilitliyorlar. Büyük bir kazaya sebebiyet verecekler ilgililerin dikkatine.