DEGERLI okurlarim, bir otomobil kullanicisi olarak trafikte, magandalardan ziyadesiyle rahatsizim. Bazi insanlarin ehliyeti kasaptan, bakkaldan, mezbahadan falan aldiklarindan süpheleniyorum. Bu tür insanlar hep beni mi buluyor bilmiyorum ama kendileri ile çok sik karsilasiyoruz.
Önceki gün, özel bir isimden dolayi kendime ait otomobilimle Atatürk Sanayi Sitesi’ne dogru yol aldim. Bayindir Yolu Kavsagi’na geldi-gimde Beyaz Panelvan bir araç gözümün önün-de kirmizi isikta geçti. Ben de hemen korna çaldim. Belki gözleri görmüyordur ya da renk körüdür. Aldiris etmedi tabi geçti.
Ardindan bir magandaliga daha sahit oldum. Yesil isik yandiginda, aynadan bir Mercedes’in yaklasmakta oldugunu gördüm. Sag sinyal verdim. Saga dönecegim çünkü. Sürücü ne yapsa begenirsiniz? Beni SAGDAN SOLLA-DI! Aynen öyle.. Ne sinyal takiyor ne de ku-ral… Adam, sagdan soluyor. Trafik kurallarini bastan yaziyor yani.. Tövbe Estagfurullah de-dim kendi kendime.. Sagdan solamaya son dönemlerde çok sik sahit olmaya basladim.
Buradan, kuralsiz soförleri uyariyorum. Pasaya kelle yetistiriyor olabilirsiniz. Veya baska bir yere baska bir sey yetistiriyor da olabilirsiniz. Ama güzel kardeslerim, biz de can tasiyoruz. Siz, gideceginiz yere 5 dakika erken yetisecek-siniz diye baskasinin canina kastedemezsiniz. Bu ülkede eger bir terör varsa ilk sirada trafik terörü gelir. Neden peki? Iste böyle magan-dalar yüzünden. 3 dakikada hem kirmizi isikta geçene hem de sagdan araç sollayana sahit oldum. Kim bilir daha neleri var. Lütfen beyler, biraz daha dikkat…

KÖPEKLER NE OLACAK?

SEVGILI okurlarim, dün, 4 Ekim Hayvanlari Koruma Günü’ydü.. Hayvan denince benim aklima artik, ilk önce sokak köpekleri geliyor. Torbali’da yasayan birçok kisinin de ayni durumda oldugunu saniyorum.
Önceki gün, gazetemizin bürosuna gelirken, Be-lediye Meydani’ndaki bir kahvenin önünden geçerken, ilçenin taninmis isimlerinden bir vatandas beni çagirdi. Isim oldugunu, daha sonra yanina ugrayabilecegimi ifade ettim. Neticede yarim saat sonra, söz konusu kahve-haneye gittim.
Masada 4 kisi oturuyordu.
Hemen söze basladilar: “Hüseyin ne olacak bu köpeklerin hali?” Bisiklet, motosikletle veya yaya olarak sokakta yol alama hale geldiklerini ifade ettiler.
Vatandas hakli ama dertlerinin dermani bende degil. Ben de sokakta yürüyemiyorum artik. Ya karsima köpek çikiyor ya da köpekten yakinan bir vatandas. Okullar açildi. Sabahin erken saatinde okula gidip, aksam geç saatte dönen ögrenciler var. Sokaklarda da basibos köpekler var. Bana saldirmaya cesaret edebilen köpek herhalde minik çocuklara da saldirir. Lütfen, bu konu çok ciddi. Yasli insanlar, özürlü vatandas-larimiz var. Nasil korunacaklar?
Tek basiniza sokaga çikmayin diyecegim ama köpekler de grup halinde geziyor artik.
Kisacasi, hepimiz Allah’â emanetiz…

UYGUR’A
ÇAGRI

DEGERLI okurlarim son dönemde Alman
Bahçesi, Abdülhamit Köskü’nün kafeye dönüstürülmesi, Ismet Pasa Caddesi’ne kilit tasi dösenmesi, yollarin asfaltlanmasi gibi ‘Görsel’ güzellikler de barindan çalismalara imza atan Torbali Belediyesi’nin kendisini ihmal ettigini düsünüyorum. Bu konuyu yaklasik 6 ay önce bir kez daha yazmistim. Torbali Belediye binasi çok bakimsiz. Içerisi çok güzel. Özellikle Belediye kati çok modernlesti. Ama Belediye binasi disaridan deyim yerinde ise ‘dökülüyor.’ O bina, ilçemizi temsil ediyor.
Içerisinde Torbali’nin Belediye Baskani ve Tor-bali Belediyesi’nin idarecileri hizmet veriyor.
O zaman hem bu kisilere, hem de ilçemize yakisir bir bina olmasi lazim.
Disaridan bakilinca siva mi yoksa boya mi belli olmayan bir görünüm, kim bilir hangi sarsinti-dan kalma çatlaklar, kablolar, orantisiz ve dagi-nik levhalar, görüntü kirliligi yaratan bir sürü ivir zivir görünüyor.
Hiç yakismiyor.
Baskan Uygur, bence bir an önce binanin disina el atmali ve çok güzel bir kaplama yaptirmali.
Allah’a emanet olun.