Geçtiğimiz gün “Tapu’da işler acayip” başlıklı bir yazı yazmış, kurumda vatandaşın sıkıntı çektiğini dile getirip, tapu müdürüne ise bir mesaj iletmiştim. Tapu Müdürü Mehmet Akif Güçlükol beni aradı, çay içmeye davet etti. Bana kurumdaki işleyişi, işlem hacmini ve araştırmalar sonucu vatandaşın memnuniyet yüzdesini açıkladı. Tapu’da işi görülen kişilerin %97’sinin memnun olduğunu belirtti. Çevre ilçeler ile kıyaslandığında kısıtlı ve dar yerde nasıl bu kadar başarı elde ettiklerini anladım. Siyasi ve bürokratlara,“nur topu gibi bir sorunumuz”daha olduğunu buradan bildiriyorum. Hükümet Konağında faaliyette gösteren Tapu Müdürlüğü’nün yeri oldukça yetersiz ve acilen yeni, geniş bir yere taşınması gerekir. Müdür Bey ile arşive indik. Arşivde bir tarih yatıyor, güvenli bir yer değil.Yarın Allah muhafaza bir boru patlar, arşivi su basarsa,yandı gülüm keten helva.Felaket tellallığı yapmak istemiyorum ama ya yangın çıkarsa!Bize aksedilen kapının girişinde danışma gibi duran memurlar aslında yer olmadığı için orada başka bir görev yapıyorlarmış. Tapu Müdürlüğü işlem hacmine göre iş yapacak olursa hergün 25-30 işlemin bir sonraki güne sarkması söz konusu. 25- 30 işlemin ertesi güne sarktığını düşünürsek 15 gün sonra bırakın koridoru bahçede oturacak yer bulamayız. Sayın Kaymakam Aydın Memük, size büyük bir görev düşüyor Tapu’nun rahat nefes alacağı arşivin güvende duracağı bir yer arayışına geçerseniz ilçemize büyük bir hizmet etmiş olacaksınız.

Open the door, ıt is a pencil

Olanı biteni bu…Biri adımızı sorsa cevap verecek kadar da ismimizi söyleriz. Eğitimin ne kadar önemli olduğunu çocuklarımızın eğitim zamanı geldiğinde anlarız. Günümüzde kaç aile var çocuğuna yabancı dil eğitimini evde kendi veren? Hiç düşünmeyin, bir elin parmaklarını geçmez. Peki,‘yaz tatilinde dil eğitimi almak için kurslara gönderiyor musunuz’ desem. Kur’an Kursu’na bile gönderemezken İngilizce kursuna nasıl göndereceksiniz değil mi?Haklısınız. Geçtiğimiz gün Amerikan Kültür Derneği’ne gittim. Nasıl bir yer olduğunu, nasıl eğitim verdiklerine dikkat ettim. Okullardaki eğitim ile arasında dünya kadar fark var. Bugün lise öğrencisi derdini anlatamazken, kursta bir yıl eğitim alan kişi adeta bülbül gibi şakıyor maşallah. Ama bu tür kurslara sadece aileler değil eğitimciler bile önyargı ile bakıyorlar. Neymiş çocuklarımıza Amerikan kültürünü empozeetmeye çalışıyorlarmış. Senin çocuğun zaten kulağını delmiş, diline piercing takmış, her türlü içkinin tadını almış daha neyi kalmış bozulacak? Yabancı turist yolda bir şey sorduğunda trene bakar gibi öylece bakıyoruz. Ancak tanıdığımız biri turist ile sohbet edip gülüşürken ağzımız açık dinliyor ve imrenmiyor muyuz? Bu gün bazı üniversitelerdeöğrencilerin tüm dersleri İngilizce aldığını biliyorsunuz değil mi. Ön yargılı olmaya bırakalım..“Bir lisan bir insan..”Unutmayalım.

HAVUZDA FACİAYA RAMAK KALMIŞ

Geçtiğimiz gün Yusuf Acar isimli vatandaş beni aradı, vatandaş demek yanlış olur arkadaşım aradı. Eşi çocuklarıyla birlikte Torbalı Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Aquapolis’e gitmiş. Çocuğunun bileğinde yeterince yüzme bilmediğini belirten bant takılıymış. 5 yaşında ki yeterince yüzme bilmeyen Emirhanhavuz kenarında koşuştururken havuza düşmüş. Cankurtaranların yardım etmesini bırakın görmemişler bile. Eşi can havliyle suya atlayıp çocuğunu çıkarmış. Oldukça su yutan Emirhan hastaneye kaldırılmış, hastaneye giderken yanına bir bayan refakatçi bile verilmemiş.Tüm bunların üzerine annenin, bayan cankurtaran tarafından azarlanmasına ise “pes” diyorum. Cankurtaran olarak çalışan birinin görevleri nelerdir? Havuzun başından nasıl ayrılırlar?İlk müdahaleden hastaneye kadar olan bölümde nasıl tehlike atlatan kişinin yanında olmazlar? Acar ailesinin aynı durumun bir başkasının başına gelmemesi için Cumhuriyet Savcılığına şikâyette bulunacaklarını öğrendim.

TÜRKEŞ’İ ELEŞTİRMEYEN KALDI MI?

MHP’de sazı eline alıp Tuğrul Türkeş’e laf söylemeyen kalmadı. İki aylık Bakanlığı kabul edince parti içerisinde “ilan” edildi; “vatan haini” bile diyenler var. Ya kardeşim bu adam İsrail Komünist Partisi ile mi dirsek temasa geçti?Memleketin bekası için iki aylık bakanlık yapacak. Ağza alınmayacak sözlerle eleştirdiğiniz adamın babası merhum Alparslan Türkeş Türk İslam Ülkelerinin Başbuğ’u..Bence çok ayıp, itin hatırı yoksa sahibinin vardır. Madem bu kadar çok kızdınız Merhum Türkeş’in mezarında nöbet tutmayı da bırakın. Tepki böyle gösterilmez.İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu görevinden istifa ederek nasıl tepki gösterdi. Demek ki partide Alparslan Türkeş’in hatırı hiç kalmamış. MHP’nin 7 Haziran seçimlerinden sonra izlediği yolun sonu 1 Kasım’da görülecek.İyi mi yapmış kötü mü her şey belli olacak. Eleştirdiğiniz kişi Ülkücü camianın kurucu lideri Başbuğ’un oğludur. 9 ışığı bilmeden“Ülkücüyüm” diyenler bence eleştirirken haddini bilmeli.