DEGERLI okurlarim 25 yasindaki birisi için ‘çocuk’ ifadesi kullandim diye bir bardak suda firtina kopardilar.. Allah’im sen akil fikir ver… Allah’im sen okudugunu anlamayan insanlara anlama kabiliyeti ver. Ben Fenerbahçe Dernegi-nin Basin Sorumlusu görevlendirmesini begen-medim. Begenmek zorunda da degilim üstelik. 12 yillik bir gazeteci olarak da sanirim bunu elestirme hakkim var. Begenmedim ve neden begenmedigimi ifade ettim. Bitti.. Bu kadar..  Baska da bir sey yapmadim.. Beyefendiler basin açiklamasi yapiyor, gazeteye tekzip metni gön-deriliyor, beni telefon yagmuruna tutuyor.
Arkadaslar iyi misiniz? Yahu alt tarafi bir gö-revlendirmeyi en dogal hakkim olarak elestirdim.
Senin Tekzip metnini yayinlamiyorum arkada-sim.. Arkadasim, kardesim, oglum, evladim, çocuk, bebek, adam… Sen hangi sifati bege-nirsin bilmem ama ben senin tekzip metini yayinlamiyorum. Metnin sonuna filanca basin kanunu, filanca basin kanunu diye eklemissin ama anlasilan hiçbirinin içerigini okumamissin. Birisi kulagina üflemis geçmis. Bir de sonunda ‘Kanunu haklarim sakli kalma kosulu’ diye belirtip yayinlamami istemissin. Kanuni hakkin sakli falan kalmasin. Ver beni mahkemeye. Sana ‘çocuk’ dedim diye beni mahkemeye ver. Kaza-nirsan da kendine bir gazete kur, orada gazeteci-ligi ve basini ögren. Ondan sonra istersen Real Madrid’in basin sorumlusu ol, istersen medya plaza kur beni baglamaz.
Bu kösenin sorumlulugu bende.. Gazeteye aradi-ginizda kibarca tekzip istedigini degerlendirmeye alabileceklerini belirtmisler ama ben kösemde buna müsaade etmiyorum. Çünkü tekziplik bir durum yok. Iyi valla, kimin hakkinda 2 kelam etsek hemen tekzip yollasin. Bu isleri ele ayaga düsürtmem ben.
Hadi gidin basimdan Basin Sorumlusu mu ola-caksiniz, gazetecilik mi oynayacaksiniz ne yapa-caksiniz yapin. Beni rahat birakin.. Halkin sorun-lari ile ilgilenmem lazim, buna erkek çocuklari, degerli kiz çocuklari ve bebekler de dâhil…

MUSTERI HIZMETLERI KABUSU

DEGERLI okurlarim su günlerde Müsteri Hiz-metleri konusunda çok sikâyet aliyorum. Vatan-das bankalarin, GSM sirketlerinin Müsteri Hizmetleri Numaralarindan yeteri kadar hizmet alamamaktan yakiniyor.
Bir konuda sikayet alinca hemen oturup yazi dösemek yok bende.. Madem bu numaralara bir türlü ulasilmiyor ben de arayayim bakayim deyip oturdum telefonun basinda. Ilk olarak bir GSM sirketini aradim. Hiç abartmiyorum 10 dakika boyunca karsimda canli bir sese ulasamadim. ‘Su tusa bas, bu tusa bas, burayi tikla, filancayi kodla’ derken 10 dakika geçti. Sinirden saç-bas yolma-dan kapattim telefonu. Bir bankanin müsteri hiz-metlerini aradim, Allah sizi inandirsin telefonda tuslamadigim tus kalmadi ama bir türlü karsima bir Allah’in kulu çikmadi..
Döndüm Akbank’in müsteri hizmetlerini aradim… Karsima kanli canli biri çikti. Soke ol-dum ama çikti iste.. Elim alismamis tuslamaya devam ediyorum. Neyse, anlattim kendimi..
Demek ki vatandas hakli..

KEMAL KILIÇDAROGLU VE TURBAN

HERKES Kemal Kiliçdaroglu’nu konusuyor. ‘Universitelerde türban sorununu çözecegim’ dedigi günün ertesi günü ‘ben öyle bisey deme-dim’ buyurmus… Ben bu konuda yorum yapar-sam agir olacak. Iyisi mi Sabah Gazetesi köse yazari Engin Ardiç’in konuyla ilgili alkisi hak eden yazisindan bir kesit paylasayim:
“Yalanliyor, öyle bir sey dememis. Yani türbanli kizlar üniversiteye giremeyeceklermis.
Peki ne olacakmis?
Ne olacagini kendisi de bilmiyor.
Tipki issizlige nasil çare bulacagini, Kürt meselesini de nasil çözecegini bilmedigi gibi. Tipki, Istanbul’a belediye baskani seçilirse ne yapacagini bilmemis oldugu gibi.
Ama “birseyler” söylemesi lazim, o da söylüyor iste…” Allah’a emanet olun..