Nasreddin Hoca’nın birbirinden değişik güzel ve anlamlı o kadar çok hikayesi ve var ki; günümüzde yaşanılan olaylara bile rehberlik ediyor. Mesela “bir fil daha verin” hikayesi, bilmeyenler için hikayeyi olduğu gibi aktarıyorum.

Aksak Timur‘un Anadolu’yu işgalinde, ordusunda filler de varmış. Bunlardan birini, tarlada hizmet amacıyla köylülere armağan etmiş.
Fil, tüm ekinleri talan etmeye başlayınca, köylüler soluğu, Timur ile arası iyi olan Nasrettin Hoca’nın yanında almışlar.
-Bu fil bizi mahvedecek. Timur’a gidip, fili geri almasını bizim adımıza rica edebilir misin, ya Hoca?
Nasrettin Hoca düşünmüş, taşınmış. Bu adamlara da bir türlü güvenmezmiş…
-Tek bir şartla! demiş. Benimle birlikte Timur’un otağına varacaksınız; ben de sizin adınıza konuşacağım.
Köylüler kabul etmişler. Birlikte Timur’un otağına varmış, huzura kabul edilmişler… Daha doğrusu Nasrettin Hoca öyle sanmış. Astığı astık, kestiği kestik Aksak Timur seslenmiş:
-Söyle Hoca, dileğin nedir?
-Ben köylünün adına geldim, efendimiz! demiş Nasrettin Hoca. Onların derdine tercüman olmaktır dileğim. Diyorlar ki…
Nasrettin Hoca, kolunun çemberi ile köylüleri işaret etmek üzere şöyle bir yarım dönmüş ki; o da nesi? Ardında hiç kimse yok!
Yarı bele kadar eğilmiş ve:
-Diyorlar ki, diye devam etmiş… Armağan ettiğiniz fil, öyle hayırlı, uğurlu ve yararlı bir hayvanmış ki… Ondan bir tane daha köye armağan etmenizi talepten utanç duyuyorlar. Kerem edin, köyümüze bir tane daha gönderin!

Nasreddin Hoca bir fil daha isteyerek hem hayatını kurtarmış hemde kendisini yarı yolda bırakanlara güzel bir ders vermiş. O zaman bizde fil hikayesini ilçemize uyarlayalım.

İKİ KÖPRÜ YETMEZ İKİ TANE DAHA YAPIN

İlçemizi ikiye bölen İZBAN hattı üzerine yapılan köprüleri İlçemizde sevip benimseyen bir Allah’ın kulu yok, bu köprüler vatandaşa eziyet olmanın yanı sıra ilçenin gelişimine de büyük engel oldu. Dik merdivenleri çalışmayan asansörü ve şekilsiz yapısıyla ilçemize kötüde bir görüntü sergiliyor. Geçenlerde birileri tarafından köprüye bir pankart asılmış. Asılı olan pankartta “Çalışmalarından dolayı İzmir Büyükşehir Belediyesine ve Aziz Kocaoğlu’na teşekkür ederiz” mesajını okumuşsunuzdur.

Beni birçok okur aradı aslı olan pankartla ilgili, pankartı asan kişilere ise iyi dileklerini sunmak yerine kötü sözler sarf ederek tepkilerini ilettiler. Bu pankartı kim, hangi zihniyet astı bilmiyorum ama ilçemize bu köprüler yetersiz kalıyor. Köprülerde çok sıkışıklık olmasından dolayı sıkıntı yaşıyoruz. İlçemize yapılan iki köprü yetersiz geliyor acilen iki köprü daha yapılması için gerekirse imza toplayalım. Köprüler İlçemizin katma değerini yükseltti. Köprünün geçtiği yerlerde ki arsaların metrekaresi Bin TL idi, şimdilerde 3-5 Bin TL oldu. Torbalı Mahallesinde istimlak edilen yerler 936 TL’ ye gitti ama istisna. Yapılan köprüler gibi İlçemize acilen iki köprü daha yapılırsa İlçenin geleceği teminat altına alınmış olur. Ayrıca bu köprülerin başına ve sonuna adam konulmalı ve para alınmalı. İlerleyen yıllarda ise ortaya da biri konulursa görevi de neyse.

EML’YE BİR FİL DAHA

Geçtiğimiz gün AmedeAlpagut arkadaşımızın ses kayıtlı yapmış olduğu haberi nedeniyle ilçe bürokrasisinde kriz meydana geldi. Krizin ardından muhabir arkadaşımız okul müdürü tarafından azarlanıp fırça yedi. Muhabirimizin yediği fırçanın yanı sıra okulda haraç isteyen değil, istenilen öğrencilere okul idaresi tarafından baskı yapılarak mağdur edilmek istendi. Gazeteciyi arayan öğrenciler ilk önce şikâyetlerini okul idaresine bildirmişler. Haber gazetede çıktıktan sonra polise ifade veren öğrenciler“bizler gazeteciyi aramadık, bir şey söylemedik bizim fotoğrafımızı çekti gitt”, demişler. Bu şekilde ifade verdiklerini duydum, eğer doğruysa hayret vallahi.

Okullardaki uygulama bence yanlış, olan olmayana verecek, çocuklar erken yaşlarda rüşvet almayı vermeyi öğrenmeli, herkes okuyup topluma faydalı olacak değilya, kimileri haraç kesip, uyuşturucu satmalı.Ne olmuş yani okulda birileri haraç kesmiş, cep telefonuna el koymuş, gazetecilerde bunu utanmadan sıkılmadan haber yapmış. EML’de eğer ki böyle bir İki çete varsa sıkıntı büyük, çeteleşmek gerek her okulda en az 5 farklı isimlerde çete olmalı.Çete başları okul çıkışlarında kozlarını paylaşmalı yani kısacası EML’ye de bir fil yetmez bir fil daha gerekli.Aksi takdirde atraksiyon olmaz, hayatın tadı kaçar. İşte böyle sevgili okurlar birileri köprüye teşekkür pankartı asarsa ben iki köprü daha yapılmasını talep ederim. Okulda bir mevzu oluyorsa ve üzeri kapansın isteniliyorsa bende filleri isterim Timur’dan…