GEÇTİĞİMİZ gün Yazı İşleri Müdürümüz Gökhan Yalkalk bana; “İsmail Uygur ile görüşeceğim sana zahmet bizi fotoğraf çeker misin” dedi. “Gökhan, bana bu yaştan sonra foto muhabirliği yaptırma” dediğimde öyle bir cevap verdi ki kendisine hayır diyemedim. Röportajdan önce sohbet esnasında İsmail Uygur’a “Güç birliği hareketinin 1200 üyesinin sadece 280 tanesinin listeye geçtiği, diğerlerinin ise sizin müdahaleniz sonucunda geçmediği konuşuluyor” dediğimde. Uygur; “Bu açıklamalar Genel Merkezi zan altında bırakır, yalan söylüyorlar Ramazan ayı içerisinde bile üye kaydettikleri görünüyor. Benim canımı sıkmasınlar, beni konuşturmasınlar. AK Partili MHP’li kişileri üye yapmışlar. Bu kişilere ulaştığımızda işin aslını öğrendik. Nitekim bu kişiler oy kullanmaya bile gelmediler. Ertuğrul Mahallesi’nde 120 üye yaptılar, kendi aileleri ve yakın çalışma arkadaşları üye olmasına rağmen 150 oy alamadılar. İlk önce gidip neden kendilerine yakın olan kişilerin oylarını alamadığını araştırsınlar. Bu bir siyasi yarıştır; siyasetinde bir adabı yolu yordamı olur, gazetelere çıkıp ben olsaydım şöyle yapardım böyle olmazdı demekle olmuyor. Biz bu partiyi tek elden mi yönetiyoruz? Tüm üyelerimiz sandığa geldi tercihini yaptı” dedi. Tabi bu konuşmaların ardından Övünç Demir’i dinleyip söz hakkı vermek zorundayım. Tek taraflı dinleyip yazmak olmaz. Demir’in de İsmail Uygur gibi konuşmak istemediği konu ve konular var mı? Sorup öğreniriz…

KONYALI ABDULLAH’IN ÇIRAĞI SİYASETE SOYUNUYOR

TORBALI siyasetinin eski kurt siyasetçilerindendir rahmetli Abdullah Yıldırım. Ancak herkes onu “Konyalı Abdullah” olarak bilir ve tanırdı. Yerel siyaset eskiden çok dar alanda yapılır ve sert geçerdi. Doğruyol Partisi’ne yıllarca emek harcamış strateji uzmanı Konyalı Abdullah aynı zamanda birçok siyasetçinin yetişmesini de sağlamıştır. Konyalı Abdullah’ın siyasi analizleri ve geçmişte yapmış olduğu çalışma ve girişimleri bugün yazılmak istenirse roman olur. Kısacası eski siyasetçiler rakibinin bugünki yaptığı çalışmalara göre değil yarın yapacağı politikalara göre siyasette yol haritası çizerlermiş. Şimdi nerede öyle siyasetçiler. Ayrıca siyasette karşılıklı dostluklar varmış, kırıcı olmak yerine yapıcı eleştirilerde bulunarak toplumun dengesinin bozulmasına ise kesinlikle müsaade edilmezmiş. Günümüzde Rahmetli Konyalı Abdullah’ın nasıl tecrübeli bir siyasetçi olduğunu ise en iyi Zakir Serbest bilir. Bunca yıl içerisinde siyaset aşkını esnaflık uğruna körelten Zakir Serbest sahnelere dönerse 25 yaş gençleşir ve enerjiyi seçmene hissettirir. Serbest’ten aldığım tüyo ve sezgilerime göre siyasete dönüş yapacak. Hangi parti olur, hangi yolu izler bilemem ama Torbalı’da ses getirecek işlere imza atar diye düşünüyorum.

ATİLLA KAYA KÜLLERİNDEN DOĞACAK MI?

AK Parti’nin kurulduğu yıllarda saflarda yerini alan, 2004 seçimlerinde ise aday adaylığı ipini göğüsleyen Atilla Kaya, 2009 yılında da aday olmuştu. Kendisi Torbalı’da AK Parti saflarının sıklaşmasını sağlamış tartışmasız en etkili kişidir. Yapmış olduğu çalışmalar genel merkez ve İl yönetimi tarafından görülmüş ve Teşkilatlardan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı olmuştur. Binali Yıldırım tarafından performansı görülmüş İl SKM Başkanlığına getirilmişti. 7 Haziran seçimlerinde İzmir Milletvekilliğine soyunmuş, üye ve STK temayüllerinde açık ara birinci olmuş ancak hak ettiği sıralamada yerini alamamıştır. 8. sırada olmasına rağmen bölgesini karış karış gezen, vatandaş ile kucaklaşan Kaya, partisine bir oy daha fazla getirmek adına canhıraş çalışmalar gerçekleştirdi. AK Parti içerisindeki kulisler sıralamanın ve listenin değişeceği yönündedir. Bu değişim ve 1 Kasım seçimleri ile Atilla Kaya’nın hak ettiği yerden sıralamaya gireceği gündemde. Atilla Kaya’ya hak ettiği yer verilirse AK Parti Torbalı’da uzak ara birinci olur; aksi halde durum yine çok değişmez.

ADNAN KORKMAZ, KUŞU DEĞİŞTİRELİM Mİ?

Geçtiğimiz gün, “Recep Toprak’ı kim harcadı” başlıklı yazımın içeriğinde, “İşin ilginç tarafı geçmiş dönemde Adnan Görmez’in aday olmaması için uğraşan Adnan Korkmaz ise belediyede şu an adeta krallık ilan etmiş durumda.” diye yazmıştım. Adnan Korkmaz bir posta güvercini ile bana haber göndermiş. Bana getirdiği mektubun cevabını iletmesini söylememe rağmen artık telefonlarıma cevap vermiyor iri kuş.“İspatlamazsa şerefsizdir” demişsin. Adnan Abi, gel biz bu kuşu değiştirelim yada ben aradığımda cevap ver, cevap ver ki sana Adnan Yaşar Görmez’i vakti zamanında aday olarak istemediğini açıklayayım. Gerçi bir sen, bir de Metin Gözütok altına sıfır araba çeken taşeron firmasının sahibinin telefonuna cevap verir. Bazı zamanlarda ise eline boğaca börekleri alır kahvaltıda buluşursunuz. Bak sana ne diyeceğim bu posta güvercini çok deşifre oldu, çok hor kullandın gel bu kuşu değiştirelim. Kamuoyunu aydınlatalım. Şimdi sen hala, “Adnan Yaşar Görmez’in adaylığına itirazım olmadı, toplantıya ramak kala partiyi terk edip gitmedim” diyeceksen ben ispatlamamış ve şerefsiz olacağım. Gerçi sen, “Aradım telefonun kapalıydı da” dersin Adnan Yaşar Görmez’e dediğin gibi….