DÜN sabah internet haberlerine bakarken, CHP’de üye listelerinin askıya çıktığı haberini okudum. Torbalı’da listeler partide herkesin görebileceği ‘ilan panosuna mı, yoksa panonun arkasına mı’ asıldı merakına kapıldım. İlçe Başkanı İsmail Uygur’u aradım, “Başkan listeler ne durumda” diye sorduğumda; “Partide asılı. Biz de arkadaşlarla onlara bakıyoruz” dedi. “Birkaç bilgi alabilir miyiz” diye sorduğumda, “bir arkadaşı gönder istersen resim de alsın” dedi. Telefonu kapattım ama şaşkınlık içerisindeydim, sanki İsmail Uygur makara yapıyordu. Listeler gelmiş ve kimseden gizlenmiyor, nasıl bir şeffaflık? Muhabirlere, “gidin bir resim alın” diyecektim ama, sonra en iyisi kendim gideyim, bu kadar şeffaflık olmaz; neticede ilçe kongresi diye düşündüm. Partiden içeri girdiğimde İsmail Uygur ve partililer oturmuş çayını içerlerken Hasan Atak, Onur Toklu ve Gençlik Kolları başkanı İsmail Takak listeleri süzüyordu. İsmail Uygur, James Bond çantasını masanın üzerine koydu ve içerisinden yaklaşık 50 adet A4 kâğıda el yazısı ile isim soy isim mahalle ve telefon numaraları yazılı isimlerin üyeliğinin olup olmadığını sormaya başladı. “Hayırdır başkan, eski üye mi bunlar” diye sorduğumda gülerek, “Bu kişilere üye olacaksınız demiş bazı arkadaşlarımı. Beni ve yönetimde ki arkadaşları arayıp üyelikleri onaylandığında bilgi almak isteyen kişilerin listesi bu” dedi. Akabinde, “Adem çok soru soruyorsun. Biz de cevaplıyoruz sakın bunları yazma” dedi. Ben de kendisine, “Sayın Başkan biz yazmayacağımız bir soruyu sormayız” dedim. “İyi bakalım, o zaman sen bir daha bize soru sorarsın elbet” diyerek mesaj verdi. Kısacası Uygur üye listesini yalayıp yutuyor ve kendisinde hiçbir gerginlik ve tedirginlik yok. İyi ki kendim gitmişim yoksa bu kulis bilgisini sizinle paylaşamazdım.

TORBALI, HER AN TÜRKİYE MANŞETLERİNDE YER ALABİLİR

MANŞET olma yeteneğimiz çok. Hangi birini sayayım, kimi rencide edeyim ki. İş ve ticaret âleminde göğsümüzü kabartan kurumsal firmalar, eğitim alanında başımız dik gezdiren gençlerimiz ve spor alanında ilçemize madalya getiren gençlerimiz az değil. Ama süreleri iki gün, çok fazla değil. Arada bir gazetecinin aklına gelirse gündeme gelirler neyse. Ya kardeşim biz hiç akıllanmaz, ülkemizde olup bitenden uslanıp ders almaz mıyız? Geçtiğimiz günlerde Manisa’da 15 tarım işçisinin hayatını nasıl kaybettiğini nasıl unuturuz? Kaymakam bey yaşanan acı olayın üzerine basına “ölmelerine izin vermeyeceğiz” demedi mi? Çarşı merkezinin dört bir yanını ve meydanı 50 memur ile bekleyen Emniyet neden yolları denetlemez? Tabi bu günlerde ülkede üzücü olaylar yaşanıyor, ancak ben notlarımı alıyorum. İlk fırsatta Emniyet Müdürümüz Yılmaz Özer’i ziyarete giderek ilçenin bazı sorunlarına çözüm getirilmesi için dileklerde bulunacağım. Çekilen fotoğraf her şeyi çok açık bir şekilde itiraf ediyor. Ya traktör kasasındaki yoğunluk neyse, traktörün basamağında neredeyse çay kahve keyfi yapacak şu rahatlığa bakar mısın? Muhabirlerde de iş yok. Ah o anda ben orada olacaktım ki merdivende oturan kişiye “beyefendi çay ve ya kahvenizi nasıl arzularsınız” diye sormaz mıydım? Torbalı’da her istediği anda ülkenin gündemine gelecek kapasiteli kişiler var.

BANA BİRİ 25 YIL SONRA PAMUKYAZI VE ÇAYBAŞI’YI SORSUN

BİR yerleşim alanında hiç mi değişiklik olmaz. Yıllardır Torbalı basını, “Pamukyazı ölüm yolu” başlığını atar. Sepiciler Deri Fabrikası ile Tukaş’ın ilk açıldığı yılları bilirim. Torbalı’da 1980’ler de Betosan, iki adet çırçır, Pamukkale dinlenme tesisi, Tığrak, yani bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda işletme vardı. Bugün gelinen noktada ise 1000 üzerinde irili ufaklı işletme var. Var, var ama değişen ne? Çaybaşı’dan geçerken burnumuzu ilk gün ki gibi kapatmıyor muyuz?Pamukyazı yolu üzerinde yaya kazaları ve ölümleri ile karşılaşmıyor muyuz? Uzun bir zaman ara verdim gazeteciliğe aradan geçen zaman dilimi içerisinde bilmediğim sorunları öğrenmek adına ilçede mekik dokuyorum ama Fransız kaldığım bir sorun ile karşılaşmadım. Pamukyazı’daki tek değişim Torbalıspor bir tesis yapıyor. Tesis olayına sonra değineceğim. Bugüne kadar yöneticilik Başkanlık yapanlar bırakın tesisi vergi borcunu bile ödememişler. Özgür Çağlar ise günümüzün Donkişot’u kendini paralayıp duruyor. Gerçi Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez’in desteği ise önemsenmeyecek gibi değil. Peki, Çaybaşı da bir kentsel dönüşüm rüzgârı ve Fetrek çayı ıslahından başka ne var? Bir adet spor salonu, futbol sahası ve bir kafeterya ama yığınla işsiz genç. Hani yıllardır Çaybaşı için arzulanan “makûs talihi değişecek” sloganımıza ne oldu? Geçin kardeşim tüm bunları, geçin. Bana son yıllarda yapılanları kimse anlatmasın ve hatta bana önümüzde ki 25 yıl içerisinde olacakları sorsun. Cevabı çok merak etmeyin, kocaman bir ‘hiç.’