Büyük Torbalı

Yegenim de ‘Evet’ diyor

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
Yegenim de ‘Evet’ diyor
247 Görüntüleme
08 Ağustos 2010 - 23:16
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

DEGERLI okurlarim geçtigimiz gün “Anayasa degisikligi ile ilgili ne düsündügünü açikça belli et” seklinde çagrida bulundugum yegenim Ömer Günaydin’dan cevap geldi.  Iste Ömer’in mektubu ve degistigi iddialarina verdigi cevap:

“Tarihsel yenilgilerin sonuçlari agir olur.
Yasayanlar bilir; Büyük yenilgilerin yikimi da büyüktür, hayatlar dagilir. Insan ancak felakete ugradiginda biliyor kendinin gerçekten ne oldu-gunu.
Benim için de öyle oldu.
Seçimi kaybettikten sonra siyasetteki konumumu daha iyi görebilme imkânim olustu.
Tarih, genellikle kendi olaganüstü kaderlerini olusturan olaganüstü insanlarla örülmüstür. Insanlar farkinda olmadan kendine olaganüstü bir yazgi arar. Kahramanca ya da tehlikeli yasamak, insanoglunun olaganüstü boyuttaki dogasina uyar, içinde var olan devasa iddiasiyla dünyaya meydan okur. Bir de tari-hin çok karmasik, firtinali günlerinde, içindeki tohu-mun çatlamasiyla kisilik degistirip bambaska bir in-san olarak hayatin önüne çikanlar vardir. Kay-bettiysen iki seçenegin var; Ya meydan okuyacak hamasete devam edeceksin ya da içindeki tohumu çatlatacaksin.
Insan içindeki tohumu kolay çatlatamaz. Bunun için önemli olaylar olmasi lazim. Biz bir devrimin pesin-de kostuk. Ancak çemberin içindeyken göremedigi-miz bir seyi çemberin disina çikinca görebildik.
Evet, biliyoruz bütün devrimlerin, insanlik tarihini degistiren en kutsallarinin bile, utanilacak çirkin bir yüzü, hizla giden bir arabanin tekerleklerinden siçra-yan çamurlar gibi etrafa dagilan bayagiliklari, kala-baliklara karisarak zirvelere kadar ulasabilmeyi be-cermis asagilik kallesleri vardir. Bu tür kalleslikler bizim devrimimizde olmamaliydi. Ancak maalesef oldu…
Bizim gerçeklestirmeye çalistigimiz devrimimizde iki grup var. Sonuçta genel manada maglup bir tarafiz. Ama kendi içimizde kazananlarimiz var kaybedenlerimiz var.
Iki kutuplu seçimde maglup olan tarafin galipleri kimler? Sahte galipler diyorum bunlara ben. Bunlarin kim oldugunu çok insan biliyor sanirim. Iste benim derdim o galiplerleydi.
Onlar galip oldugu için basariya ulasamamis devri-mimizin tarihini de yazmaya kalktilar. Ben çok iyi biliyorum ki, tarihi her zaman galipler yazar, yeni-lenler mahkûm edilir.
Ve bir Afrika atasözü söyle der; “Aslanlar kendi tarihlerini yazana kadar, bütün tarihçiler avcila-rin kahramanliklarini anlatacaktir.”
Bazi arkadaslarimiz maalesef her zaman avcilarin yazicisi olmuslardir. Ama bir seyden haberleri yok, av mevsimi çoktan geçti.
Farkli kutuplarin var olmus olmalarinin sebebinden ve artik biri yok olduguna göre tarihi galipler yazar siariyla sadece kaybeden tarafin kötülüklerine vurgu yapilmasi, kazanan tarafin, gerçekte kazandigini zan-neden yüreklerde maglup olmus olan sahte galiplerin kötü yönlerinin hasiralti edilmis olmasi ne kadar adilane olabilir ki?
Herkes bilmelidir ki, ben magluplarin içerisine gizlenmis, yüreklerde maglup edilmis sahte galip-lerin degil, onlarin korktugu, yüreklerin gerçek galibi olan maglup görünen insanlarin arasinda-yim…
Sahte galiplerin devri her zaman kisadir; Yüreklerin galibi olan maglup görünenlerin ise anlatilamayacak kadar uzun…
Benimle ilgili konusuldugu iddia edilen, “degisti” söylemini cevap vermeye deger bulmadigimi belirt-mek istiyorum. Ben degismis falan degilim. Belirtti-gim gibi sadece içimdeki tohum çatlamistir. Bundan dolayi hiçbir sey eskisi gibi degildir, olmayacaktir da.
Yine sahibi bulundugum gazetenin “CHP’nin gaze-tesi” oldugu yönündeki iddialara da gülüp geçmek-teyim. Bizim gazetemiz “CHP’lilerin gazetesi” olabilir ama asla “CHP’nin gazetesi” olamaz. Ayni sekilde biz “AK Partililerin veya MHP’lilerin gazetesi” de olabiliriz ama asla kurum olarak “AK Parti’nin veyahut MHP’nin gazetesi” olamayiz.
Herhangi bir siyasi partiye gönül baglamis olanlar gazetemizi sahiplenebilir, destegini gösterebilir. Ancak kurumlarin gazetemizi sahiplenmesi veyahut destegini göstermesi hiçbir zaman söz konusu bile olmamistir. Böyle bir seyi sahsim adina kabul etmem de mümkün degildir.
Gelelim referandum meselesine…
Benim sahsim adina referandumla ilgili görüsüm bellidir. Bunu çevremdeki herkes de bilmektedir…
Anayasal demokrasiye, hukukun üstünlügüne inanan ve vesayet degil, vekâlet demokrasisi ile yönetilmeyi benimseyen bir insanim. Hayat görüsüm budur…
Ben üstünlerin hukukuna degil, hukukun üstünlügüne inanmaktayim.
Türkiye’deki siyasi ve toplumsal degisimin en önemli iki ayagini sivillesme ve özgürlesmenin olusturduguna yürekten inaniyorum.
Peki, ben “Evet” mi, “Hayir” mi diyorum?
Ben, demokrasinin aydinligina “Evet”, darbelerin karanligina ise “Hayir” diyorum…
Bu vesile ile bazi kafalarda var oldugu öne sürülen sorulara cevap verebildigimi düsünüyorum. Çalismalarinizda basarilar diler, saygilarimi sunarim…”

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
KÖŞE YAZARLARI
Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-

Tüm Hakları Saklıdır. Torbalı Web