ILKÖGRETIMDE birinci sinifa yeni baslayan çocuklarin yakalarina elma resmi bulunan bir rozet takarlar. Okumayi söktükçe bu elma kirmiziya boyanir. Okuma eylemini tamamlayan, okuyan ögrencinin elmasi tamamen kirmiziya boyanir. O nedenle de; çalisan kazanir elmasi kizarir, denilir. Bu çocuklar arasinda motivasyon yaratir. Okuma yarisi baslar.
Seçim sürecine girdik. Seçim çalismayla kazanilir. Seçmenin oyu hiçbir siyasi partiye ipotek edilmemistir. “Hiçbir yer kimsenin kalesi degildir.” Kültür ve Turizm Bakani Ertugrul Günay Izmir’den aday gösterilmesiyle ilgili açiklama yaparken Izmir’in CHP’nin kalesi oldugu yorumlarini degerlendirmis. “Hiçbir yer kimsenin kalesi degildir. Her seçimde insanlar düsünür, tasinir, önlerine sunulan seçeneklerden dogrusunu seçer.” Sayin Günay dogru söylüyor. Geçmiste Istanbul, Ankara gibi büyük kentlerde CHP’nin kalesi degil miydi? Ahmet Isvan , Nurettin Sözen, Vedat Dalokay gibi belediye baskanlari hizmet etmediler mi? Izmir CHP’nin kalesiymis(?) Genç Parti ülke genelinde yüzde sekiz oy aldigi seçimlerde Izmir’de birinci parti olmadi mi? Oldu!..
Siyaset bir yaristir. Kendini iyi anlatan, kapi kapi dolasan, her seçmenin elini sikan, projelerini iyi anlatan kazanir. Bu halk; kaleleri yikip yeniden kaleleri insa eder. Istanbul’da Ankara’da degisir. Ne diyorduk; çalisan kazanir elmasi kizarir. Simdi çalisma zamanidir. Yerelde iktidar olmanin bir dezavantaj oldugunu da unutmamaliyiz. Simdiye dek siyasi partiler vatandaslarimiza bir sürü proje sunmaliydi.

*                   *                  *
Ilginç bir ülkedeyiz. Kadinlarimizin inekler kadar degeri yok. SSK veya Bagkur sigortalisi olan kadina veya sigortali olmayan esi dogum yapan sigortali erkege “emzirme ödenegi” olarak 85 lira ödeniyor. Bunun içinde sigortalinin bir yil içinde 120 gün sigorta primi ödemis olmasi gerekiyor.
Inege gelince durum degisiyor. Ulkemizde yapilan bir arastirmaya göre inekler dogum yaptiginda, her bir buzagi için 310TL ile 375 TL devlet yardimi yapiliyormus. Baska bir deyisle, dogum yapan, inege dogum yapan kadindan 4 kat fazla
para ödeniyormus. Inege bir sey diyemiyoruz ama kadin haklarinin savunuldugu ya da savunuluyormus gibi yapildigi su günlerde dogum yapan kadinlarimizin durumu gözden geçirilmeli. Seçim sürecine girdigimiz bugünlerde proje üretilecek bir konu degil mi? Fikra gibi degil mi? Mevzuat böyle efendim! Ilginç bir ülkedeyiz, ilginç… Tezegin ve gübrenin KDV orani yüzde 18. Pirlanta, elmas ve yakutun KDV orani ise yüzde sifir. Bir baska deyisle 1 Agustos 2004’ten bu yana pirlanta elmas ve yakut için KDV verilmiyor. Bir sey dedigimiz yok ama gübre ve tezegin KDV sine pirlanta ve elmas tarifesi uygulansa olmaz mi? Alin size proje üretilecek bir konu daha…
*               *                   *
Siyasilerin nükteli konusaninin daha fazla sevildigi kanisindayim. Osman Bölükbasi’ndan sonra bu türün temsilcisi pek kalmadi. ABD’de Noel günlerinde çocuklar Noel Baba’ya mektuplar yazarak isteklerini bildirirlermis. Çogu kez “Noel Baba Kuzey kutbu” diye gönderilen bu mektuplar otomatik olarak posta bakanliginda toplanirmis. Babasini kaybeden küçük bir çocuk, dul annesinin geçinmekte zorluk çektigini görünce Noel Babaya su mektubu yazmis. “Sevgili Noel Baba annemim 100 dolara ihtiyaci var lütfen istegimi geri çevirme parayi gönder” Mektup Posta Bakani Edward Day’in masasina gelir. Merhamet hisleri kabaran bakan cebinden 20 dolar çikararak posta bakanliginin resmi zarfi içinde küçük çocugun adresine gönderir. Bir hafta sonra çocuktan bir mektup daha gelir. Küçük ABD’li bu kez Noel Baba’ya sunlari yazmistir. “Sevgili Noel Baba, ihsaniniza çok tesekkür ederim. Yalniz daha önce yazdigim gibi bizim 100 dolara ihtiyacimiz var. Eger zahmet olmazsa parayi bu defa Washington kanaliyla gönderme, çünkü orada ki bürokratlar senin gönderdigin 100 dolarin 80 ini vergi olarak kestiler.”
ABD eski baskanlarindan Johnson bu fikrayi çok sever her firsatta anlatirmis. Biz de benzinin yüzde 80 inin vergilerden olustugunu duysaydi ne derdi acaba?
Hosça kalin dostça kalin