BU yaziyi kaleme aldigimda CHP’nin 34.olagan kurultayi henüz bitmemisti. Ancak Sayin Kemal Kiliçdaroglu bin yüz on sekiz oy alarak 3.kez genel baskanliga seçildi. CHP’nin 7. genel baskani oldu. Kisa bir konusmayla delegelere tesekkür etti. “Degisim için, demokrasi için, hiç kimseyi ötekilestirmemek için yola çiktik. Kardes kavgasinin olmayacagi, baris türkülerinin söylendigi, çocuklarin yataga aç girmedigi bir Türkiye’yi kurma yolundayiz. Bu cennet ülkenin yasanabilir olmasi için yolculugumuz devam etmekte.Herkese tesekkür ediyorum”
Seçimlerden önce dört egitimin CHP’de birlestirileceginden söz etti basin. 17 Temmuz günü konu yalanlandi. Açiklamayi Sencer Ayata yapti: “CHP’de farkli dört egitim degil, cumhuriyet devrimleri ve çagdas sosyal demokrasi olacak. Laiklik, ulusal bütünlük ve bagimsizlik bizim temel degerlerimizdir. Buna özgürlük, esitlik ve dayanismayi ekliyoruz. CHP’de soven milliyetçilik, dincilik ve mihafazakarliga yer yoktur” Genel Baskan Kiliçdaroglu’da “alti ok’dan taviz verilemez!” açiklamasini yapti.
CHP tüzügünde; “CHP çagdas sosyal demokrat sol bir partidir” denilmisti. Amaçlari bölümünde de; “insan haklarina ve hukukun üstünlügüne; laik, çagdas, katilimci ve çogulcu demokrasiye dayanan hakça bir düzen olusturmak” diye belirtilmistir.
CHP emek eksenli, bir kitle partisidir. Tabi ki içinde degisik düsüncelerden kisilerin bulunmasi bir zenginliktir. Dindar insanlarda içinde olacaktir, ateistlerde, sosyalist kültürden beslenenlerde… Ancak siyasal islamin egemenligini her gün arttirdigi, siyasetin dini eksen olarak yapildigi bir ülkede gericiligin toplumu sormasina karsi çikmak gerekir. Sagin ideolojik zeminine basarak solculuk yapilamayacagi tescillenmistir. Çünkü sol sürekli degisim demektir; daha çok demokrasi ve özgürlük demektir.
Kurultayi TV’den izledim. Kiliçdaroglu’nun konusmasi etkileyiciydi. “Ulu bir çinarin gölgesinde kurultayi açiyorum” derken tarihine, köklerine bagli her kurultayda filiz veren gelisen ve yenilesen bir yapidan söz ediyordu…. Sosyal demokrasi vurgusunu yaparken “yeni CHP” demedi. “Sosyal demokrasi, onursaldi, laik, aydinlanmaci, demokratik, özgürlük, ideallerin evrenselligidir, katilimcidir” diyerek sürdürdü sözlerini. “Eskiden; adil hakça bölüsümden söz ederdik. Simdi, önce üretecegiz önceligimiz yoksullugu paylasmak olmamali. Uretimi arttirmaliyiz. Devlet; üretimi arttirmak, istihdam saglamak için yol gösterici olmalidir” istihdam ve issizlik konularina sik sik degindi.
“Bilgi toplumunu yaratmaliyiz… Bunun kaynagi üniversitelerdir. Universiteleri toplumun emrine sunmaliyiz. Bilgi toplumu olma yolunda egitime ve yenilesmeye önem verecegiz… Özerk üniversite, özgür bilim insani diyoruz. Universiteleri ayakta olan ülkeler dünyada saygin ülkelerdir. Egitime önem vererek bilimi ve dünyayi özgürlestirecegiz” diyerek laiklik konusuna degindi. Dengeleri bir arada tutan bir lider profili çizdi. Alti okun tümünü kapsayan bir konusma yapti. Otoriterizme giden AKP iktidarina tepki gösteren lider profili çizdi.. Biz toplumu çagdaslastiririz” diyordu.
“…. Türkiye hizli ve güçlü olursa büyür ve gelisir. Elimizdeki en güçlü silah genç ve basariya aç insan potansiyelimizdir. Ureten, bilimle kaynasan, sanatçiya, aydina, sosyal barisa önem veren bir Türkiye yaratmak zorundayiz” unutulmamali ki sanat yaraticiligin kaynagidir. Sanat olmadan sanayi, yaraticilik olmadan baris olmaz. Dünya sanayi ötesi topluma, yani bilgi toplumuna dogru yol alirken iktidarlarin üniversitelerde is birligi yapmasi zorunludur. Yoksa istenilen büyüme gerçeklesemez.
“Is kazalarinda Avrupa birincisi, dünya üçüncüsüyüz.” Diye baslayan sözleriyle sosyal demokrat degerlerin emegin degerleri oldugunu, sendikalarin islevsellestirilip daha etkin olmasi gerektigini iyi bir ekonomi olmadan iyi bir demokrasinin olamayacagina, issizligin bütün kötülüklerin anasi oldugunu vurguladi. “Son on yilda 328 milyar dolar (10 GAP parasi) faiz ödedik. 2003 10 arasi 70 milyar 449 milyon dolar tarim ürünü ve gida ithal etmisiz. Çiftçiye verilen tesvik gülünç. Çiftçi yalniz, perisan, o kazanamayinca esnafta kazanamiyor… Biz çalisan, üreten toplumun her kesimine kazanci hakça dagitacagiz.” Solun ve sosyal demokratlarin çiftçiye bakisini anlatti. Her konuda siyaset üreten CHP görüntüsü verdi. “Herkes hakkini alacak, oy verin!” dedi.
Dis politikaya da degindi. AKP’nin dis politikasini elestirdi. “Egemen güçlerin taseronlugunu yapmak yüz kizarticidir, tarihimize haksizliktir… Biz yurtta ve dünyada baris istiyoruz… Dünyanin herhangi bir yerinde bir insanin burnunun kanamasini istemeyiz. Çünkü insani seviyoruz” dedikten sonra “Suriye’deki katliamlari kullanilan orantisiz gücü de kiniyoruz. Uluslararasi hukuk veya BM’ler neyi öneriyorsa ona uyariz. Savas degil, çözüm istiyoruz dedi. Kürt sorunu ve anayasa konusunda AKP’yi zor günler bekliyor. Iktidarin güney dogu sorunlariyla ilgili bir plani olmadigi, irade gösteremedigi anlasildi. Kürt sorunu 30 yili askin sürüyor. Iç politika bölgedeki kavgadan beslenirken MHP’nin milliyetçi muhafazakar tabaninda oy almayi düsünen bir basbakan; net degil. Kiliçdaroglu; “kani durdurup analarin aglamasinin önüne geçmeliyiz. Bu sorunu çözmek siyasetçilerin görevidir.” Ulkenin batisinda oy kaybina da prim vermeyerek kararli bir Kiliçdaroglu’ydu konusan. Kiliçdaroglu; sosyal ve sosyal demokrasiye, degisime vurgu yapti. Siyasette etkin unsurun insan oldugunu vurguladi. Kadin ve gençlik konularini, çiftçiyi isçiyi, emekçiyi samimiyetle savundu. ‘Herkes bulundugu yerde as, is, emek sahibi olacak’ dedi. Devrimcilerin, sosyalistlerin sosyal demokratlarin kendi disindaki insanlarinda özgürlüklerini savunanlar oldugunu söylerken;‘parti içinde kimsenin etnik kimligi ve inancina bakilmaz; görev almada birikim, beceri ve liyakat esastir’ anlaminda konustu. Atatürk, sosyal devlet, sosyal adalet, sosyal demokrasi, hukuk devleti geçim derdi, issizlik, degisim ve demokrasi konularina hiç bu kadar vurgu yapilmamisti. Basariliydi. Siz bu yaziyi okurken 60 kisilik PM ve ikinci adamda belli olur. CHP’nin ve Kiliçdaroglu’nun bir bahanesi kalmadi. Asil mücadele bugün basliyor… Bu kadrolar 3 seçim yönetecek. Göstergeler yerel seçim sonuçlarinda rakamsal olarak görülecek… Hayirlisi olsun! Hosça kalin