IKI minik çocuk; Ahmet ile Mehmet evlerinin yakininda bulunan hastanenin acil servisine giderek doktorun karsisina çikmislar. Ahmet heyecanli bir sekilde doktora:  Doktor Amca ben misket yuttum, deyince Mehmet hemen söze karismis:  Doktor Amca, arkadasimin yuttugu misket benimdi. Ben de onu almaya geldim, demis.
Yeni egitim sistemi bana bu fikrayi animsatti. 4+4+4 egitimde kaç eder? Görmeyenler yakinda görecekler… Egitimin “e” sinden haberdar olanlar bu yasayi savunuyorlar. ME Bakani’nin “Yasaya karsi çikanlar Laikçiler ve PKK’lilar” mealindeki açiklamasi en büyük talihsizlik.
***
6072 yas arasi çocuklarin ilkokula degil, okul öncesi egitime gitmesi gerektigi yönündeki evrensel gerçegini bilmeden konusanlari dinlemiyorum. 60 aylik (5 yasinda) çocuk pusettedir. 72 aylik (6 yasinda) elinden tutarsaniz çocuktaki güven duygusunu gelistirirsiniz. 72 ay öncesi çocuklarin gelisimini tamamlamadan ilkokula baslatilmasi onlara yapilacak (fiziksel ve ruhsal) en büyük kötülüktür. Bu yastaki çocuklar soyutla somutu ayiramazlar. Oyunlarda büyürler. Bebekleri ile hayali kisileri ile konusurlar. Oyunla gerçekligin ayirdina varamazlar. Iktidarin Bati’daki okul öncesi egitimine baslayan çocuklari örnek vererek ilkokula baslama yasini mesrulastirmaya çalismasi ise içine düstügü çaresizligin somut bir yansimasidir.
Söz konusu çocuklar bu ikili egitim sisteminde uykusunu da okula tasir. Okul da uyumalarini agzinizla kus tutsaniz engelleyemezsiniz. Sayet boylari uzunsa baslari siraya düser. Uykuluyken siradan düsenlerden kim sorumlu olacak? Altini islatanlarin alay konusu edilmesini kim engelleyecek? O yastaki çocukta yasanan kisilik kirilmalarinin ileride kisiligine nasil yansiyacagini düsünebiliyor musunuz? Fiziksel olarak merdivenleri nasil çikar, tuvaleti, lavaboyu nasil kullanir? Kis aylarinda ceketini, ayakkabisini nasil giyer? Atkisini nasil sarar? Egitim ve bilim insanlarini birakalim, siyaseten AKP düsüncesinde olanlara da sormak gerek: Rahat olacak misiniz? Çocugunuz okuldayken?
***
Ulkeleri ve toplumlari ileri götüren ya da geri birakan aldigi egitimdir. Ulkelerin yasamasi ve yücelmesinde en önemli etkenlerden biri görülen binalar, makineler, tesisler, yollar, tasitlar degil görülmeyen bilgi ve beceri düzeyidir. Bu da egitilmis insan gücü demektir.
Projedir, plandir, düsüncedir.
Ne kadar zengin olursak olalim; makinelerimiz, bilgisayarlarimiz olursa olsun. Ulke insanlarinin bilgi ve beceri düzeyi yani egitilmis insan gücü yoksa o ülkenin uygarligi bulma olanagi yoktur. Bilgisayarlarini gelisen ve degisen dünya kosullarina göre programlayacak beyinlere sahip degilseniz içinde çiçek yetisen saksidan farksizdir.
Bu nedenle egitim, diyalektik olarak, bilgi ve becerinin artmasi anlaminda ekonomik gelismenin de olmazsa olmazidir.
Egitim bagimsizlikçidir, arastirmacidir, aydinlikçidir, yenilikçidir, süreklilik ister, lâiklik demektir. AKP iktidari egitimi soran, sorgulayan, arastiran pozitif egitimden skolastik egitime geçmeyi düslüyor. 28 Subattan rövansini aliyor AKP… Öç alma duygulariyla gelecek sekillendirilemez. “Imam Hatiplerden ne zarar gördünüz orada terörist yetismedigi için mi kapattiniz?” sözleri yanlistir. “Diger okullarda terörist mi yetisiyor?” sorusunu gündeme getirmistir. Toplumu bölmüstür. Devletin terör örgütü ilan ettigi Hizbullah, IBDAC, El Kaide gibi örgütlerin içinde bu okullardan mezun olanlarin bulunmasi o okullari suçlamada ne kadar yersizse Basbakan’in sözleri de o denli gereksizdir…
***
Egitim; insan ve topluma ileri yasama, geçmisin olaylari ve gelismelerinde köklü ve yerinde sonuçlar çikarma olanagi saglar. Bunun yaninda egitim; bir sosyal devlet aracidir. Bir Ingiliz atasözü; “Krallar için farkli bir matematik ögrenme yolu yoktur” der. Dogrudur ögrenmede esitlik vardir. Ancak firsatlar açisindan esit miyiz? Kocaman bir hayir! Iste burada egitim harcamalarinin devletçe ele alisinin önemi ortaya çikiyor. Krallar özel okullarda, yurt disinda okurken zengin aileler parali okullarda çocuklarini egitirken ülkede sosyal adaletten söz edilebilir mi? Merak ediyorum. AKP Milletvekillerinden kaçi savunduklari Imam hatiplerin orta kismina çocuklarini gönderiyor.
Yoksa kendilerine han hamam, yoksul ve emekçi kesime din iman mi kaliyor? Iktidar egitimi de iyi yönetemiyor.
Devletin topluma programli ve bilimsel bir egitim yaptiramadigi, egitim kurumlarinin her kesime uygun yaygin hale getirilemedigi zamanlarda durum olumsuzlasir. Bu anlamda yukarida da belirttigim gibi, egitim sosyal adaletin o ülkede uygulanmasinin en önemli ölçüsüdür. Egitim yurttaslik bilincini gelistirir. 4+4+4 ile yurttasliktan kullastirmaya dogru gidis görünüyor… Ne dersiniz?
Hosça kalin, dostça kalin

Not: Yazik oluyor gençlerimize, analara, bu Ulkeye.
Bu kan, bu terör durdurulsun. Yeter artik!
Daha fazla sehit haberi duymak istemiyoruz.