Büyük Torbalı

Küresellesme ve dil

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
Küresellesme ve dil
Mustafa YETKIL( mustafayetkil@buyuktorbali.com )
438 Görüntüleme
10 Mayıs 2012 - 8:08
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

BIR dili bilmek demek o dilde söyleneni, yazilani, okunani anlamak ve anlatabilmek demektir. Bu anlamda sözün gücü hiçbir seyde yoktur.
Kisiler, gruplar ya toplumlar baskalarinin bilincini, düsüncelerini, duygularini, eylemlerini ya da davranislarini çikarlari dogrultusunda etkilemek için degisik araçlar kullanirlar. Güdüleme dedigimiz bu etkileme yönteminin en kolay ve yaygin yolu dildir. Dil, yasamimizda en çok gereksinim duydugumuz olgulardan biridir. Baskalari ile etkilesmenin ve iletismenin de en kolay ve ucuz yoludur. Böyle olunca her türlü yasamsal alanda dilin olanaklarindan yararlanilmakta, amaca ulasmak için dile basvurulmaktadir. Aliciya hiç de gerek olmayan, çikarina, ruhuna uymayan bir nesne bir olgu, bir olay ya da durum dil ile öylesine örtülür, öylesine güzellestirilir, al benili hale getirilir ki insanlar bu etkileme yönteminin etkisinde kalirlar. Böylece ekonomik, siyasal, toplumsal güdüleme dedigimiz süreçlere girilir. Bu süreçte hiç farkinda olmadan bireysel ve toplumsal yasamimiz örtük bir saldiri altinda kalir.
Geçen günlerde gazetemiz yazarlarindan Canan Yarar’in konuya iliskin yazi ve arastirmalari yabanci dükkan adlari ve sözcükleri ülkemizde ve ilçemizde, dilimizde bir kirlenme yarattigini ortaya koymustur. Bugün bulundugumuz noktada küresellesmenin dile etkisini ve dilin gücünü kullanarak bireyleri ve toplumlari nasil yönlendirdigini, güdüleme sonucunda dilimizin akil almaz bir hizla nasil kirlendigini; dilin kirliliginin düsüncenin de kirliligi sonucu yarattigini sasarak izliyorum.
Küresellesme; son yillarda sikça duydugumuz yalnizca ekonomik alanda degil neredeyse yasamin her alaninda kullanilan bir olgu oldu. Türkçe sözlükte; dünya ölçüsünde yayginlasmak, kabul görmek, globallesmek anlamini tasiyor. Dar anlamiyla “dünyanin çok uluslu dev firmalarinca bütünlesmis tek bir Pazar durumuna gelmesi” Yaygin ve derin etkileri olan bir dönüsüm ve degisimin yeni adi. Küresellesmenin en önemli özelligi toplumlari ekonomik açidan güdülemesidir; yani uluslar arasi tekel çikarlarinin her seyin üstünde tutulmasidir. Hiçbir seyin ekonomiden kendi kendine yetmeyen bir olgu oldugunu görürüz. Bu tutumun yükseldigi degerler toplumsal yasami kirletiyor.
Tüketime odaklanmis bir kimlik yaratiliyor.
Konusmanin, yazmanin, düsünmenin, giyimin, yemenin gezmenin, okudugumuz kitaplarin her seyin aynilastigi bir ortam yaratiliyor. “Tüketim, vitrinler, yer ve dükkan adlari, yasama biçimleri, reklamlar, asklar, tecavüz ediyor artik yasamimiza” diyen yazar Handan Öztürk küresellesmeyi yazinsal boyutuyla böyle irdeliyor. Egitimde okullarin dersane gibi çalistigi, test kusaklarinin kitlesellestirildigi, yazili sözlü anlatimin gelismesinin engellendigi bir sisteme gidisimiz de bunu körüklüyor. Uçsuz bucaksiz, kimliksiz bir yalnizlikta. Sermayenin alani internette sanal muhabbetler pesinde kosuluyor. Sermaye küresellesirken dünyadaki ulusal özellikler, ulusal kültürler yok ediliyor…

Egitimin en önemli amaçlarindan olan; “Arastiran, sorgulayan düsünme yetenegi gelismis kusaklar yetistirmek” ilkesi terk ediliyor. Ögrencilerimize sorgulama bilinci asilayacak kitap, dergi vb degil de küresel düzenin basin ürünleri neredeyse bedava dagitilarak alistiriliyor ve düsünme uyusturuluyor. Zamandan ve mekandan soyutlanmis, geçmisi ve gelecegi olmayan sadece eglendirici olmasi istenen bir edebiyat öne çikariliyor. Oysa düsünce ve dil arasinda ki bagi düsünecek olursak, okumadan uzaklasmis bireylerin düsünce gelistirmesinin olaylara ve konulara çok yönlü ve elestirel bakabilmesinin ve dil bilincini tasimasinin kolay olmadigini anlariz.

Dil yalnizca insani insana yaklastiran bir yol degil. Ayni zamanda insanin tüm evrenle karsilasmasidir. Her dil evreni kendince dile getirir. Evren bana Türkçe yansir. Arapça’nin, Fransizca’nin, Ingilizce’nin evreni yorumlayisi ile Türkçe’nin evreni yogrusu ayni olmaz. Bir ulusun yasayis biçimi, degerleri, inançlari, gelenekleri, görenekleri kisaca kültürü diline yansir. Dil toplumsal yasayisin, kültürün aynasidir. Dilimize sahip çikmaliyiz, yabanci sözcüklerden kaçinmaliyiz.

Dünyada hiçbir dilin digerinden üstün olmadigi gibi bilimsel bir kabul var. “Ilkel dil yoktur. Ilkel toplumlar vardir” der dil bilimciler. O halde tüm dillerle kültürlerin yasatilip saygi gösterilmesi savunulmalidir. Uluslar öz dillerini konusup kullanmada, gelistirip islemede özgür olmalilar. Bir baska yazi da bulusmak dilegiyle.
Hosça kalin, dostça kalin

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
KÖŞE YAZARLARI
Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-

Tüm Hakları Saklıdır. Torbalı Web